| Ve aniden kendini başka birinin hayatının ortasında buluyorsun istesen de istemesen de. | Open Subtitles | و فجأة تجدين نفسكِ في منتصف حياة شخصٍ آخر. سواءً أردتِ أو لا. |
| kendini kontrol etmeyi öğren Doktor. İşini etkiliyor. Hiç profesyonelce değil. | Open Subtitles | لابد أن تتعلمى التحكم فى نفسكِ يادكتورة فهو يؤثر على تقييمكِ |
| kendini kontrol etmeyi öğren Doktor. İşini etkiliyor. Hiç profesyonelce değil. | Open Subtitles | لابد أن تتعلمى التحكم فى نفسكِ يادكتورة فهو يؤثر على تقييمكِ |
| Nasıl biri olduğumu gayet iyi biliyorsun. kendine yalan söyleme. Ben söylemiyorum. | Open Subtitles | تعرفين من أي الرجال أنا لا تكذبي على نفسكِ, فأنا لا أكذب |
| Tuvalete git, elini yüzünü yıka, ve kendine çeki düzen ver. | Open Subtitles | خذي استراحة في الحمام و اغسلي وجهكِ و استجمعي شتات نفسكِ |
| Ciddi soruyorum, hakkında konuşmak bile kendinden nefret etmene sebep olmuyor mu? | Open Subtitles | بجديّة, أليس فقط الحديث حول هذا الأمر يجعلك تكرهين نفسكِ ولو قليلاً؟ |
| kendini buraya hapsetmek istiyorsan, öyle olsun. Seni rahat bırakıyorum. | Open Subtitles | لو أردتِ حبس نفسكِ هنا فلا بأس، سأترككِ في حالكِ |
| ...başına gelen her şeyden ötürü kendini suçlamaya başlamanın ne demek olduğunu bilirim. | Open Subtitles | .. ثم تحتاجين إليهم لتبدأي في لوم نفسكِ علي كل شيء يحدث لكِ |
| Bu hem kocanla konuşmak hem de kendini yatıştırmak olacak. | Open Subtitles | إمّا أن تتحدثي مع زوجكِ أو تبكي شفقة على نفسكِ |
| O kategoriye girmediğine göre, neden kendini öyleymiş gibi gösteriyorsun? | Open Subtitles | واضح أنّكِ لا تلائمين تلك الفئة، فلماذا تضعين نفسكِ بها؟ |
| Ya da kendini öldürmek istemediğin zamanlarda kaç yaşındaysan öyle. | Open Subtitles | أو مهما كان العمر الذي لم ترغبي فيه بقتل نفسكِ |
| Gerçekten benden kurtulmak isteseydin, kendini buna ikna etmek için bu kadar uğraşmazdın. | Open Subtitles | إذا اردتِ ذهابي حقاً لم يكن عليكِ ان تحاولي في إقناع نفسكِ بصعوبة |
| Ondan öncesinde de seni kendini beğenmiş ve bencil buluyordum. | Open Subtitles | قبل ذلكَ بكثير وجدتكِ معتدلة وتظنين نفسكِ اقوم من الأخرين |
| İlk buluşmadan sonra kendini rezil etmenle ilgili bir kural bu. | Open Subtitles | إنّها قاعدة : بعد الموعد الأول يجب أن تحرجيّ نفسكِ بالكامل |
| kendini öldürmek istiyorsan tamam ancak Mason'ın canını yakmana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | تريدين قتل نفسكِ . لابأس لكن لن أسمح لكِ بإيذاء مايسون |
| Hâlâ bu kurala bir istisna olduğun fikriyle eğleniyorsan kendine bir soru sor. | Open Subtitles | إن كان يدور في ذهنكِ أنّكِ استثناء هذه القاعدة فاسألي نفسكِ سؤالاً واحداً |
| Ve sonra kendine bunun ne kadarını gerçekten istediğini sor. | Open Subtitles | وثم اسأل نفسكِ كم أكثر من هذا ترغبين في تحمله. |
| Nasil biri oldugumu gayet iyi biliyorsun. kendine yalan söyleme. Ben söylemiyorum. | Open Subtitles | تعرفين من أي الرجال أنا لا تكذبي على نفسكِ, فأنا لا أكذب |
| Hazır bu kadar derin uykudayken kendinden biraz daha yaşlı erkekleri çekici bulacaksın. | Open Subtitles | و بما أنكِ غائبة عن الوعي، ستجدينَ نفسكِ منجذبة، للرجال المسنين نوعا ما، |
| kendinizi öldürmeden bundan vazgeçin! | Open Subtitles | توقفي عن التفكير في هذا الأمر ستقتلين نفسكِ |
| Harika, kendin hakkında bir şey söyleyerek aradaki soğukluğu azalt. | Open Subtitles | هذا ممتاز، الآن إكسري الجمود بإخباره شيئاً شخصياً عن نفسكِ |
| Şu haline bak kızım, beyaz çocuğu gözünle paramparça ettin resmen. | Open Subtitles | أنظري إلى نفسكِ يا فتاة، إنّكِ تحدقين على ذلك الرجل الأبيض. |
| kendinize ve herkese yalan söyleyebilirsiniz, ama yatağa girdiğinizde siz de en az benim kadar boktan ve çaresiz bir durumdasınız. | Open Subtitles | يمكنكِ أن تكذبي على نفسكِ .. وعلى الجميع ولكن عندما تذهبين إلى السرير فإنتِ مُبعثرة .. |
| Esasında, şu an kendinle konuşuyorsun. | Open Subtitles | إذاً.. انتِ حقاً تتحدثين إلى نفسكِ الآن. |
| Önümdeki, kötü cadı gücün de yok olsun, sen de yok ol git.. | Open Subtitles | أيتها الساحرة الشريرة التي أمام ناظريّ اقهري نفسكِ و اقهري ماقد تكوني عليه |
| bak, eğer herhangi bir belirti yaşar veya hissedersen beni ara. | Open Subtitles | اسمعي، إن وجدتِ نفسكِ تعانين مِن أيّة عوارض أخرى، اتّصلي بي. |
| Bir rahip olarak sana söyleyeceğim: Eğer pişmanlık duyarsan, kendi kurtaracağındır. | Open Subtitles | بصفتي قسيس أخبركِ بأنه يمكنكِ أن تخلصي نفسكِ إن تبتِ |
| Bence bu işe biraz ara vermeniz son derece harika. | Open Subtitles | حسناً، شخصياً، أعتقد أنه من الرائع أن تعطي نفسكِ إستراحة. |