"öğrenme" - Translation from Turkish to Arabic

    • التعلم
        
    • للتعلم
        
    • التعلّم
        
    • لتعلم
        
    • التعليم
        
    • تتعلم
        
    • تعلم
        
    • لتتعلم
        
    • لنعرف
        
    • لتعرف
        
    • إكتشاف
        
    • التعليمية
        
    • تعليم
        
    • تعليمي
        
    • ليعرف
        
    aynı zamanda dünyaya farklı bir şekilde adapte olmanızı sağlayan beyninizdeki öğrenme merkezlerini harekete geçiriyor. Bulgularımıza göre daha pozitif olabilmek için beyninizi TED بل تنعكس على جميع مراكز التعلم في عقلك نمكنك من التكيف مع العالم بصورة مختلفة وجدنا أن هناك طرق يمكنك بها تدريب عقلك
    Normal öğrencilerin olağanüstü becerileri olduğunun farkındalar ve öğrenme imkanlarını kişiselleştiriyorlar. TED أدركوا بأن الطلاب العاديين يملكون مواهب استثنائيةـ فقاموا بتعديل فرص التعلم.
    ADHD'de genel kanı hiperaktivitenin öğrenme güçlüğüne sebep olduğu yönündedir. TED الفرضية الغالبة أن فرط الحركة مسبب لتشتت الإنتباه وصعوبة التعلم
    Sizler de Kendini Örgütleyen öğrenme Ortam'ları oluşturabilirsiniz. evde, okulda, okul dışında, kulüplerde. TED يمكنكم صناعة بيئة للتعلم الذاتي في البيت، في المدرسة، خارج المدرسة، في النوادي.
    Bu, negatif uyarının öğrenme sürecine etkisini ölçen bir deney. Open Subtitles هذه تجربة تفحص كيف أنّ التعزيز السلبي يؤثر على التعلّم.
    Bana ismimi öğrenme zahmetine girmediğiniz için bir özür borçlusunuz, Sayın Başkan. Open Subtitles انت تدين لي باعتذار لانك لم تتجشم العناء لتعلم اسمي سيدي الرئيس
    Tüm dersler için entegre öğrenme ile denge kurduk. Denge çok önemli. TED لكننا نوازنها بتكامل مع مناهج التعليم عبر كل المواد، والتوازن هو المفتاح.
    Bu sürecin nasıl işlediğini anlamak için, psikopatları bıraktım ve Oxford'da öğrenme ve gelişim konusunda uzman bir laboratuvara katıldım. TED ومن أجل فهم كيف تسير هذه العملية، تركت المرضى النفسيين وذهبت للانضمام إلى مختبر في أوكسفورد متخصص في التعلم والتطور.
    Düşünün ki derin öğrenme yaklaşımını kullanarak verimliliklerini artırmaya yardım edebilsek? TED تخيل إذا أستطعنا المساعدة في تحسين كفائتهم بإستخدام أساليب التعلم العميق
    Psikologlara göre öğrenme, davranışta meydana gelen deneyime bağlı uzun süreli değişimdir. TED يعتبر علماء النفس التعلم تغييراً طويل المدى في السلوك ومبني على الخبرة.
    Vardıkları sonuç, geleneksel öğretim yöntemleri yerine sanal laboratuvarlar kullanıldığında, öğrenme verimliliğinde şaşırtıcı olarak %76 daha fazla artma olduğuydu. TED و ما وجدوه كان مدهشاَ 76 في المئة زيادة في فعالية التعلم عند استخدام المختبرات الافتراضية على طرق التدريس التقليدية.
    Makine öğrenme yüz tanımada kullanılır ama bilgisayar görüş alanının ötesine de uzanıyor. TED التعلم الآلي يستخدم في التعرف على الوجه، لكنه أيضا يتجاوز حدود رؤية الحاسوب.
    Uymanız gereken üçüncü ilke de öğrenme şeklinizde bir sistem yaratmak. TED المبدأ الثالث الذي عليك اتباعه أن تملك برنامجًا خاصًا بعملية التعلم.
    Ve ben öyle sanıyorum ki sahada öğrenme biz denedikçe orada olacak. TED ونحن نفترض أن التعلم أثناء العمل سيكون موجود من أجلنا ونحن نحاول.
    Bugün sizle burada konuşurken, Kenya Hapishane Servisi kapsamında 63 tutuklu ve personel uzaktan öğrenme ile Londra Üniversitesi'nde hukuk okuyorlar. TED وبينما أتحدث إليكم اليوم، هناك 63 سجين وموظف في دائرة السجون الكينية يدرسون القانون في جامعة لندن عبر التعلم عن بعد.
    Seymour'un 1970'lerde gösterdiği gibi sinekler, muhabbet kuşları gibi öğrenme yeteneğine sahiptir. TED كما أظهر ذلك سيمور في السبعينات الميلادية الذباب ، تماما كالطيور المغردة قابل للتعلم
    Ödüle dayalı öğrenme süreci, pozitif ve negatif teşvik olarak adlandırılır ve şu şekilde devam eder. TED عملية التعلّم هذه المبنية على المكافأة وتُسمى التعزيز الإيجابي والسلبي، وتبدأ أساساً بما يشبه هذا.
    Bu sebeple güvenli olarak blirlediğimiz bölgenin sınırları daraldıkça, çocuklarımızın içinde yaşadığı dünyayla nasıl ilişki kuracağını öğrenme fırsatını yok ediyoruz. TED لذا وبقدر تناقص ما نعتبره منطقة أمان نحن نحرم أطفالنا من فرص قيمة لتعلم كيفية التفاعل مع العالم المحيط بهم
    Bu, hayatım boyunca süren rahatsız edici öğrenme serüveninin sadece bir diğer aşamasıydı. TED لكن هذا كان تطورًا إضافيًّا لرحلتي من التعليم غير المريح عبر حياتي.
    Hâlâ hücumu öğrenme aşamasındasın, yeni pozisyonundan söz etmiyorum bile. Open Subtitles وانت مازلت تتعلم العابنا الهجومية بدون النظر اللى مكانك الجديد
    Uçmaya başladığınıza göre, artık biraz da taktik öğrenme vakti. Open Subtitles الآن, و بعدما تعلمتم الطيران حان وقت تعلم بعض التكتيكات
    bırak onu.bu ailenin kurallarını öğrenme vakti geldi. Open Subtitles دعيها , حان الوقت لتتعلم عادات هذه العائلة
    Öbür gece sana ne olduğunu öğrenme şansımızın olup olmadığını bilmek istiyorlar. Open Subtitles يريدون معرفة إذ لدينا أى فرصة لنعرف ما حدث لك الليله الماضيه.
    Aang, Ateş Lordu Sozin'le olan geçmişimi öğrenme zamanın geldi. Open Subtitles آنـج لقد حان الوقت لتعرف تاريخي مع ملك النار سوزن
    Sark'ın benim çift taraflı ajan olduğumu öğrenme riski vardı. Open Subtitles لأنك لم ترد مخاطرة سارك إكتشاف بإنّني كنت عميل مزدوج.
    "öğrenme arazisi" adlı bu eğitim amaçlı oyun sahası sistemi, öğretmenlerin de birlikte üretmesine imkan tanıyor. TED و هذا أيضا يعني التساند مع بعض المعلمين في خلق هذا النظام التعليمي المرح الذي يدعى المساحة التعليمية.
    İnsanlar gerçekten bu yöntemle bir dil öğrenebilirler. Ve neredeyse en iyi dil öğrenme yazılımında olduğu kadar iyi öğreniyorlar. TED الناس يستطيعون حقاً تعلم لغة بإستخدامه ويتعلمونها بكفاءة تضاهي افضل برامج تعليم اللغة
    Ve yaptığımız şey onu otantik öğrenme deneyimleriyle kişiye özel-temelli öğrenmeyle ortak etmek oldu. TED وما نفعله هو إشراكه في تجارب علمية موثقة، على أساس تعليمي خاص.
    Benim insanlarımın ileride gerçekleri öğrenme şanslarının olduğunu hiç sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن شعبي سيكون لديه الفرصة ليعرف الحقيقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more