"وضعته" - Translation from Arabic to Turkish

    • koydum
        
    • koydun
        
    • koymuştum
        
    • Onu
        
    • koyduğum
        
    • koyduğumu
        
    • koyduğun
        
    • aldım
        
    • koyduğunu
        
    • koydu
        
    • yerleştirdim
        
    • koyduğu
        
    • koydunuz
        
    • yatırdım
        
    • yaptırdım
        
    Elwood, bugün sana mektup geldi. Sanırım önemli, o yüzden odana koydum. Open Subtitles لقد وصلك بعض البريد اليوم يبدو أنه مهم لذلك وضعته فى غرفتك
    Tam olarak bir haftalık iç çamaşırı valizime koydum hepsi bu. TED ما يكفيني من الملابس الداخلية لمدة اسبوع هذا كل ما وضعته في حقيبتي
    -Ben sen koydun yere sandım. -Ben o şeye dokunmadım bile. Open Subtitles ـ حسبتُ إنني رأيتك وضعته للأسفل ـ لم ألمس هذا الشيء
    Aslında bu logoyu ben tasarlamıştım. Sörf tahtasının üzerine koymuştum. Open Subtitles انا في الحقيقة صممت ذلك الشعار وضعته على لوح طويل
    Düşmanımızın gönderebileceklerinin en iyisi, ve siz Onu zincirlemeyi başardınız. Open Subtitles هو أفضل ما يعرضه عدو و أنتن وضعته في السلاسلِ
    Koruyucu bir çit yoktu ben de Onu kendi ahırıma koydum. Open Subtitles لم يكن لديه سياج ليمنعه، لذلك وضعته في حظيرتي
    Onu bulamayacağı bir yerde hafızama koydum. Open Subtitles لقد وضعته في ذاكرتي حيث لا يمكنه العثور عليه
    Onu bulamayacağı bir yerde hafızama koydum. Open Subtitles لقد وضعته في ذاكرتي حيث لا يمكنه العثور عليه
    Biraz buzla Cracker Jack kutusuna koydum ve hastaneye gittim. Open Subtitles وضعته في صندوق مع الثلج وأخذته إلى المستشفى
    Biraz buzla Cracker Jack kutusuna koydum ve hastaneye gittim. Open Subtitles وضعته في صندوق مع الثلج وأخذته إلى المستشفى
    - Elime koydun işte. - Dinle... Open Subtitles بالطبع فعلت, لقد وضعته مباشرة في يدي هل ترى
    - Beni onlarla aynı sınıfa koyma. - Onlarla aynı sınıfa mı koydun? Open Subtitles ـ لا تضعني في صنفهم إذًا ـ هل وضعته في صنفهم؟
    Şimdi hatırlamaya başlıyorum, sanırım şuraya koymuştum çünkü yatakta çalışıyordum. Open Subtitles لقد تذكرت الان لقد وضعته هناك لأني كنت اعمل على السرير انا احب العمل على السرير
    Onunla konuşmadan 15 dakika önce ekranına koymuştum. Open Subtitles وضعته على شاشتها قبل أن أكلمها بـ15 دقيقة
    Haddini aştı, ben de Onu hizaya soktum. Hepsi bu. Open Subtitles خرج من الخط، لذا وضعته على الخط لا شيء مهم
    Kafatasına koyduğum o beynin kime ait olduğunu...söyleyebilir misin? Open Subtitles هلا أخبرتنى لمن العقل الذي وضعته فى رأسه؟
    Nereye koyduğumu unuttuğumu sandım ama DVD oynatıcının içinde bulduk. Open Subtitles ظننت أنني نسيت أين وضعته ولكننا وجدناه داخل مشغل الأقراص
    Sanmıyorum. Ayrıca az evvel cebine koyduğun şeyi görmek istiyorum. Open Subtitles لا أظنّ ذلك، وأريد رؤية ما وضعته في جيبك للتوّ.
    Dünya bize adil davranmadı. Dünya'yı kara listeye aldım. Open Subtitles إنّ العالم غير منصف في حقّنا، لذلك وضعته في قائمتي السّوداء
    Hayır! Bize kahveye ne koyduğunu anlatacaksın. Open Subtitles كلا، أخبرنا عما وضعته في القهوة هذا ما ستخبرنا به
    "Posterior" bölgeyi -- duyusal olan arka bölgeyi -- kopyaladı ve öne koydu. TED نسخت الجزء الخلفي الذي هو الحسي و وضعته في الجزء الأمامي
    Güzel bir ahıra yerleştirdim bile. Babam istediği zaman ziyaret edecek. Open Subtitles وضعته في اسطبل، بوسع والدي زيارته متى شاء
    Yedi Krallık'ta birkaç kişide bulunan bir zehirdir ve tanrıların bu güzel dünyaya koyduğu en soylu çocuğu öldürmek için kullanıldı. Open Subtitles وهناك عدد قليل ممن يملك هذا السم في الممالك السبعة كلها و تستخدم لقتل أنبل فتى وضعته الآلهة هذه الأرض الطيبة
    - İçinde ne olduğunu bilmeden alıp odama mı koydunuz? Open Subtitles . لا بدون معرفة ما بداخله ,هل اخذته و وضعته في غرفتي؟
    Her şeyi bu eve yatırdım, aileme. Open Subtitles وضعته بالكامل لقاء المنزل وللحفاظ على عائلتي.
    Bunu hırsızlara karşı mı yoksa Sonny'e karşı mı yaptırdım bilmiyorum. Open Subtitles لا أعلم إذا وضعته لأبقي اللصوص خارجاً أو لأبقي سوني عندما يكون بهذا الشكل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more