"çoğunluğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • معظمهم
        
    • أغلبية
        
    • الغالبية
        
    • غالبية
        
    • معظم
        
    • معظمه
        
    • أغلبهم
        
    • الأغلبية
        
    • الاغلبية
        
    • اغلبية
        
    • اغلبهم
        
    • أغلبها
        
    • أغلب
        
    • أغلبيتهم
        
    • ومعظم
        
    çoğunluğu gayet iyi bir eğitim almış. TED معظمهم من الحاصلين على تعليم جيد الى حد ما.
    Uzay'ın kendisi hızlanan bir tempoda genişliyor. Gökadaların büyük bir çoğunluğu bizden onlardan gelen ışığın bize asla ulaşamayabileceği kadar hızlı ayrılıyor. TED الفضاء نفسه يتمدد بوتيرة متسارعة. أغلبية المجرات تتباعد عنا بسرعة كبيرة بحيث لن يصلنا أي ضوء منها.
    Fakat primat türlerinin çok büyük çoğunluğu sıcak, tropik ormanlarda yaşarlar. Open Subtitles لكن الغالبية العظمى من أنواع الرئيسيات تعيش في غابات استوائية دافئة.
    Çünkü Amerikanın çoğunluğu gerçekle yüzleşmek zorunda kalmazsa yalnızca kürtajı destekler, Open Subtitles لأن غالبية الأميركيين يدعمون الإجهاض إذا لم يكن عليهم مواجهة واقع
    Hiç getirmiyor değil ama kârın büyük çoğunluğu senin cebine giriyor. Open Subtitles ليس بدون سبب، لكن معظم دخل هذا المهرجان يذهب لجيبك الخاصّ
    Etraflarını saran ölüm ve açlığa rağmen, çoğunluğu getirilenlerden çalınan yiyecek ve içeceklerle tıka basa beslenirlerdi. Open Subtitles مع الموت والمجاعة حولهم ألقوا بأنفسهم للطعام والشراب معظمه مسروق من الأفواج الواصلة
    Büyük bir çoğunluğu kilitli halde, ama özellikle bir tanesi onun için açık tutulacak. Open Subtitles أغلبهم تم غلقه، وهذا السطح بالتحديد سيفتح من أجله
    Dünya Savaşı'nın ilk günlerinde çoğunluğu çocuk direnişçiler kayıplarının isimlerini bu kayaya yazdılar." Open Subtitles ثوار، معظمهم أولاد، وضعوا اسماء موتاهم على هذه الصخرة
    Uçakta çoğunluğu tatilciler olmak üzere 86 yolcu bulunuyor. Open Subtitles ويوجد على متنها ثمانية وستون راكبا معظمهم من الألمان
    çoğunluğu polis, birkaç itfaiye ve belediye çalışanı var. Open Subtitles معظمهم من الشرطة ورجال الإطفاء وبعض من عمّال المدينة
    Oysa bilgisinden faydalandığım insanların çoğunluğu ingilizce bilmiyordu. TED أغلبية الناس الذين تعلمت منهم لم يتكلموا الإنجليزية
    Bu oranların çoğunluğu 2007'de tetiklendiğinde batmaya başlayacaklar. Open Subtitles حينما أغلبية القيم المعدلة تظهر في عام 2007 ستبدا في الفشل
    Şehrin nüfusunun büyük çoğunluğu oralarda değil mi? Open Subtitles إنه المكان الذي تسكنه أغلبية سكان المدينة، أليس كذلك؟
    Çocuk felci virüsü bulaşmış insanların büyük çoğunluğu hastalık adına herhangi bir işaret göstermemektedir. TED الغالبية العظمى من الأشخاص المصابين بمرض شلل الأطفال لا تظهر عليهم أية أعراض للمرض.
    Geleneksel olarak tutucu olan kırsal kesimlerde ve siyasetin büyük bir çoğunluğu memnun etmediği yerlerde de görüyoruz. TED وأيضًا في مجتمعات ريفية شديدة التحفظ، ولكنها حيث تسكن غالبية المخذولين من السياسة.
    Ama ne yazıkki Amerikalılarınn büyük bir çoğunluğu bu konuda hiç bilgilendirilmemişler. Open Subtitles لكن الشيء المؤسف أن معظم الأمريكيين غير مُطلعون على مخاطر هذه الأطعمة
    Toksinlerin kombinasyonu, çoğunluğu hyoscine*, halisünasyona ve gerçek seruma neden olur. Open Subtitles و لكن مع مزيج من السموم في الغالب معظمه من الهيوسين الذي يعمل بمثابة عقار للهلوسة و مصل الحقيقة
    çoğunluğu genç erkeklerden oluşuyor gibi. Open Subtitles يبدو وأن أغلبهم من الأولاد الصغار بالسن.
    Bu resmi olarak bir eşitlikse ve hiç bir aday çoğunluğu alamadıysa; Open Subtitles إذا تأكد التعادل، إذا لم يستطع أي من المرشحين الحصول على الأغلبية
    Günde 20 saat çalışıyorum herkes beni sıkıştırıyor ve çoğunluğu kaybettik. Open Subtitles انا أعمل ل 20 ساعة باليوم خسرت الاغلبية وهم حاليا يخنقونني
    Bugün ise Amerika'da satılan etin çoğunluğu toplam 13 mezbahadan birinde üretiliyor. Open Subtitles اليوم فقط 13 مذبح التي تقدم اغلبية لحم البقر الموجود والذي يباع في امريكا
    Büyük çoğunluğu hâlâ mizah yazarı ama biz onlara senarist diyoruz. Open Subtitles ان ( كٌتاب هوليوود) كانوا رجال مخادعين اغلبهم لايزال مخادعين ولكننا ندعوهم بالكُتاب
    Bu gece gördüğümüz birçok yıldız belki de onların çoğunluğu görünmez partnerlerle dans ediyor. Open Subtitles كثير من النجوم التي نراها الليلة ربما أغلبها ترقص مع شركاء غير مرئيين
    İşin gerçeği, karşılaştığımız büyük çaplı felaketlerin büyük çoğunluğu bir bilginin gizli veya saklı olmasından doğmaz. TED في الواقع أن أغلب الكوارث الضخمة التي شهدناها نادرًا ما تأتي من معلومات سرية أو مخفية.
    çoğunluğu kadın olan bu inanılmaz, güçlü, küçük çaplı aile çiftçileri bu işi zorluklarla yapıyorlardı. TED هؤلاء الفلاحين البسطاء الرائعين، الأقوياء، والذين أغلبيتهم من النساء، يعملون بجهد وتعب.
    1,85 boyundayım ve ve nişancıların büyük çoğunluğu silahlarını şu şekilde tutarlar. Open Subtitles فأنا بطول 6 أقدام و4 بوصات، ومعظم مطلقي النار يمسكون مسدّساتهم هكذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more