| İşte buradasın! Pekala. Alkışa gerek yok, onu tamir ettim. | Open Subtitles | ها أنت ذي، لا بأس، لا حاجة للتصفيق، لقد أصلحتها |
| - Her şey düzelecek, her şey düzelecek. Tamam işte. | Open Subtitles | سيكون كلّ شيء على ما يرام، حسناً، ها أنت ذا |
| Sen işte, nakidi bir araya getirmek için atlara dönüyorsun. | Open Subtitles | ها أنت ذا تراهن في السباقات محاولا جمع بعض المال |
| Sen olmasaydın asla... - Tamam, tamam. Al işte. | Open Subtitles | شكراً لك دنيس، لولاك لما أجل، لا بأس، ها أنت تبدأ من جديد |
| Pekala, şimdi de bana burada, halkın arasında yaklaşıyorsunuz Demek? | Open Subtitles | لذا ها أنت الأن تقترب مني في العلن وأمام العامة؟ |
| Bak, işte orada, havada, kirli işini bitirdikten sonra bile görünüyor. | Open Subtitles | أنظر، ها أنت ذا تقف، مازلت غير مرئي بعد الفعل الشنيع. |
| Ama işte benimle karanlık bir bodrumda sıkışıp kalmış durumdasın. | Open Subtitles | ورغم ذلك، ها أنت ذا عالق في قبو مظلم معي |
| İşte buradasın. Onunla sonra konuşursun. Gel, şekerim. | Open Subtitles | ها أنت ، يمكنكم التحدث معها لاحقاً ، هيا يا عزيزتى |
| İşte efendim. Çıkmak için bu, inmek için de bu düğmeye basın. | Open Subtitles | ها أنت ، اكبس هذا الزر للصعود و هذا الزر للهبوط |
| Duydun işte. Hala benim yardımıma ihtiyacın olmadığından emin misin? | Open Subtitles | الان انت سمعت هذا ها أنت متأكد انك لا تريد مساعدتى ؟ |
| Bekledikleri sendin. İşte sen de geldin. | Open Subtitles | في هذا العالم ، كانوا ينتظرونك و ها أنت هنا |
| Ah, işte buradasınız. Gelin ve küçük Thomas'la tanışın. | Open Subtitles | أوه، ها أنت آنسة داشوود تعالي وقابلي توماس الصغير |
| İşte oradasın. Kurabiyeleri boyamama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | ها أنت ذا ، يمكنك مساعدتي بصناعة البسكويت |
| İşte burda Bay Doodiekins. Fırından taze çıktı. | Open Subtitles | ها أنت يا سيد دوديكينز الخارج لتوه من الموقد |
| İşte burda Bay Doodiekins. Fırından taze çıktı. | Open Subtitles | ها أنت يا سيد دوديكينز الخارج لتوه من الموقد |
| İşte, yakın ilişkidesin, özel dedektifimiz onu sürekli çamaşırhanende görüyor. | Open Subtitles | ها أنت ، تجدف وحيداً محقق خاص يدير مغسلة ثيابه الخاصة |
| Bardağı sıcakken Al. Bardağı sıcakken Al. | Open Subtitles | ها أنت ذا, خذه, خذه مازال ساخن خذه فهو مازال ساخن |
| Al bakalım. Sen doldur şunu. Ben imzalarım. | Open Subtitles | ها أنت ذا، يمكنك أن تملأ الاستمارة سأوقّعها |
| Demek burdasın, delikanlı, çok iyi görünüyorsun. Buralardan mı satın aldın? | Open Subtitles | ها أنت ايها الصبى ، و جميل أيضا هل اشتريته من هنا ؟ |
| Demek geldin yabancı! | Open Subtitles | ــ لقد وجدت جاك ــ إذن , ها أنت ذا , أيها الغريب |
| Buyur bakalım, Kardinal Pole şimdi, için içini yesin. | Open Subtitles | ها أنت ، ايها الكاردينال نيبول الان, قم بأكل قلبك |
| Buyurun! Bunu kaçırmayın! Sadece bir sente inanılmaz devin şovunu izleyin! | Open Subtitles | ها أنت مجدداً ، فلتخجل من نفسك العرض توقف أيها الوحش |