"öğrenmişti" - Translation from Turkish to Arabic

    • اكتشف
        
    • تعلّم
        
    • تعلمه
        
    • إكتشفَ
        
    İnsanlar, onun eskiden Naziler için muhasebecilik yaptığını öğrenmişti. Open Subtitles اكتشف الناس أنه كان يعمل محاسباً عند النازيين
    Ve bunu gizlemeye yönelik tüm çabalarıma rağmen birisi öğrenmişti ve beni ele vermeye kararlıydı. Open Subtitles .. ورغم جهودي الكثيرة لإخفائه ثمّة من اكتشف الأمر وأصرّ على أن يفضحني
    Kimliğim açığa çıkmıştı. İki mürettebat Galactik Yönetim'e çalıştığımı öğrenmişti ve beni öldürmeye çalıştılar. Open Subtitles لقد كُشف غطائي إذ اكتشف فردان من الطاقم أني عميل للسلطات المجرية
    Ama farkediyorum ki, Aaron, öğrenmeyi çok genç yaşta öğrenmişti. Open Subtitles ‫أدركتُ أنَّ هارون تعلّم كيف يتعلّم في سنّ مبكرة جدًا
    Bebeğin gözlerinin babasınınkiyle birleştiği bu olağandışı anda bu çocuk, dizginlemenin anlamını öğrenmişti. Open Subtitles في تلك اللحظة الاستثنائية الوجيزة، عندما التقت عينا الطفل بِعيني أبيه تعلّم هذا الطفل معنى ضبط النفس.
    O gün çifte gurur yaşıyordum, çünkü Randy de çok şey öğrenmişti. Open Subtitles ولقد كان إفتخراي مزدوجا ذلك اليوم لأن راندي طبع العديد من الذي تعلمه أيضا
    Öz annesinin yaklaşık 20 yıl önce öldüğünü yeni öğrenmişti. Open Subtitles هو فقط إكتشفَ بأنّ ولادته أمِّ كَانَ ميتَ لتقريباً 20 سنة.
    O deponun sahte bir kimlikle kiralandığını öğrenmişti. Open Subtitles لأنه اكتشف انه مؤجر تحت اسم مزيف
    Nicky bunu kendisine borcu olan bir veznedardan öğrenmişti. Open Subtitles نيكي اكتشف ذلك من صراف مدين له بالنقود
    Bu davanın yalanlar ve sahtekarlıklar üzerine... kurulu olduğunu öğrenmişti. Open Subtitles لأنه اكتشف الحقيقة .... أن هذه القضية مبنية على
    - Onu öldürdün çünkü gerçeği öğrenmişti. Open Subtitles أنتي قتلتيه.. لأنه اكتشف الحقيقة.
    Senin Başkan'ın oğlunu öldürdüğünü mü öğrenmişti? Open Subtitles هل لانه اكتشف انك قتلت ابن الرئيس
    Gecenin sonunda Klaus, ihtiyacı olan her şeyi öğrenmişti. Open Subtitles بحلول نهاية الليلة، اكتشف "كلاوس" كل ما أراد معرفته.
    Şeyi öğrenmişti, tutuklu ile aramızdaki - Open Subtitles ... كان قد اكتشف أننـي و المُتهم كنا
    Baban aldatıldığını öğrenmişti. Open Subtitles ابوك اكتشف بأن اللعب به غش
    Emerson'ın müşterisinin Dubaku olduğunu öğrenmişti. Open Subtitles لقد اكتشف بأن عميل (إيميرسن) كان (دوباكو)
    1916'da Somme'de bulunan İngiliz Kumandan General Henry Rawlinson geçmişten çok şey öğrenmişti. Open Subtitles "اللواء السيد "هنري راولينسون القائد البريطاني في "سوم" في 1916 تعلّم من الماضي
    Onun için eğlenceliydi, çünkü çok iyi sonuçlar aldığı gerçeğine ek olarak sanırım öğrenmişti. Open Subtitles لقد كان الأمرمسليٍ بانسبة له، لأنني أعتقد بأنّه قد تعلّم بالإضافة إلى حقيقة أنّه يلاحظ هكذا نتائج عظيمة،
    Dr. Bilac bizim ötemizde, görünmeyen ama güçlü ve vazonun kendisi kadar gerçek bir dünya olduğunu öğrenmişti. Open Subtitles تعلّم الدّكتور بيلاك هناك a عالم ما بعد ملكنا، غير مرئي لكن قوي، وكحقيقي في الجرّة بنفسها.
    Demek istediğim bu çocuklar her şeyi web'den öğrenmişti ama o kadar iyilerdi ki bu sene Oscar ödüllerinde bile sahneye çıktılar. TED أعني ان ما تعلمه اعضاء هذه الفرقة .. كان من على الانترنت وكانوا مبدعين جداً .. لدرجة انهم رقصوا في حفل الاوسكار هذا العام
    Drew, karate hakkında bütün bildiklerini bir televizyon kanalındaki, Asyalı Saldırısı'ndan öğrenmişti. Open Subtitles كل ما يعرفه (درو) عن الكاراتيه "تعلمه من فيلم "أسياد النينجا
    Ama, o kızı ve çetenin ona neler yaptığını öğrenmişti. Open Subtitles لَكنَّه إكتشفَ حول هذا البنت، الذي العصابة إليها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more