Buraya yeni geldin ama şimdiden koltuk jandarması kesildin. Contempo Casual mağazasında değil ama, dünyada neler olup bittiğini öğrenmek iyi görülüyor. | Open Subtitles | لقد وصلت هنا للتوّ، وتريد أن تلعب دور قائد الأريكة ؟ |
Fakat daha yeni geldin, gösterecek bir şeyin yoktur heralde. | Open Subtitles | ولكن أنت وصلت هنا للتو لذا ربما ليس هناك شيء للعرض حتى الان |
buraya geldiğimde belboylardan birine bardağım her boşaldığında doldurması için yirmi dolar verdim. | Open Subtitles | عندما وصلت هنا اعطيت مندوب الخدمات 20 دولار لملئه كلما اصبح فارغا انظر |
Buraya geldiğinde, sahip olduklarını alıyorlar ismini alıyorlar saçlarını kesiyor çocuklarını senden alıyorlar. | Open Subtitles | عندما وصلت هنا أخذوا ممتلاكتك اخذوا اسمك |
Yaklaşık iki saat önce üç arkadışınızla beraber havalimanından geldiniz. | Open Subtitles | لقد وصلت هنا منذ ساعتين من المطار مع ثلاثة أصدقاء |
Kurban başka bir yerde öldürülüp buraya getirilmiş gibi gözüküyor. Son 4 saat içinde olmuş olmalı... Benim Buraya geldiğimden beri. | Open Subtitles | ثم أحضرت إلي هنا في المشهد في وقت ما خلال الأربع ساعات الماضية منذ أن وصلت هنا |
- Görünüşe göre tam zamanında gelmişim. | Open Subtitles | يبدو اني وصلت هنا في الوقت المناسب ولماذا هذا؟ |
Buraya gelene kadar çalındığını bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لَمْ أَعْرفْ بأنّه سُرِقَ حتى وصلت هنا. |
Tam düşerken Buraya geldim. | Open Subtitles | وصلت هنا في الوقت الذي قفز فيه |
Tamam ya! Daha yeni geldim buraya, değil mi? | Open Subtitles | حسنا ، يا إلهي لقد وصلت هنا حالا ، أليس كذلك؟ |
Erken geldin. Alışveriş yapmak için zamanım olmadı. | Open Subtitles | لقد وصلت هنا متأخرة لم يكن لديك وقت للتسوق |
Buraya telefon tamir etmeye mi geldin, zaman harcamaya mı? | Open Subtitles | هل وصلت هنا لإصلاح الهاتف أم لإضاعة وقتك؟ |
HEY, Yeni çocuk buraya uçan bir korsan gemisiyle geldin. | Open Subtitles | أنت أيّها لفتى الجديد، لقد وصلت هنا لتوك على سفينة قراصنة طائرة |
Ben geldiğimde çocuk ölmüştü, o da bana makasla üzerime geldi. Buraya bu kadar çabuk nasıl geldin? | Open Subtitles | كان ميتاً حين وصلت و هي هاجمت علي بمقصين كيف وصلت هنا بسرعة؟ |
Bu imkansız. Nasıl bizden önce geldin? | Open Subtitles | هذا مستحيل ، كيف وصلت هنا قبلنا؟ |
buraya geldiğimde her tarafta bu kâğıtlardan uçuşuyordu. | Open Subtitles | هناك صفحات متطايرة في كل مكان عندما وصلت هنا |
Kamyonda buraya geldiğimde çok şaşırdım. | Open Subtitles | لقد كنت متفاجئ عندما وصلت هنا من خلال الشاحنة |
Kuduz olmuş. Buraya geldiğinde delirmiş. | Open Subtitles | قال أنها مصابة بداء الكلب، فقدت صوابها عندما وصلت هنا |
Buraya geldiğinde kanındaki alkol seviyesi neredeyse 3'tü. | Open Subtitles | عندما وصلت هنا كان مستواه ثلاثه |
- Buraya Mösyö Renauld'dan sonra mı geldiniz? - Evet. | Open Subtitles | اذن فقد وصلت هنا بعد السيد رينو ؟ |
Buraya geldiğimden beri, bir elektrot gibi çatırdıyor. | Open Subtitles | ما فتئ لساني يطقطق كقطبٍ كهربائي منذ أن وصلت هنا |
Tam vaktinde gelmişim, değil mi? | Open Subtitles | وصلت هنا في الوقت المناسب أليس كذلك؟ |
Buraya gelene kadar çalındığını bile bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لَمْ أَعْرفْ بأنّه سُرِقَ حتى وصلت هنا. |
Buraya geldim geleli 10 dk'dır dışardayım. | Open Subtitles | كنت 10 دقائق خارجاً منذ ان وصلت هنا |
Daha yeni geldim buraya. | Open Subtitles | أعني أنني وصلت هنا للتو |
Önce ben geldim bir kere. Plazma TV'yi ve balık tankını alıyorum. | Open Subtitles | لقد وصلت هنا اولاً، لذا سأخذ شاشة البلازما و حوض السمك |