"önce bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • قبل أن
        
    • من قبل
        
    • قبل ان
        
    • منذ
        
    • ما قبل
        
    • واحدة قبل
        
    • في البداية
        
    • واحد قبل
        
    • واحده قبل
        
    • قبلما
        
    • وقبل أن
        
    • قبل في
        
    • قليلا قبل
        
    • قبل أنْ
        
    • شيء قبل
        
    Ancak başlamadan önce bir uyarı, vereceğim bilgiler gerçekten iç karartıcı. TED مع ذلك، هناك تحفظ واحد قبل أن أبدأ: بياناتي محبِطة حقًّا.
    2014 yılı Şubat ayı başlarında, Rusya'nın Kırım'ı işgal etmesinden birkaç hafta önce bir telefon görüşmesi Youtube'a kondu. TED في بداية فبراير 2014، عدة أسابيع قبل أن تغزو روسيا شبه جزيرة القرم تمّ نشر مكالمة هاتفية على يوتيوب.
    Daha önce bir siyah adamın bembeyaz olduğunu görmemiştim hiç. Open Subtitles لم أرى أبداً رجل أسود تحول إلى أبيض من قبل
    önce bir iki kurşun yedim. Hiç şans diye düşünmedim. Open Subtitles تعرضت من قبل لطلقات نار عديدة ولم أشعر أننى محظوظ
    Yalnız tam emin olmadan önce, bir güzel sanatlar uzmanına danışmam lazım. Open Subtitles ولكن, قبل ان اقول ,بالتأكيد فانا فى حاجة الى رأى خبير فنى
    Yine de bu mevsimsel döngü 50 yıl önce bir buz bilimcisini şok edecek bir kütle kaybı oranıyla gölgeleniyor. TED هذه الدورة الفصلية، مع ذلك، يحكمها معدل كلي في فقدان الجليد التي كانت ستصعق أي عالم جليديات منذ خمسين سنة
    Ölüm zamanının bir gece önce bir ara olduğunu sanıyorum. Open Subtitles أعتقد أنّ وقت الوفاة فـي وقت ما قبل ليلة أمس
    Ücretimize geçmeden önce, Bir denemeni istiyorum. Yanımda bir teyp var. Open Subtitles قبل أن ندخل في الأرقام، أريد أن تجربه لدي مشغل معي
    Bütün muhtaç küçük çocuklar geldiğinde, karanlıktan önce bir parça nezaketi severim. Open Subtitles أحب القليل من اللطف قبل الظلام قبل أن يأتي كل الأولاد المحتاجين
    Hastanın ismini listeye koymadan önce bir miktar ön ödeme yapmanız gerekiyor. Open Subtitles يتطلّب دفعة أوليّة قبل أن نسجل اسم المريض على قائمة المتبرع إليهم
    Dinle. Onu aramadan önce bir dakika bekleyeceğine söz ver. Open Subtitles اسمع ، عدني بأن تنتظر قليلاً قبل أن تتصل بها
    Sen misin olur önce bir görüşme yapmak için vardır. Open Subtitles يجب عليك أن تتحدثي معهم . قبل أن يحدث هذا
    Onun dertlerine deva olmadan önce bir birayı hak ediyorum. Open Subtitles أستحق كوباً من الجعة قبل أن أبدأ بانتشالها من حالتها
    Bu kocaman dudaklarla daha önce bir erkeğin penisini ağzına almış olmalısın. Open Subtitles ما هو الفرق اللعين؟ مصيتي قضيب رجُلٍ من قبل أليس كذلك ؟
    - Bu daha önce bir yerde daha olmuştu. - Biliyorum, filmlerde. Open Subtitles لقد حدث هذا من قبل فى مكان ما انا اعرف, فى الافلام
    Çoğumuz, ben de dahil daha önce bir tanrı görmemiştik. Open Subtitles معظمنا، بما فيهم أنا، لم نرى إلهًا حقيقيًا من قبل
    Başlama vuruşundan önce bir diyeceğin var mı, Yüzbaşı Darling? Open Subtitles هل تود قول أي شيءٍ قبل ان نبدأ, يانقيب دارلينغ؟
    Yaklaşık 13 milyar yıl önce bir "Büyük Patlama" oldu, hakkında az çok birşeyler duymuşsunuzdur, bilirsiniz, evrenin kaynağı. TED بطريقة ما، منذ 13 بليون سنة حصل الإنفجار الكبير، و أعتقد أنكم سمعت القليل عنه، و بأنه أصل الكون
    Buraya gelmeden önce bir şey yemeyeceğine söz verir misin? Open Subtitles هل تعدني أنك ستتناول شيء ما قبل أن تأتي لهنا؟
    Genellikle Dr. Willis yatağa gitmeden önce bir uyku hapı alıyordu. Open Subtitles في العموم يأخذ الطبيب حبة نوم واحدة قبل أن يذهب إلى فراشه
    Önce, bir foton 298 km kalınlığındaki ışınımsal bölgeye girer. Open Subtitles في البداية تلتحم الفوتونات بمنطقة إشعاعية كثيفة بعمق 185.000 ميل
    Elbette hayır çünkü evlenmeden önce bir sohbet yapsak iyi olurdu. Open Subtitles لانه .. لانه ربما يكون جيدا ان نتحدث ولو مره واحده قبل ان نتزوج
    Dışarı çıkmadan önce bir saatin var. Sahip olduğun bütün hava o. Open Subtitles لديكَ ساعة، قبلما يتحتّم عليكَ الخروج، حيث تنتهي سعة الهواء المتوافر لديكَ.
    Öyleyse bunu yapmadan önce, bir şekilde biyolojiyi yerli yerine koymak istiyorum. TED لذا وقبل أن نخوض فى ذلك، أريد أن أضع علم الأحياء فى مكانه الصحيح نوعا ما.
    Yüzünü daha önce bir yerde görmüştüm. Aferin kızıma. Open Subtitles رأيك هذا الوجه من قبل في مكان ما يالك من جميلة
    Burada kalmanı tavsiye ederim. Onlarla konuşmadan önce bir dinlen. Open Subtitles أقترح أن تبقى هنا وترتاح قليلا قبل أن تتحدث إليهم
    Mükemmel. Bu şovu daha önce bir kere sattım. sen burada bile değildin, ve ben ezip geçtim. Open Subtitles لقد بعتُ هذا البرنامج سابقًا، قبل أنْ تكون هنا حتّى، و لقد أبهرتُ في ذلك
    Harvey Specter size beş yıl önce bir belgeyi saklamanızı isteseydi yapar mıydınız? Open Subtitles لو طلب منك هارفي سبيكتر بتمزيق شيء قبل خمسة سنوات، أكنت فاعلة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more