"نحبه" - Translation from Arabic to Turkish

    • sevdiğimiz
        
    • seviyoruz
        
    • sevdiği
        
    • sevdiğimizi
        
    • severiz
        
    • öldü
        
    • sevdiğiniz
        
    • sevdik
        
    • seviyor
        
    • sevgimiz
        
    • hoşumuza
        
    • Sevdiklerimiz
        
    • sevmeyiz
        
    • sevmiyoruz
        
    • Sevdiklerimizle
        
    En azından sevdiğimiz bir şeyi yaparken öleceğiz- ...erimiş kayayı içimize çekerken. Open Subtitles حسنًا ، على الأقل سنموت ونحن نقوم بما نحبه استنشاق الصخور المنصهرة
    Dünyadaki bütün paralardan daha çok sevdiğimiz bir oğlumuz var. Open Subtitles الذي نحبه أكثر من أي كمية من المال في العالم
    Neler olmuşsa olmuş, o halen oğlumuz, ve onu seviyoruz. Open Subtitles حسناً، مهما يجري معه فهو لازال ابننا و سنظل نحبه
    Ama sorun değil. Çünkü onu seviyoruz. Ve sayesinde bedava bir halı kazandık. Open Subtitles لكن لا باس، لا داعي للقلق، لاننا نحبه وحصلنا عى سجادة مجانية بواسطته
    Bak, ikimizinde sevdiği birini bizden aldığını biliyorum ama o da sevdiği birini kaybediyor. Open Subtitles اسمع , اعلم انهو اخذ شخص كلانا نحبه لكنه سوف يخسر شخص يحبه , ايضاً
    Ve-ve arkadaşımız Kenny Davis'e onu sevdiğimizi söyleyin. Open Subtitles وأخبر صديقنا كيني ديفيز أننا نحبه.أنه في السجن
    Yani, Cyrus'ı severim, hepimiz severiz, ama... o çok yaşlı. Open Subtitles أعني, أنا أحب سايروس,علينا جميعا أن نحبه, ولكن انهكبيرجدا
    Bildiğiniz gibi, müzikte sevdiğimiz bir şeyi alır ve ona eklemeler yaparız. TED أتعرفون، في الموسيقى نأخذ شيئًا ما نحبه ونبني فوقه.
    sevdiğimiz birilerinin, söylediklerinin veya davranışlarının aksine acı çekebiliyor olduklarını daima farz etmeliyiz. TED يجب علينا أن نفترض دائمًا بأن شخصًا ما نحبه ربما قد يعاني، بغض النظر عما يقولون أو كيف يتصرفون.
    Evlerimizde sevdiğimiz her şey, büyük ekranlı TV, akıllı buzdolapları ve her tür tasarımlı dekor... Hepsi gitmeliydi. TED فكل ما نحبه في بيوتنا كالتلفاز المتطور، والثلاجات المتصلة بالانترنت والأثاث الحِرَفيّ كلها غير موجودة.
    Küçük baloncuklar. Çok sevdiğimiz uzun köpüklü banyolar için. Open Subtitles الفقاعات الصغيرة، من أجل الجلوس فى الماء والذى نحبه جدا0
    Onu sevdiğimiz ve bizimle ilgilendiği için Marlow'u kıskanıyor. Open Subtitles انها فقط تغار منه لاننا نحبه وهو يعتني بنا
    Ama sevdiğimiz bir insan için değişmeye karar verdiğimizde,... Open Subtitles لكن عندما نقرر أن نغير من هويتنا لشخص ما نحبه..
    Bilirsiniz işte büyük şöhreti olan biri değil ama onu seviyoruz; Open Subtitles و كما تعرفون سمعته ليس جيدة جدًا و لكننا نحبه هو لطيف
    Kedileri kurtarmak. -Köpekleri bulmak. -Bu bizim işimiz. -ve bunu seviyoruz. Open Subtitles ـ ننقذ القطط، أبحث عن الكلاب ـ هذا هو عملنا، ونحن نحبه
    Onu seviyoruz. O da bizi seviyor. Biz liderin ailesiyiz. Open Subtitles نحن نحبه وهو يحبونا، فنحن المفضلون لدى القائد
    Apaçık ki hepimizin sevdiği biri bu dünyadan göçtü. Open Subtitles إلى رجل بصراحة، كنا جميعا نحبه الذي كان قد وافته المنية
    Onu ne kadar sevdiğimizi duymak istiyor, tamam mı? Open Subtitles الآن، يريد أن يسمع منكم كم نحبه ، موافقين ؟
    Balı sevdiğimiz için bal tatlıdır ancak " bal tatlıdır o nedenle severiz" doğru değildir TED العسل حلو لأننا نحبه ، وليس "نحبه لأن العسل حلو"
    O kalp şeyi yüzünden sahanın ortasında öldü. Open Subtitles لقى نحبه إثر مشكلة قلبيّة هناك على أرضية الملعب
    Çünkü bizim için neyin en iyi olduğuna emin olsak da bu durum, her şeyden çok sevdiğiniz birinin kaderine karar vermek gibi bir şeydi. Open Subtitles حتى ونحن متأكّدون أن هذا أفضل لنا تقْرير المصيرِ شيء ومن نحبه فوق كل شيء
    Onu hepimiz çok sevdik. Open Subtitles أنه ولد عزيز. نحن نحبه كثيراً
    Bilsin ki, hepimizin kalbi onunla. Onu seviyor ve özlüyoruz. Open Subtitles اجعله يعلم أنه داخل قلوبنا كلنا نحبه و نشتاق إليه
    Ona sevgimiz büyüktür ve lütuflarımız da sürecek. Open Subtitles نحن نحبه كثيرا وسنواصل اغداق النعم عليه
    Çoğumuz onun temposuna yetişemiyoruz ama hoşumuza gidiyor. Open Subtitles أغلبنا لا يجاري سرعته لكن طبيعياَ نحبه
    Sevdiklerimiz öldü diye neden öldüklerini sorgulayamayız. Open Subtitles لا يوجدُ هناك أي سبب كبير ذو معنى تكون نتيجته أخذ شخص نحبه
    Onu pek sevmeyiz. Open Subtitles . الجانب الآخر من الحائط . لا نحبه كثيرا ً
    Onu bir saat önce sevdiğimiz gibi sevmiyoruz. Open Subtitles نحن لا نحبه بنفس المقدار الذي كنا نحبه به منذ ساعة ماضية
    Sevdiklerimizle paylaşmadıktan sonra bu dünyanın hiç bir güzelliği yok. Open Subtitles هذا الكوكب جميل جداً على ان نتشارك حياتنا مع احد نحبه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more