"يُمكنُ أَنْ" - Translation from Arabic to Turkish

    • olamaz
        
    • olabilirim
        
    • olabilirsin
        
    • düşündüğüm anda
        
    Orada olduğum sürece hiç kimse 'topshooter' en iyi vurucu olamaz. Open Subtitles دائماً أنا كُنْتُ هناك، لا أحد يُمكنُ أَنْ يَكُونَ القناص الأول
    İyi de doğru olamaz. Open Subtitles حَسناً،ذلك لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ حقيقيَ.
    Kurban ya da gönüllü olabilirim. Ben gönüllü olmayı seçiyorum. Open Subtitles أنا يُمكنُ أَنْ أكُونَ ضحيّة أَو يُمكنُ أَنْ أكُونَ متطوّعة
    Roz, belki benim renk zevkim sana biraz yardımcı olabilirim. Open Subtitles روز، ربما المعْرِفة عين النقّاشِ يُمكنُ أَنْ يَكُونَ بَعْض المساعدةِ.
    - Dikkat etmemiş olabilirsin. Open Subtitles لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ متأكّدَ جداً. تعال
    Cleveland, burası Barrington! Burada golf oynayan ilk siyah bile olabilirsin. Open Subtitles يُمكنُ أَنْ تَكُونَ أول رجلَ أسودَ يلِعْب هنا،الناس سيعجبون بذلك
    "Kim olduğunu bilmiyorum, ama düşündüğüm anda yerimde duramıyorum." Open Subtitles " لَيْسَ لهُ فكرةُ مَنْ هي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ فقط يَستمرُّ بتَمنّي بإِنَّني "
    "Kim olduğunu bilmiyorum, ama düşündüğüm anda yerimde duramıyorum." Open Subtitles " لَيْسَ لهُ فكرةُ مَنْ هي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ فقط يَستمرُّ بتَمنّي بإِنَّني "
    Profesör, intikam bu kadar önemli olamaz. Open Subtitles أستاذ، إنتقام لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ ذلك المهمِ إليك.
    Aynı anda iki yerde birden olamaz. Open Subtitles هو لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ في مكانين حالاً.
    Profesör, intikam bu kadar önemli olamaz. Open Subtitles أستاذ، إنتقام لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ ذلك المهمِ إليك.
    Böyle kız olamaz? Open Subtitles لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ هناك بنت مثل هذه.
    Çünkü hiç kimse Sony kadar masum olamaz. Open Subtitles لأن لا يُمكنُ أَنْ يَكُونَ هناك أحد ..بريء كسوني.
    Belki telefon memuresi olabilirim. Open Subtitles لَرُبَّمَا أنا يُمكنُ أَنْ أكُونَ عاملة تليفون
    Birleşik Devletleri Başkanı bile olabilirim!" Open Subtitles أنا يُمكنُ أَنْ أكُونَ رئيس الولايات المتحدة الأمريكية
    Dostun ya da düşmanın olabilirim. Sen ikincisini tercih ediyorsun gibi. Open Subtitles أنا يُمكنُ أَنْ أَكُونَ أفضل صديق أَو ألد عدو تَبْدو أنك تفضل الأخيرِ.
    Bu hakem olabilirsin demek. Open Subtitles يَعْني بأنّك يُمكنُ أَنْ تَكُونَ الحَكَمَ.
    İIk karşılaştığımdaki o kız olabilirsin. Open Subtitles لا يُمكنُ أَنْ تَكُونَي أنت البنتَ التي قابلتُها بأول الأمر
    Böylece, iki çocuğumuzun da babası olabilirsin. Open Subtitles هذا الطريقِ، أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ الأبَّ إلى كلا أطفالنا.
    "Kim olduğunu bilmiyorum, ama düşündüğüm anda yerimde duramıyorum."" Open Subtitles " لَيْسَ لهُ فكرةُ مَنْ هي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ فقط يَستمرُّ بتَمنّي بإِنَّني "
    "Kim olduğunu bilmiyorum, ama düşündüğüm anda yerimde duramıyorum." Open Subtitles " لَيْسَ لهُ فكرةُ مَنْ هي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ فقط يَستمرُّ بتَمنّي بإِنَّني "
    "Kim olduğunu bilmiyorum, ama düşündüğüm anda yerimde duramıyorum." Open Subtitles " لَيْسَ لهُ فكرةُ مَنْ هي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ فقط يَستمرُّ بتَمنّي بإِنَّني "

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more