Ofisindeki kanepede, iki şipşak arasında Profesör Patches mi sana bunu öğretti? | Open Subtitles | هل الأستاذ المليئ بالبقع العجوز علمك ذلك خلال مداعبته في أريكة مكتبه؟ |
Salçasız yemek yapmayı sana kim öğretti? Ya çeklerini düzenlemeyi? | Open Subtitles | من الذي علمك الطهور بدون كاتشب، أو توزتن دفتر الشيكات؟ |
(Gülüşmeler) Bilim, tüm önsezilerimize karşın, kristaller ve kayalar gibi katı cisimlerin dahi neredeyse tamamen boşluklardan ibaret olduğunu öğretti. | TED | لقد علمنا العلم ضد أي حدس، أن الأشياء الصلبة، مثل البلورات والصخور، في الواقع تتألف جميعها تقريبا من مساحات فارغة. |
Beni Direniş'e alıp eğitti. Düşüncelerimi okumalarını nasıl engelleyeceğimi öğretti. | Open Subtitles | قامت بتجنيدي في المُقاومة، علّمتني كيف أمنعهم من قراءة أفكاري. |
Yeni arkadaşım öğretti. Dikkat, bu bir hava kalitesi uyarısıdır. | Open Subtitles | صديقى الجديد علمنى ذلك أنتباه , هذا تنبيه لنوعية الهواء |
Oyun sana gururlu olmayı öğretti saçmalamayı ve vurmayı da. | Open Subtitles | بالطبع اللعبة علمتك كيف ت.. أن تتكلم بالهراء، كيف تضرب.. |
Yolculuklarım bana korkunç bir gerçeği öğretti. | Open Subtitles | هذه الرسالة التى هى زيارتى علمتنى حقيقة عظيمة |
Bunu sana baban mı öğretti yoksa uçakları patlatmakla daha mı çok meşguldü? | Open Subtitles | هل علّمك أبوك ذلك أم أنه كان مشغولاً بتفجير الطائرات؟ |
O üç yılda, Leonardo bana bir resmin neler yapabileceğini öğretti. | TED | علمني ليوناردو خلال ثلك الأعوام الثلاثة ما بإمكان لوحة القيام به. |
Bu bir başa çıkma mekanizması filan mı? Jake mi öğretti? | Open Subtitles | هل هذا نوع من آلية التأقلم الذي علمك جاك به ؟ |
Küçüklüğünüzden beri aileniz size sıra beklemenizin önemini ve sıranızı kollamanızı öğretti. | TED | منذ أن كنت صغيرا، علمك والداك أهمية الانتظار بالصف وأخذ دورك. |
Baban sana hiç nasıl falsolu top atacağını öğretti mi? | Open Subtitles | هل سبق لوالدك ان علمك كيف ترمي كرة ملتفة؟ |
Pek çoğumuza savaşmayı ve tüm erkekleri bu davada birleştiren bağı öğretti. | Open Subtitles | شخص علمنا طرق القتال وهو من وطد علاقتنا من أجل هذا المسعى |
Bütün cesur ruhların bedenleri bana nasıl doktor olacağımı öğretti. | Open Subtitles | كل تلك النفوس الشجاعة التي علّمتني أجسادها كيف أكون طبيبة. |
"Dostlarını yakın tut ama düşmanlarını daha da yakın tut" diye öğretti. | Open Subtitles | علمنى هذه الحكمة " ابق أصدقائك بقربك و أعدائك على مقربة أكثر" |
Oyun sana gururlu olmayı öğretti saçmalamayı ve vurmayı da. | Open Subtitles | بالطبع اللعبة علمتك كيف ت.. أن تتكلم بالهراء، كيف تضرب.. |
"Düşman yanındaki görevim bana temel değerlerime sadık kalmamı öğretti: | Open Subtitles | مدة خدمتى خلف خطوط العدو علمتنى أن أصبح متيقظة وإضيف إلى قائمتى |
Yaşlı adam sana bundan iyisini öğretti! | Open Subtitles | الرجل العجوز علّمك أفضل من ذلك |
Zihnimizin ürettiği, o ters yüzen balıkların farkına varmayı öğretti. | TED | علمني أن ألاحظ السمك الذي يسبح للخلف الذي خلقه عقلنا. |
Babam böyle öğretti ve böyle sağ salim büyüdüm. | Open Subtitles | هذا ما علمه أبى لي وهذا ما عاد عليَّ بالفائدة. |
Hemşireler bize hastalara söylediklerimiz kadar söylemediklerimizin de önemli olduğunu öğretti. | Open Subtitles | علمتنا الممرضات أن ما نكتمه عن المرضى مهم كالذي نقوله لهم. |
Uzun iyileşme süresi boyunca, kendine duymayı öğretti... ve tekrar acıyı hissetmeyi. | Open Subtitles | أثناء تعافيه لمدة طويلة، علّم نفسه السمع والشعور بالألم من جديد. |
Son zamanlarda Google kendi YZ'sine bilgisayar oyunlarının nasıl oynanacağını öğretti. | TED | قامت جوجل مؤخرا بتعليم ذكائهم الاصطناعي كيفية تعلم لعب ألعاب الفيديو. |
Çünkü insan genetiği bize şunu öğretti, konu telomeraz olduğunda bıçak sırtında yaşıyoruz. | TED | لأن علم الوراثة البشرية علّمنا أنه عندما يتعلق الأمر بالتيلوميراز خاصتنا، نحن البشر على حافة سكين. |
Ve bana öğretti ki fizik harikadır çünkü bize etrafımızdaki dünya ile ilgili birçok şey öğretir. | TED | لقد قام بتعليمي أن الفيزياء مادة جيدة لأنها تعلمنا أمور كثيرة عن العالم من حولنا. |
bana alet kullanmayı o öğretti. | TED | وكان ميكانيكياً محترفاً .. وعلمني كيفية استخدام الادوات |