"وساعد" - Translation from Arabic to Turkish

    • yardım et
        
    • yardım etti
        
    • yardım eder
        
    • ya yardım
        
    David, bisikletini yerine kaldır ve alınanları taşımaya yardım et. Open Subtitles دايفيد ،أبعد دراجتك وساعد في حمل البقالة
    İstasyon üçteki topraklama çubuklarını ayır, kalkanın çalıştırılmasına yardım et... sen ve dostların buradan zarar görmeden gidebilirsiniz. Open Subtitles قم بفصل القضبان الأرضية في المحطة 3 وساعد في إعادة تنشيط الدرع ويمكنك أنت وأصدقاؤك الرحيل عن هنا دون أن يلحق بكم أذى
    Git kardeşine yardım et. Hala başımız dertte, öyle değil mi? Open Subtitles اذهب وساعد اختك ، مازلنا في خطر ، حسنا ؟
    Şu yer çekimi bağlarını sağlamlaştırmaya yardım et, çok işimiz var. Open Subtitles والآن إذهب وساعد في تأمين حبال الجاذبية تلك لدينا العملية برمتها بانتظار هذا الشيئ
    Yeğenin binaya sızdı ve kızın kaçmasına yardım etti. Open Subtitles إبن أخيك إقتحم المكان وساعد الفتاة على الهرب
    Lux, aşağıya gelip, misafirlerimizin bagajlarını taşımalarına yardım eder misin lütfen. Open Subtitles لوكس , تعالى الى هنا وساعد ضيوفنا بامتعتنا , رجاء
    Hemen kendine gel, bir iş bul ve çocuğu büyümesine yardım et. Open Subtitles إنضج الان .. وأحصل على وظيفة وساعد في تربية الطفل
    Aksi halde, yukarı çık ve karının şerefli ölümüne yardım et. Open Subtitles خلاف هذا ، إذهب للأعلى وساعد زوجتك أن تموت بكرامتها
    O zaman masada yerini al ve bize yardım et. Open Subtitles إذاً اجلس على الطاولة وساعد بقيادة هذا الأمر
    - Git de şu çocuklara şerit çekme konusunda yardım et olur mu? Open Subtitles أذهب وساعد أولئك الأولاد خارج حدود الخط , هلا فعلت ؟
    O götverenle oynamayı bırakta, git kızına yardım et. Open Subtitles أوقف العبث مع هذا الأحمق، جاك، وأخروج من هناك وساعد ابنتك.
    Git ona yardım et. Terapiye ihtiyacı var. Open Subtitles أذهب وساعد ذاك الرجل إنه بحاجة لعلاج نفسي
    Şimdi git ve Bayan Wilkins'e arabasına kadar yardım et. Open Subtitles الآن اذهب وساعد السيدة ويلكينز بنقل البضائع الى السيارة
    Bırak beni! Kongstrup, dışarı çık ve eski sevgiline yardım et! Open Subtitles كنغسترب، تعال وساعد حبيبة قديمة.
    - Git ve yardım et New York 'un insanları... Open Subtitles . اذهب وساعد الناس فى نيويورك هيا اذهب
    Şimdi git de adamların aletleri taşımalarına yardım et! Open Subtitles الان ابنعد وساعد هؤلاء الرجال بمعداتهم
    Öyleyse aramama yardım et. Open Subtitles إذن تعالى وساعد فى العثور عليها
    Damian, git ve mutfakta Terry'ye yardım et, olur mu? Open Subtitles اذهب وساعد تيري في المطبخ، هلا فعلت؟
    Gel buraya ve bu adama yardım et. Open Subtitles -و تعالي هنا , وساعد هذا الرجل -هل مازالت متذكر؟
    Rahul, Prem her zaman başkalarına ve bana karşılık beklemeden yardım etti. Open Subtitles لطالما ساعدنا بريم وساعد الآخرين دونما أنانية
    Bir şekilde patlamak üzereyken beni o anda dondurdu vücudumun serumu emmesine, dengelenmesine yardım etti. Open Subtitles في تمام اللحظة التي كنت على وشك الإنفجار فيها وساعد جسدي على إمتصاص المصل واستقراره
    - Evet, evet. Jonathan, gelip Bayan Padriera'ya yardım eder misin? Open Subtitles نعم نعم , "جونثان" تعال وساعد الآنسة بادريرا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more