Evet, her koro bir şefe ihtiyaç duyar. ama bence bir koro basit bir çocuk ikileminden kurtarır. | TED | أجل، يحتاج كل فريق جوقة إلى قائد، ولكني أظن أن الجوقة تحررك من الحس الطفولي للاختيار. |
İlginç,ama bence kız daha çok samimi takılıyor. | Open Subtitles | هذا مثير ولكني أظن أنها أكثر من مجرد متربصة أليفة |
Teklifine minnettarım ama bence sırf kız arkadaşın olduğum için teklif ediyorsun. | Open Subtitles | أقدر حقًا عرضك, ولكني أظن أنك تقدمه لإني صديقتك. |
Ama sanırım kimse tadı için içmiyor, değil mi? | Open Subtitles | ولكني أظن أن لا أحداً يشربها من اجل الطعم , أليس كذلك ؟ |
Ama sanırım kimse tadı için içmiyor, değil mi? | Open Subtitles | ولكني أظن أن لا أحداً يشربها من اجل الطعم , أليس كذلك ؟ |
Gurur duymuyorum ama bence karıyla koca arasında dürüstlük çok önemli, değil mi? | Open Subtitles | ولكني أظن أن الأمانة مهمة بين الرجل وزوجته ألا توافقين؟ |
ama bence gerilim etkenini gerçekten bir ayarlamaliyiz. | Open Subtitles | ولكني أظن بأننا يجب أن نتحكم بجزئية الانفعال هنا |
Tam olarak nasıl elde ettiğimi söyleyemem ama bence içindekileri bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | لا يمكنني إخبارك كيف حصلت عليه ولكني أظن أنه يجب أن تعرفين ما بداخله |
Tam olarak nasıl elde ettiğimi söyleyemem ama bence içindekileri bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | لا يمكنني إخبارك كيف حصلت عليه ولكني أظن أنه يجب أن تعرفين ما بداخله |
Tam olarak nasıl elde ettiğimi söyleyemem ama bence içindekileri bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | لا أقدر أن أخبرك بكيفية حصولي عليه ولكني أظن أنه عليك أن تعرفي ما يحويه |
ama bence sivil hakları gerçekten istiyor. | Open Subtitles | ولكني أظن أنّه يريد الحقوق المدنيّة حقاً. |
ama bence bir gün bu işi onsuz yapmamız gerekeceğini biliyordu. | Open Subtitles | ولكني أظن أنه علم ذلك يوماً ما سنفعل هذا بدونه. |
Evet, ne demek istediğini biliyorum ama bence saklamalıyız. | Open Subtitles | أجل، أعلم ما تعنيه ولكني أظن أنه علينا هذا |
ama bence olaylar çığırından cıktı biraz. Bu dava... | Open Subtitles | ولكني أظن الأمر يتجاوز حده القضية؟ |
ama bence, cümleyi, paragrafın sonuna alsan daha güzel olur. | Open Subtitles | ولكني أظن بأنه سيكون أفضل... إذا قمتَ بنقلها إلى نهاية المقال. |
Ama sanırım bazı açıklayamadığınız ve korkunç şeyler görüyor, hissediyorsunuz. | Open Subtitles | ولكني أظن بأنكم رأيتم أشياء وأحسستم بأشياء ؤبما لا تستطيعون شرحها وذلك مخيف فعلاً |
Bunu söylemekten nefret ediyorum Ama sanırım bazı şeylerini satmak zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | أكره قول هذا ولكني أظن أنك ستضطرين لبيع أغراضك ماذا؟ |
Biraz uçuklar, Ama sanırım... ne derler... Moda dünyası böyle bir şey. - Evet! | Open Subtitles | إنه مجنون, ولكني أظن أن ذلك هو عالم الأزياء الراقية |
Bu delilik Ama sanırım moda dünyası böyle bir şey, ha? | Open Subtitles | إنه مجنون, ولكني أظن أن ذلك هو عالم الأزياء الراقية |
Bunu uzaktan halletmeyi umuyordum Ama sanırım olaya müdahil olmam gerekecek. | Open Subtitles | حسنا, كنت أتمنى أن أعمل هذا عن بعد ولكني أظن بأنني مضطره للإقتراب منه |
- Çok yoğunuz Ama sanırım idare ederim. | Open Subtitles | نبذل أقصى ما بوسعنا، ولكني أظن أننا سنتخطى هذه المحنة |