"والبعض" - Translation from Arabic to Turkish

    • bazıları
        
    • Bazı
        
    • bazılarıysa
        
    • Bazısı
        
    • Kimileri
        
    • Diğerleri
        
    • bazılarının
        
    • Bazılarımız
        
    • kimisi
        
    • kimi
        
    bazıları orduda kaldı ve psikolojik anlamda az çok iyi durumdalardı. TED والبعض الآخر بقي في الجيش وكانوا إلى حد ما بخير، نفسيًا.
    bazıları çok keskin, bazıları düz ve ayrıca değişken süreleri var. TED بعضها حاد جداً والبعض الآخر واسع، و تحدث على فترات متفاوتة.
    Tüm insanlık tarihinin en etkili Bazı matematikçileri ve bilim insanları da konuya, genellikle şaşırtıcı şekillerde, dâhil olmuşlardır. TED والبعض من أكثر علماء الرياضيات تأثيرًا على مر التاريخ قد أتفق في الرأي في هذه القضية بطرق مثيرة للدهشة
    Düşüncem çok farklıydı. Bazı konularda çok gerçekçi, Diğerleri de ikna olmamıştı. Open Subtitles رأيه كان متناقض جدا والبعض ظن بأنهُ صفقه جيده للأشياء الغير مقنعه
    bazılarıysa daha küçük, herkesin birbirinin ismini bildiği daha samimi topluluklar. TED والبعض الآخر أصغر، تجمعات لمجتمعات أكثر قربًا حيث يعرف الجميع اسمك.
    bazıları randevulara geç geliyor, Bazısı İngilizce bilmiyor ve bazıları ise talimatları uygulamakta zorluk yaşıyor. TED بعضهم يتأخر عن المواعيد، والبعض لا يتحدث الإنكليزية، والبعض يصعب عليه اتباع التعليمات.
    kimi insanlar bu oyuncağı çalıştırabiliyor Kimileri yapamıyor. TED بعض الناس يمكنهم تشغيل هذه اللعبة، والبعض لا.
    Diğerleri ise hareket edemesinler diye baş aşağı tüplere konulabiliyor, yavaşça ölmeleri için. Open Subtitles والبعض يوضع رأسه اولا في أنابيب لتقييد حركتهم وهم ينزفون حتى الموت ببطء.
    bazılarının safça, diğerlerininse ancak konu dışı bulacakları bir strateji. Open Subtitles الإستراتيجية قد يسميها البعض تأصيلاً والبعض يشير لها ببساطة بالمقصد
    bazıları şiddetli epilepsi krizlerinin sonucu bazılarını da kendi kendine yapmış. Open Subtitles بعضها كان بسبب نوبات الصرع العنيفة والبعض الآخر هي سببيتها لنفسها
    bazıları, ileride bizler gibi olmak istediğinden Diğerleri ise sorunlu olduklarından. Open Subtitles البعض لإنهن يأملن ان يكن ثريات يوما ما والبعض لديهن مشاكل
    bazıları bu nehirde çalışmak için taşındı bazıları ise kafa dinlemek için taşındı. Open Subtitles بعض الناس ينتقل الى النهر حتى يعمل والبعض ينتقل إليه ليبتعد عن الناس
    bazıları dünyaya kim olduğunu anlatır, ...Diğerleri dünyaya başarılarını gösterir. Open Subtitles بعضها تخبر الناس من أنت والبعض الآخر يخبر الناس بإنجازاتك
    bazıları ise tereddütlü olmaktan kesin bir oy niyetine geçti. TED والبعض تحول من الشك إلى نية واضحة للتصويت.
    Bazı hastaların hafızaları bir günde geliyor, ve bazılarının asla! Open Subtitles يوم خلال ذاكرتهم يستعيدون المرضى بعض والبعض ابدا يفعل لا
    Bazı atış... Diğerleri panik içinde ayak altında çığlık attı. Open Subtitles بعضهم رمياً بالرصاص والبعض الآخر سحق تحت الأرجل جراء الذعر.
    Bazı insanlar kilo alırken, bazıları almadı. TED بعض الناس اكتسبوا الوزن، والبعض لم يكتسبوا.
    bazılarıysa daha yavaş kaybetmiştir, ama bir şekilde aynı noktaya gelmişlerdir. TED والبعض قد فقد مرجانيتها ببطء أكثر، ولكن نوعاً ما قد انتهي به الأمر في نفس المكان.
    bazıları çiçek alır, bazılarıysa çikolata. Open Subtitles البعض يتلقى زهوراَ والبعض يتلقى شوكولاته
    Çoğu para için yapar. Bazısı kin duyduğu için. Open Subtitles أكثرهم يعمل من أجل النقود والبعض الآخر يعمل حقدا
    Kimileri ise golf oynamaya ya da edebiyat hatmetmeye bayılır. TED والبعض يحب لعب الجولف، أو التبحر في قراءة الأدب.
    Zenginlerin böyle gizli cemiyetleri olur. bazılarının da poker grupları. Open Subtitles الأغنياء لديهم جمعيات سرية، والبعض الآخر لديهم ليال لعبة البوكر
    Ben de çok üzülürüm. hayat böyle, Bazılarımız şanslı, Bazılarımız değil. Open Subtitles أنا آسف بشان ذلك ولكن بعض الناس محظوظين والبعض الآخر لا
    kimisi MS 70'lerin sonundaki modaya uyup hamama erkeklerle birlikte çıplak girebiliyor. TED والبعض يذهبن لأحدث بدعة في القرن السابع بعد الميلاد: وهي الاستحمام عاريات مع الرجال الحاضرين.
    Bu işin güzel yanı, bu standart bir test değil, kimi işe alınabilir, kimi alınamaz diye bir sonuç yok. TED الشيء الرائع هنا هو أن هذا ليس مثل اختبار موحد حيث يمكن قبول بعض الأشخاص في العمل والبعض لا يمكنهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more