"هذا شئ" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu çok
• bir durum
• şey bu
• bir olay

Anladım. Bu çok kötü.
أتفهم ذلك , هذا شئ فظيع لكن دعنى أخبرك شيئاً ..

Bu halüsinasyon. Geçiş dönemi için Bu çok normal.
إنك تهلوس ,هذا شئ طبيعى بسبب الفترة الأنتقاليه

Daha önce hiç böyle bir şey yapmamıştı. Bu çok garip.
أنها لم تفعل ذلك من قبل أقصد, أن هذا شئ غير طبيعى لها

Bütün bu saçmalıkları o yüzden uyduruyor. Onun için normal bir durum.
لهذا فإنه يتخيل كل هذه الأشياء المجنونة ، هذا شئ نموذجى

Bazen kuşlar ışık tarafından cezbedilir. Oldukça ender bir durum
عادة ما تنجذب الطيور للضوء هذا شئ مميز

Hakkında her şeyi öğrenmek istiyor. İlgileniyor. Güzel bir şey bu.
يريد معرفه كل شئ عنكِ إنه قلق , هذا شئ جيد

Biliyorum senin için çok büyük bir olay bu ama benim günümün çok ufak bir yerini kapsıyor, bu yüzden acele edebilir miyiz?
أنا أعلم بأن هذا شئ مهم جداً بالنسبةِ لك و لكنه شئ ثانوي في يومي إذن إن أستطعت أن تسرع رجاءً ؟

Bu çok sürpriz oldu. Pek çok açıdan. Ne diyeceğimi bilmiyorum.
هذا شئ غير متوقع على جميع الأصعدة , لا أعرف ما أقول

Geçmişi asla değiştiremezsin. Bu çok kötü. Her zaman.
كلا ، لا يمكنك أبداً تغيير الماضي ، هذا شئ دوماً ..

Bunu yapabilirim, Bu çok basit.
حسناً، حسناً، أستطيع أن أفعل ذلك هذا شئ بسيط

Sendeki bir parça içinde olan şey tüm bulmacaları çözmek istiyor Bu çok değerli
ذلك الأمر ـ أنكِ تريدين حل لغز كل شئ هذا شئ رائع

Bu çok büyük bir şey ve büyüme yaratmada çok katkısı olacak.
هذا شئ ضخم، وستفعل الكثير لتحقيق النمو

Bay Matuschek ile konuşmak mı istiyorsunuz? Bu çok kötü.
أنت تريدين التحدث إلى السيد "ماتوتشيك " ، هذا شئ سيئ

Matmazel, Bu çok saçma. Lütfen önemsemeyin, mösyö.
انسة, هذا شئ مضحك سيدى, لاتُلق لها بالا

Bu çok nazikçe. Hayır, kızgın değilim.
هذا شئ مبالغ منك لا ,لست غاضبه

Bu utanç verici. 16 yaşındaki biri için, gayet normal bir durum...
- هذا محرج هذا شئ شائع وعادي بالنسبة إلى شخص بعمر 16 أن..

Aslında trajik bir durum. Bana ne cüretle nutuk atıyorsun köle?
هذا شئ مأساوي- أتجرؤين على توبيخي يا عبده؟

Aslında sık karşılaştığımız bir durum.
في الحقيقة.. هذا شئ يرِد حدوثه كثيراً

şey bu bir adamın karısının yanında anlatacağı bir şey değil haksız mıyım?
حسناً، هذا شئ بالتأكيد يخفيه الرجل عن زوجته أليس كذلك؟

Çünkü senin annenim. Değiştiremeyeceğin bir şey bu.
ـ لأنني والدتك ، هذا شئ لا يمكنك تغييره

Eşi benzeri görülmemiş bir şey bu sekizinci seviye bir ajan için bu tür bir karşılık çok sayıda insan gücünün katılmış olması.
هذا شئ لامثيل له هذا النوع من الإستجابة من أجل عميل من المستوى الثامن والنفوذ الشديد الذي يملكه لقد كنت على الهاتف طوال اليوم

Bak, beni ailenle tanıştırmak için eve getirmen önemli bir olay.
اسمع , هذا شئ كبير أخذي لمنزلك مع عائلتك

- Anna, bekle. Sadece bekle. Büyük bir olay oldu.
. أنتظرى فقط . هذا شئ ضخم حدث