"وأرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • görüyorum
        
    • bakalım
        
    • bakayım
        
    • bakacağım
        
    • görmek
        
    • diye
        
    • görmeye
        
    • gördüm
        
    • görürüm
        
    • bakarım
        
    • göreceğim
        
    • görebiliyorum
        
    • bakıyorum
        
    • Belki
        
    • göreyim
        
    Ve ben bunu çok konforlu bir ışıklandırma olarak görüyorum, rahatlamamızda ve düşünmemizde bize yardımcı oluyor. Aynı zamanda şöyle birşey de olabilir: TED وأرى أن هذا هو النوع من الضوء مريح جدا فهو يساعدنا على الاسترخاء والتفكير. كما يمكن أن يكون شيئا من هذا القبيل :
    Futbol tamamen, açı, yörünge ve süratle alakalı. - Hepsini kafamda görüyorum. Open Subtitles كرة القدم كلها عن الزوايا والمسارات والسرعة وأرى كل هذا في رأسي
    Bunların ikisini alıp şu şekilde bir araya getirebilirim ve bakalım ne oluyor. TED أستطيع أن آخذ اثنين منها وأضعها معاً هكذا وأرى ما الذي يحدث.
    - Yakınlardaydım da bir uğrayıp oğullarımın nasıl geçindiklerine bakayım dedim. Open Subtitles لقد كنت في الحي وقلت أمر عليكم وأرى كم تقدم أبنائي
    Kaydetmeye devam edeceğim ve siz yokken neler olacağına bakacağım. Open Subtitles وسوف أظل أصور وأرى ماذا يحدث عندما تكونوا أنتم بعيدين
    Bence seni orda biriyle birlikte görmek onun çok hoşuna gider. Open Subtitles وأرى أنه من الجيد بالنسبة له أن يراك مع شخص ما
    Ama burada bir ailen olduğunu, seninse bu aileyi yıktığını görüyorum. Open Subtitles لكنني أعرف أن لديكِ عائلة هنا وأرى انكِ تدمرين كل هذا
    Sana bakıp soyun ve şartların tuzaklarına nasıl izin vermediğini görüyorum. Open Subtitles أنظر إليك وأرى كيف ترفض بأن تحاصر من قبل نسبك وظروفك
    Ve yüzeyde kurumuş,koyu bir madde görüyorum, ama otopsiye kadar emin olamam. Open Subtitles وأرى مادة جافة وغامقة على السطح، لكنني لست متأكدة حتى بعد التشريح
    Ve ebeveyinlerini görüyorum ve babalarını benim kendi babam gibi onları destekleyen yıldırıcı muhalefete rağmen. TED وأرى والديهم وآبائهم مثل أبي، يؤيدونهم بالرغم من كل المواجهات الشاقة
    Sadece görüntüyü büyütmem... ve arka plandaki gürültüyü yok etmem yeterli.bakalım elimizde ne var. Open Subtitles وأقطع الضجيج بالخلفيه وأرى ماذا حصلنا عليه
    bakalım ipi kim göğüsleyecek. Open Subtitles سوف أصعد الموضوع وأرى من يربح فى النهايه
    Spaulding'in Yeri civarı için bir arama yapacağım, bakalım herhangi bir kaza veya yol kapanması olmuş mu. Open Subtitles سأجرى فحص للطريق هناك حيث سبولدنج وأرى أذا كانت هناك أى حادثة أو أغلاق للطريق
    Ben yukarı çıkıp bir bakayım. Hasar fazla ise ben öderim. Open Subtitles سألقى نظرة هناك وأرى إذا كنت فقدت أيّ بلاط من السقف.
    Pekâlâ, o zaman, ilk benle konuşur mu diye bir bakayım. Open Subtitles حسناً، إذن، يجدر بى الذهاب وأرى إنْ كان سيتكلّم إلىّ أولاً
    Kahvemi içer içmez gidip onu bulabilecek miyim, bakacağım. Open Subtitles سأخرج وأرى ما إذا كنت أستطيع العثور عليه، حسنا؟
    Her şeyin tanzim edildiğini, canavarların kovulduğunu görmek en doğal hakkım. Open Subtitles وحقي أيضاً وإنني ملزمة، بأن أراها تصلح، وأرى وحوشها تنطرد منها
    Seni bir göreyim dedim, her şey yolunda mı diye yani. Open Subtitles كنتُ أتفقدك فحسب وأرى إن كان كل شيء على ما يرام
    Şu tek kişilik katedrali görmeye geldim. Open Subtitles كان علي أن أحضر وأرى الكاتدرائية من بناء رجل واحد.
    Ofise baktım sadece bir kişinin o anda Akademi'de olduğunu gördüm. Open Subtitles أنظر في المكتب وأرى أنّ فرداً من جماعتي في أكاديمية الشرطة
    Çoğu kez, takside giderken bir gömlekte delik ya da çok ilginç, hoş, fonksiyonel bir özellik görürüm. Bu daha önce hiç görmediğim bir şeydir. TED وأحيانا عندما أكون في تاكسي وأرى ثقبا في قميص أو شيء ما يبدو مثيرا للاهتمام أو جميل أو عملي على نحو لم أره من قبل.
    Maden harekâtına bakıp buradan nasıl bir bilgi toplayabileceğime bakarım. Open Subtitles اُراقب عملية الاستخراج وأرى ما المعلومات التى أستطيع جمعها هنا
    Şimdi kendi beynime tırmanacağım ve şekerin beynime olan etkilerini göreceğim. Open Subtitles الآن سوف اصد إلى دماغي وأرى ما هي تأثيرات السكر عليه
    Ve baktığımda, yakın bir gelecekte holografik video konferansların da mümkün olduğunu görebiliyorum. TED ويمكنني أن أغلق عيني قليلا وأرى أجهزة نقل صور ذاتية ثلاثية الأبعاد في مستقبلنا القريب.
    Aslında, bazen sana bakıyorum ve senin yaşındayken yaşadıklarımı hatırlıyorum. Open Subtitles حسنأ, أحياناً أنظر اليك وأرى نفسي عندما كنت في سنك
    Bilmiyorum, Belki seni neşelendiririm ve yardımcı olurum diye geldim. Open Subtitles لا أعرف، جئتُ لأبهجك، وأرى إن كان بإمكاني تقديم المُساعدة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more