"ağladı" - Translation from Turkish to Arabic

    • بكت
        
    • بكى
        
    • تبكي
        
    • يبكي
        
    • وبكت
        
    • بالبكاء
        
    • وبكى
        
    • بكي
        
    • يبكى
        
    • بكَت
        
    • بكاء
        
    • تبكى
        
    • دموعاً
        
    • بكوا
        
    • وبكي
        
    Daireyi ilk gördüğünde, o kadar sevindi ki kendini tutamayıp ağladı. Open Subtitles عندما رأتها لأول مرة ، كانت سعيدة جدا انهارت و بكت
    Sizi aradı ve ağladı, Üzüldünüz ve siz de ağladınız. Open Subtitles اتصلت بك و بكت ، فشعرت بالأسف و بكيت أنت
    Çok duygulu anlardı. Birçok kişi ağladı. TED كانت العواطف متأججة كما بكى العديد منهم.
    Zaten, ömrü boyunca kendisi için yeterince ağladı o. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه قد بكى كثيراً من أجل نفسه خلال حياته
    ağladı, bana kendisi gitmek için yalvardı fakat çok tehlikeli olurdu. Open Subtitles كانت تبكي وتطلب مني السماح لها بالذهاب ولكن هذا أمر خطير
    Ve sonra ağladı, ağladı, hiç bir şey yapamadım... Open Subtitles وهو يبكي ويبكي.. أنا لن أستطيع الحصول على أيّ شئ بالفعل
    Senin arkandan çok ağladı. Zavallı kız kardeşim. Open Subtitles لقد بكت كثيرا عندما رحلت أختي الصغيرة المسكينة
    Evet. Korkunçtu. O ağladı, ben ağladım. Open Subtitles لقد كان موقفا فظيعا ، لقد بكت ، و أنا بكيت لقد رمتني بأشياء و خبطتني
    Annem altı saat boyunca durmadan ağladı. Open Subtitles أمى بكت لـ 6 ساعات متواصلة و كانت جدتى معها
    Shauna yla konuştum diye diğer kız ağladı. Open Subtitles لقد فعلت ذلك مع تانا .. و لقد بكت .. و حصلت على إنتباهها
    Artı, bir şey söyledim ve onur nedimesi ağladı. Open Subtitles إضافة إلى أنني قلت شيئا من هذا القبيل والجارية بكت
    Örneğin, Deniz Aslanları'nın kaptanı olamadığı için üç gün boyunca ağladı. Open Subtitles مثلا عندما لم يتم اختيارها قائدة لفريق اسود البحر بكت لمدة ثلاثة ايام
    Önce İspanyolca bir şeyler saçmaladı, sonra da ağladı. Open Subtitles .. أولاً .. هذيَ باللغه الأسبانيه .ثم بكى
    İlk başta bağırdı, ağladı, yardım istedi ve saatler ilerledikçe sesi gittikçe zayıflamaya başladı. Open Subtitles ،وفي البداية صرخ، بكى وصاح طلبًا للنجدة وكلّما مرت الساعات كلما خفت صوته أكثر وأكثر
    Daha yeni evliydik. Eve geldi ve resmen ağladı. Open Subtitles لقد كنا متزوجين حديثاً , و قد عاد للمنزل و قد بكى
    Tracy yapamadı, tüm sınıfın önünde ağladı. Kötüydü. Open Subtitles تريسي لم يستطع فعلها وقد بكى أمام الطلاب جميعا
    Ancak ilgilenmem gereken bir kardeşim vardı ve kampın her günü ağladı. TED لكن كان لديّ أختى الصغيرة التى يجب أن أعتني بها وقد كانت تبكي كل يوم من أيام المخيم الصيفي
    İkisi de avaz avaz bağırdı ve... annem ağladı... ve babam cipi kullanamayacağımı söyledi. Open Subtitles وكانت أمي تبكي وقال أبي أنني لا يمكنني أن أقوم بقيادة السيارة الشيروكي
    Bu adam sürekli ağladı. Onun adına ben utandım. Open Subtitles كان هذا الرجل يبكي طوال الوقت، أشعر بالحرج من أجله حقّاً
    Tatlı bir adam her zaman yanında olacağını söylediğinde onu öptü, gülümsedi ve ağladı. Open Subtitles حتى سمعت رجل لطيف يقول بأنه سوف يأتي مع طريقها المنفصل ثم قبلته وإبتسمت وبكت
    Senin için deli oluyor. Olanları duyunca sürekli ağladı. Open Subtitles انها مغرمة بك، لقد استمرت بالبكاء عندما سمعت ما حدث
    Bir dakika kadar ağladı. Sonra yerinden kalktı, tekrar tabureye çıktı ve yara bandı kutusuna uzandı, yarasının üzerine bir bant yapıştırmak için. TED وبكى لدقيقة ثم عاد ووقف، ووقف على الكرسي مجددًا ومد يده ليأخذ علبة من اللاصقات الطبية ليضع واحدة على جرحه.
    Bugünkü kazadan sonra oğlunuz en son ne zaman ağladı? Open Subtitles . قبل وُقوع حادثة اليوم . متي آخر مرة بكي بها طفلك ؟
    Gerçekten ağladı. Gözyaşları domur domur olmuştu. Open Subtitles كان يبكى بحق دموع غزيرة كانت تنهمر على وجهه
    Annem sürekli ağladı. Utanç vericiydi. Open Subtitles لقد بكَت طوال الوَقت، لقد كانَ ذلكَ مُحرجاً
    ağladı, göz yaşları ve sonra daha fazla göz yaşı. Open Subtitles . . كان هناك بكاء و دموع و المزيد من الدموع
    Bundan bahsetmek istemedi Geceleri annesi için ağladı Open Subtitles و لم ترد لن تتحدث عنها بدأت تبكى فى الليل و تنادى على أمها
    Ve kaya ağladı taze su damlacıklarıyla ve onun susuzluğunu giderdi. Open Subtitles وبكت الصخرة دموعاً من المياه العذبة وروى ظمأه
    Yüzlerce insan vardı. Ve hepsi de ağladı. Dadım hiç bu kadar güzel olmamıştı. Open Subtitles لقد بكوا جميعاً ، مربيتي لم تبدو جميلة أكثر و لكن هذا لم يعني أي شئ
    Proctor dizlerinin üstüne çöküp kadın gibi ağladı deyin. Open Subtitles أخبرهم أن (بروكتور) جثى على ركبتيه وبكي مثل المرأة العجوز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more