"şüphelendiği" - Translation from Turkish to Arabic

    • اشتبهت
        
    • تشتبه
        
    • يشتبه
        
    • إشتبه
        
    • اشتبه
        
    • شكت
        
    Komşusunun söylediğine göre kurban kamerayı temizlikçisinin evden bir şeyler çaldığından şüphelendiği için koymuş. Open Subtitles قال جار أنّ الضحيّة ركّبتها لأنّها اشتبهت أنّ مُدبّرة المنزل تسرق.
    Polisin başta şüphelendiği gibi, onu Beth öldürdü. Open Subtitles كما اشتبهت الشرطة منذ البداية
    Polisin şüphelendiği üç kişi var. Open Subtitles ثلاثة التخمينات على النحو الذي تشتبه الشرطة في تلك الحالات.
    Polisin Adam'ı kaçıran kişiyle aynı kişi olabileceğinden şüphelendiği doğru mu? Open Subtitles هل حقيقى أن الشرطة تشتبه فى نفس الرجل
    Mösyö Casterman'ın şüphelendiği gibi Madam Nicoletis, kaçakçılık çetesiyle bağlantılıydı, ama bir genç kişi daha onunla çalışıyordu. Open Subtitles السيدة "نيكوليتيس" كانت تدير حلقة التهريب "تماماً كما كان يشتبه السيد "كاسترمان و لكن كان لديها أكثر من شاب يقوم بالعمل
    - Birşeylerden şüphelendiği zaman genellikle haklı çıkar. Open Subtitles عندما يشتبه بشيء عادة تحصل لك
    Siz Majesteleri'nin, bazı gizli misyonerlerin, içinde lüteryan kafirliklerini ve fikirlerini yaymaya çalıştığından ve bu niyetlerini bir adım daha öteye taşıyacaklarından şüphelendiği kilise. Open Subtitles إنها الكنيسة نفسها ..التي إشتبه بها جلالتكم بزرع بذور الهرطقة اللوثرية وبقيامها عمدا بخرق قوانين الصيام
    Devasa beyninizin şüphelendiği gibi efendim çift renkli Florida plâkalı spor amaçlı bir taşıt apartmanın karşısındaki sokağa park etmiş. Open Subtitles كما اشتبه به .. دماغك العملاق يا سيدي سيارة دفع رباعية حمولة 2 طن بلوحات تسجيل فلوريدا
    CIA'nin KGB olduğundan şüphelendiği bir ajan. Open Subtitles الذى شكت فيه المخابرات المركزية انه كان من الكى جى بى.
    İlk baştan beri polisin şüphelendiği gibi Bayan Eagleton'u Beth öldürdü. Open Subtitles (موت السيدة (إيغلتون بيث) قتلتها) كما اشتبهت الشرطة منذ البداية
    Phyllis herkesten şüphelendiği için işinde bu kadar iyiydi? Open Subtitles فيليس) كانت جيدة بوظيفتها) لأنّها كانت تشتبه بالجميع.
    Oliver'ın şüphelendiği kişi Winslow Schott. Open Subtitles إنه أكبر من يشتبه به (أوليفر)، (وينزلو شوت).
    Ya da belki Renko, Mayfield ondan şüphelendiği vurulmadı. Open Subtitles أو ربّما أن (رينكو) لم يصب برصاصة لأن (مايفيلد) إشتبه بكون غطائه مزيّفا.
    Kendisini kazıklayanı bilmiyor, o yüzden şüphelendiği tüm müşterilerini öldürüyor. Open Subtitles ,هو لا يعلم من من غدر به و اخلف العقد معه اذن,الأن قتل كل عميل اشتبه فيه
    Ve şimdi Juanita, gelininin bir ilişkisi olduğundan şüphelendiği için, durum giderek açığa çıkıyordu: Open Subtitles و الآن بم أن (خوانيتا)شكت في خيانة زوجة ابنها له ...أصبح واضحاً بهذه الحرب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more