"و لقد" - Translation from Arabic to Turkish

• Ve ben
• Ayrıca
• Ben de
• ve o
• ettim
• - Ve
• Ve sen
• Ve beni
• Ve seni

O anketle ilgilenmiyor... Ve ben ona rahatsız edilmeyeceği sözünü verdim.
أنه غير مهتم بالأحصاء و لقد وعدته بانه لن يتم ازعاجه

Mavi gemi çünkü kırmızı gemi benim Ve ben beş attım.
السفينه الزرقاء لان السفينه الحمراء لي و لقد حصلت على خمسه

Ayrıca Ben de vuruldum,yani hiç oyun oynama havasında değilim.
و لقد تم إصابتي لذا أنا لستُ بالمزاج لممارسة الالاعيب

Ben de bu durumdan kurtulmak için arabamla dışarıya çıktım,
و لقد قررت الهروب مرة أخرى من البساطة، خرجت بسيارتي،

Tıbbi testleri yalnızca Albay MacNamara durdurabilir ve o da devam etmemizi söyledi.
الوحيد الذي يمكنه إيقاف الاختبارات هو العقيد ماكنمارا، و لقد أمرنا بالمضي قدما

Şimdi bu okul sistemini ücretsiz olarak dünyaya yaymak için çalışıyorum ve fark ettim ki çok ilginçtir, kimse bunu bedavaya istemiyor.
الأن أعمل على جعل هذا النظام المدرسي المجاني متاحا للعالم و لقد وجدت بشكل مثير للاهتمام أن لا أحد يرغب فيه مجانا.

- Ve Onuncu Caddede turluyordu.
و لقد كانت تتجول بسيارتها بالشارع العاشر.

Bu 20 sene önceydi Ve sen de hastaneden yeni çıktın.
كانَ ذلكَ منذُ 20 سنَة، و لقد خرَجتَ لتوكَ مِنَ المَشفى

Biolojik annemi bulmaya geldim, Ve beni burada benim rızam olmadan tutuyorsunuz.
لقد جئتُ لأعثر على أمى الحقيقية و لقد إحتجزتنى هُنا رُغماً عنى

Her neyse, uzun lafın kısası erkek arkadaşım Ve ben açık açık konuştuk ve kıyafetlerini bundan sonra çamaşır sepetine koymayı kabul etti.
على كل حال، لإختصار القصه تحدثت أنا وحبيبي من قلبٍ لقلب و لقد وافق على أن يضع ملابسه في سلة من الأن فصاعداً

Ondan önce başka bir seçim oldu Ve ben yokum artık.
حسناً، لقد قاموا بإجتماع تصويت قبل ذلك و لقد تم طردي

Uzun zamandır yoktun Ve ben senin yokluğunda kendi başıma idare ettim.
لقد غبت ..فترة طويلة، و لقد تمكنت من ذلك على حد ما

Fabrikayı kaybettim, kasaba batıyor, Ve ben işsiz kaldım.
و لقد خسرت المصنع . البلدة هالكة و أنا عاطل

Ve çok fazla içtik, Ayrıca ben amfetamin de almıştım.
و لقد كنّا جميعاً نشرب، لكنّي كنتُ آكل الأمفيتامين كذلك

Ayrıca onlara her hafta istedikleri birine kişisel bir mektup yazma ödevi verdim.
و لقد طلبت منهم كواجب اسبوعي ان يكتبوا رسالة شخصية لاي احد.

Ayrıca sabah tartılmalarını, dansa gitmek için onu Palladium'daki vestiyer kızla bıraktığını da.
نعم و لقد اخبرتني عندما تركتيها مع فتاة المعاطف

Ben de öyle yapıyordum ve bu yüzden beni kovdu.
ذلك ما كنت أقوله له و لقد طردني لقولي ذلك

Sen gelişmiş birisin ve o kadar farklı olmadığımızı kendin söyledin.
أنت معزز بقوى و لقد قلت للتو أننا لسنا مختلفين كثيرا

O gün takımımla çok ama çok anlamlı bir ilişki kurduk, ve o günden beri de öyle sürdü.
لقد مررت, بعلاقة مجدية للغاية مع فريقي في ذلك اليوم, و لقد بقيت على هذا الوضع للأبد.

Ses telleri devre dışı, boynun sağ tarafında kendisinin açtığı yarayı tedavi ettim ve soldaki nod portalını açtım.
الأحبالالصوتيةتم تعطيلها, و لقد أصلحت الضرر الذاتي من على الجانب الأيمن من الرقبة و فتحت للورم مجرى من اليسار

Liseden beri hep sendi... - ...Ve ben bundan sıkılıyorum!
الأمر دائماً يتعلق بك و لقد مللت من الأمر

Ve sen bunda utanılacak bir şey olmadığını gösterdin bana.
و لقد جعلتني لكي أرى أنه ليس من الداعي أن كون خجولاً من أي شئ.

Ve beni akustik koridorları olan bir müzeye götürdünüz.
و لقد أخذتموني للمتحف العلمي حيثُ لديهم الدهاليز الهامسة

Zor olduğunu biliyorum, ama seni çok sevdiği için böyle uzun zamandır uzaktaydı Ve seni çok özledi.
أبى فعل هذا لأنه مجنون بكِ و لقد كان بعيداً لفترة طويلة و اشتاق إليك بشدة