"وتريد" - Translation from Arabic to Turkish

    • istiyor
        
    • istiyorsun
        
    • ve sen
        
    • ister
        
    • istersin
        
    • istiyorsan
        
    • istediğini
        
    • istiyormuş
        
    • istedi
        
    • isteyen
        
    • istiyorsunuz
        
    • etmek
        
    Bir kutuda yaşıyor, dans etmek istiyor ama ayağını kırıyor. Open Subtitles كانت تعيش في صندوق, وتريد أن ترقص, لكنها كسرت ساقها
    Orada ne olduğunu gördün. Hala onunla devam etmek istiyor musun? Open Subtitles رأيت ما حدث هناك وتريد أن تبقى معه بعد كل ذلك؟
    Her şeyi kaybediyoruz ve benden sana göstermem için zaman ayırmamı mı istiyorsun? Open Subtitles نحن نذهب لتفقد كل شيء، وتريد مني أن يستغرق وقتا طويلا لتظهر لك؟
    Aptallaşma bir kere hapse girdin zaten yine mi girmek istiyorsun? Open Subtitles نعم، أنت غبي وبين قوسين مرة واحدة بسبب هذا، وتريد المزيد؟
    Seninle birlikte yatmıyorum ve sen de sebebini merak ediyorsun. Open Subtitles انت تعلم انني لا انام معك وتريد ان تعلم لماذا
    Baksana Allie, dönme dolaba binmek ister misin? Open Subtitles يا الخبير آلي ، وتريد تركب على عجلة فيريس؟
    Yani işin doğrusu ölüm döşeğinde. Seni son kez görmek istiyor. Open Subtitles في الحقيقة، إنها على فراش الموت وتريد أن تراك للمرة الأخيرة
    Belki hayatında olduğun için heycanlı ve seninle paylaşmak istiyor. Open Subtitles ربما لأنها متحمسة لوجودكَ في حياتها وتريد أن تشرككَ بها.
    Seni etrafında istiyor ve resmen seni geri kazanmak istiyor. Open Subtitles إنها تريد التواجد بالقرب منك وتريد استعادتك كما هو جلي
    Her eyalet bunun eşsiz olduğuna inanıyor ve yatırım yapmadan önce programın işe yarayacağından emin olmak istiyor. TED كل ولاية مميزة وتريد ضمان تناسب البرنامج مع الأولاد القانطين بها قبل أن يستثمروا به.
    O artık iyileşti ve işe geri dönmek istiyor. Open Subtitles إنها الآن بخير تماما، وتريد العودة إلى العمل
    Eminim bu arayan odur. Seni yine görmek istiyor. Open Subtitles اراهن انها على التليفون الان وتريد مقابلتك مره اخرى
    Az önce 7 yaşında bir oğlun olduğunu öğrendin ve kaçmak mı istiyorsun? Open Subtitles لقد اكتشفت للتو أن لديك ابن في السابعة من عمره وتريد الابتعاد عنه؟
    Beyin ameliyatı olmak üzeresin ama köpek mi almak istiyorsun? Open Subtitles أنت على وشك الخضوع لجراحة في المخ وتريد شراء كلب؟
    Bütün dünya ayaklarının altında, en iyi işler seni bekliyor, ve sen bir köye gidip orada yaşamak mı istiyorsun? TED العالم بأسره بين يديك وتستطيع الحصول على أفضل الوظائف وتريد أن تذهب لتعمل في قرية؟
    Bana iki aylık kira borcun var, bir de üzerine para mı istiyorsun? Open Subtitles أنت مدين لى بإيجار شهرين وتريد منى أن أقرضك مالاً ؟
    Sen, nehri geçerken küreği rehin vermek istiyorsun. Open Subtitles نحن في مواجهة الشلال وتريد أن تخلصنا من المجاذيف؟
    Eğer bir anlaşmazlık yaşarsak ve sen bana karşı kazanırsan. Open Subtitles إذا وصلنا إلى طريق مسدود وتريد أن تأخذ شيئاً مني
    12 yaşındaki bir çocuk nasıl dişçi olmak ister? Open Subtitles فتاه عمرها 12 سنه وتريد أن تصبح طبيبة أسنان
    Sonunda güzel olsun diye her şey kitabına göre yapılsın istersin. Open Subtitles وتريد كل شيء أن يتم وفقًا للقوانين لكي ينتهي بشكل جميل.
    Uyuşturucunu satmak istiyorsan, birilerinin arkasında kalmak küçük şeylerle mutlu olmak istiyorsan... Open Subtitles ولكن أتريد أن تتعامل مع خردتك إن كنت تريد ملاحقة بعض من الذيل وتريد أن تستمع بالوقت القصير
    Hemşirem, geçen hafta uğradığını ve beni görmek istediğini söyledi. Open Subtitles ممرضتي أخبرتني بأنّكَ ...كنت هنـاك الإسبوع المـاضي وتريد رؤيتي بشدة
    Oğlumuzu bulmak için özel dedektif tutmak istiyormuş, ve benim onayımı istedi. Open Subtitles عن الرغبة في إستئجار محقق لإيجاد طفلنا ، وتريد موافقتي
    Karısı saatlerce içmesine dayanamadı ve gözetim altına alınmasını istedi. Open Subtitles أن زوجتة لم تستطع تحمل ساعات عملة وتريد حضانة كاملة
    Ya da geri dönüp yüksek lisansını tamamlamak için bilgilerini tazelemek isteyen iki çocuk sahibi bekâr bir anne olan Jenny. TED أو جيني، والتي هي أم عازبة لطفلين وتريد صقل مهاراتها بحيث ترجع وتكمل دراستها للماجستير.
    Tenis oynamayı öğrendiğinizi düşünün top filenin üstünden size doğru geldiği zaman topun nerede sekeceğine karar vermek istiyorsunuz. TED تخيل أنك تتعلّم لعب التنس وتريد أن تقرر مكان ارتداد الكرة بعد تجاوزها الشبكة في اتجاهك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more