"وجدتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • buldun
        
    • bulduğun
        
    • İşte
        
    • Bingo
        
    • bulmuş
        
    • buldunuz
        
    • bulduğu
        
    • bulduğumda
        
    • buldu
        
    • bulduğunuz
        
    • Eureka
        
    • - Buldum
        
    • bulduğunu
        
    • bulmuştum
        
    • Onu buldum
        
    Kim'i 12 milyon kişinin yaşadığı bir şehirde 72 saat içinde buldun. Open Subtitles لقد وجدتها في مدينة يقطنها 12مليون نسمة في ظرف 72 ساعة. عِدني.
    Böylece biz de iyi olmuş oluruz. Gerçekte ne olduğunu anlat. -Onu böyle buldun. Open Subtitles اخبره بما حدث حقاً، أنك وجدتها بتلك الحالة
    Yazdığın tek olumsuz yazı, kanepenin altında bulduğun bir dilim pizzayla ilgiliydi. Open Subtitles السلبي الوحيد الذي كتبته ، كان لشريحة من البيتزا وجدتها تحت الأريكة
    Yatağının altında deste deste şu fotoğrafları buldum. İşte şu bebeğin fotoğraflarını. Open Subtitles .بالتأكيد لا تعطي هذه القذارة لزبائنه لقد وجدتها محفوظة تحت سريره
    Bingo. Bir tahmin yapalım bakalım. Open Subtitles لانك لن تعثر عليها وجدتها الان , لنرى التخمين الكبير هنا
    Yarım saat önce Otoban Devriyesi bulmuş. Buraya geliyor. Open Subtitles لقد وجدتها احدى دوريات الطريق السريع و هى فى طريقها الى هنا
    Çalındığını bildirdiniz ama daha sonra buldunuz öyle değil mi? Open Subtitles وأبلغتِ عن أنها سُرقت؟ لكنك وجدتها بعدئذ , صحيح ؟
    Onun bir odada bulduğu olaylar için bazı psikologlar 40 farklı yer geziyor. Open Subtitles يجب على بعض الأطباء النفسيين الذهاب الى 40 مصحة ليجدوا كل هذه الحركة التى وجدتها فى هذه الغرفة
    Onu bulduğumda sadece kapşonlusuyla org çalan utangaç küçük bir çocuktu. Open Subtitles كانت فتاة صغيرة خجوله مع لوحة مفاتيح لعبة هوديي عِندما وجدتها
    Gerard, bunu sen yaptın. Bir şey buldun. İyi gidiyorsun. Open Subtitles أنت وجدتها لقد وجدت شيئاً أنت تبلي حسناً
    Bulduğum gümüş rengi parçayla ilgili bir şey buldun mu? Open Subtitles إذاً هل تريد إخباري أن القشيرات الفضية التي وجدتها
    Ne zaman plajda bulduğun bir bebek bezini yemeğe vakit buldun? Open Subtitles أين وجدت الوقت لأكل الحفاظات التي وجدتها في الشاطئ؟
    Bütün yaz ortalıklarda yoktun. Onu buldun mu? Open Subtitles حسنا، لقد كان لديك الصيف بأكمله هل وجدتها ؟
    bulduğun o haber küpürlerini araştırana kadar aklıma hiç gelmemişti. Open Subtitles لم يُثِر شكّي شيئاً حتى تعقبتُ قصاصات الصحف التي وجدتها.
    Peki o gece Andrea'yı bulduğun anı bize anlatır mısın? Open Subtitles لاحقاً بهذه الليله , عندما وجدتها أيمكنك وصف ذلك لنا؟
    Şans mans işte, zamanında hamile bırakmıştım, artık eli mahkûm. Open Subtitles الحظّ السعيد أنني وجدتها ولكنّها عالقة معي الآن
    Bingo, sanırım sorunun cevabını buldum. Open Subtitles وجدتها .. أعتقد أنني وجدت الإجابة
    Anne, bunları Rebecca Holly'nin masasında bulmuş,Ryan Lafferty hakkında bilgiler. Open Subtitles أمي, انها معلومات رايان لافيرتي التي وجدتها ريبيكا على مكتب هولي
    Kafede konuştuğunuz adam... karınızla buluşmuş... eve geldiğinizde... onu ölü buldunuz. Open Subtitles حين تحدثت مع رجل فى مقهى حول تلك الحبوب التى كانت تأخذها زوجتكَ أنها ماتت بسببهم وأنت وجدتها ميتة
    Deb'in hastanede bulduğu kamerada kayıtlıydı. Open Subtitles كانت في الكاميرا التى وجدتها في المستشفى
    Polis dosyaları arasında bulduğumda üzerine bu not iliştirilmişti. Open Subtitles كانت هذه الملاحظة ملصقة بها عندما وجدتها في ملفات الشرطة
    Sonra annem buldu onu ve kardeşimin odasının kapısına çaktı. Open Subtitles و أمي وجدتها و قامت بتثبيتها على باب غرفة نومه
    Çelik kasada bulduğunuz çiğnenmiş tırnaklar için bazı işlemler yapıyorum. Open Subtitles أحرزت بعض التقدم من الأظافر المقضومة التي وجدتها في الخزنة.
    Eureka'daki geleceğiniz oldukça karmaşık bir hâl alacak. Open Subtitles مستقبلكَ في وجدتها حول أَنْ يُصبحَ معقّد جداً.
    - Buldum. Hâlâ da buradayım. - O yara izi nasıl oldu? Open Subtitles وقد وجدتها ولا زلت هنا من سبب لك هذه الندبة
    Sonra da bana tam olarak nerede bulduğunu gösterirsin. Open Subtitles ومن ثم أريدك أن تريني أين وجدتها بالتحديد
    Aşağıdaki yarım kazak var ya, merhum teyzeme ait, tavan arasında bulmuştum. Open Subtitles ونصف القميص في الأسفل، ذلك ينتمي لعمتي الميتة، وجدتها في علية منزلها.
    Karımın taşındığını duydum ama Onu buldum. Open Subtitles وعرفت ان زوجتي ابتعدت عني ، لكنني وجدتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more