"akın" - Translation from Turkish to Arabic

    • يتدفقون
        
    • تدفق
        
    • غارة
        
    • النزوح
        
    • تتدفق
        
    • يتوافدون
        
    • يحتشدون
        
    • يقتظ
        
    • على غزو
        
    Şu anda, Suriyeli mülteciler akın akın Yunanistan'a geliyorlar ve Birleşmiş Milletler mülteci biriminin işi başından aşkın. TED الآن، اللاجئون السوريون يتدفقون إلى اليونان، وكالة الأمم المتحدة للاجئين، أيديهم مقيّدة بالكامل.
    Bu sırada, yarım milyondan fazla Koalisyon askeri ele geçirilmiş üç limandan Avustralya'ya akın ediyor. Open Subtitles حاليا ، هناك اكثر من نصف مليون من قوات التحالف يتدفقون نحو استراليا من خلال 3 مناطق
    Gomulka'nın Polonya'daki başarısından etkilenen binlercesi Budapeşte sokaklarına akın etti. Open Subtitles مُلهمون بنجاح جومولكا في بولندا تدفق الآلاف إلى شوارع بودابست
    En kısa zamanda bir akın planı yapmalıyız. Open Subtitles يجب أن نعدَّ غارة في أقرب وقت.
    "akın" adı verilen bir şeyler ilgili epey çalışma yapılmış. Open Subtitles والكثير من الأمور تذكر شيئاً إسمه النزوح
    Aç çiftçiler yemek bulabilmek için şehre akın ediyor. Open Subtitles تجويع الفلاحين تتدفق الى المدينة بحثا عن الطعام.
    2,000 kişi olsa gerek. Yan sokaklardan hâlâ akın akın geliyorlar. Open Subtitles "لا بدّ أنّ هنالك 2000 منهم، وهنالك المزيد يتوافدون من الشوارع الجانبيّة"
    Genç, yaşlı, her Dorlu şatoya akın ederdi. Open Subtitles جميع السكان الصغار والكبار، يحتشدون عند القلعة
    İnsanlar hastanelere akın eder, ulaşım kesilir, iş yerleri kapanır. Open Subtitles يقتظ الناس بالمستشفيات وتتوقف وسائل النقل وتغلق الشركات
    Hacılar Roma'ya akın ediyorlar papalık kasalarını dolduruyorlardır. Open Subtitles الحجاج يتدفقون الى روما, يملئون خزينة البابويه, وهذا انا لا اشك فيه, سيكون اعتداء علي.
    Aç çocuklar gibi akın akındılar. Open Subtitles لقد كانوا يتدفقون إلى الوادي كالأطفال الجوعى
    Kardinalinin Southwell'e ulaştığını ve her taraftan insanların onu görmeye akın ettiğini duydu. Open Subtitles سمع أن الكاردينال الخاص بك وصل أراضي الشمال والحشود جاؤوا يتدفقون من كل مكان لرؤيته فقط.
    Binlerce hacı, Hamsin Yortusu için sokaklara akın ederken, Roma'yla çok yakın müttefikmiş gibi görünmemeliyiz. Open Subtitles مع الالاف من الحجاج الذين يتدفقون في الشوارع للاحتفال بالعيد يجب علينا الا نظهر مُقربين الي روما
    Ülkemize her yönden yabancılar akın ediyor ve buna bir dur demeliyiz. Open Subtitles الأجانب يتدفقون من كُل حدب وصوب ولابد أن نوقف ذلك
    Ülkemize her yönden yabancılar akın ediyor ve buna bir dur demeliyiz. Open Subtitles الأجانب يتدفقون من كُل حدب وصوب ولابد أن نوقف ذلك
    Seyirciler, ip cambazlarını ve palyaçoları akın akın izlemeye gidiyorlardı. Şanslılarsa, insan güllesini izliyorlardı. TED تدفق المتفرجين ليشاهدوا السائرين على الأسلاك، المهرجين المُشرّدين وإن كانوا محظوظين: الصواريخ البشرية.
    Congo gölü üzerinden ve Burundi'den akın eden mültecilerle rakamlar çok arttı. TED ارتفعت الأعداد عبر تدفق اللاجئين من بورندي وعلى البحيرة من الكنغو.
    Reis Borg'un gemileri ve adamları olmadan Wessex'e başarılı bir akın tertipleyemeyeceğimizi de biliyorum. Open Subtitles بدون سفُن القائد (بورج) ومحاربيه، لا نأمّل في شّن غارة ناجحة على (وسكس).
    Aynı zamanda Reis Borg'un gemileri ve adamları olmadan Wessex'e başarılı bir akın tertipleyemeyeceğimizi de biliyorum. Open Subtitles وفي نفس الوقت، بدون سفُن القائد (بورج) ومحاربيه، لا نأمّل في شّن غارة ناجحة على (وسكس).
    - Acıya şifa sağlanacak. - Sonra "akın" başlayacak. - akın mı? Open Subtitles سيُعالج الألم وسيبدأ النزوح
    Aç çiftçiler yemek bulabilmek için şehre akın ediyor. Open Subtitles تجويع الفلاحين تتدفق الى المدينة بحثا عن الطعام.
    Ama burada, insanlar akın akın geliyor. Open Subtitles لكن هنا، يبدو أن الناس يتوافدون إليه
    Alarm, tesisin her yanından tetiklenebiliyor, görevliler de 30 saniyede falan olay mahaline akın ediyor. Open Subtitles منبة تحذيري يطلق بأي مكان بالمجموعة الحراس يحتشدون في خلال حوالي 30 ثانية
    İnsanlar hastanelere akın eder, ulaşım kesilir, iş yerleri kapanır. Open Subtitles يقتظ الناس بالمستشفيات وتتوقف وسائل النقل وتغلق الشركات
    Reis Ragnar ve Kral Horik'le birlikte İngiliz krallığı Wessex'e akın düzenleme konusunda anlaştık. Open Subtitles اتفقت على غزو مملكة (وسكس) الإنجليزية مع الملك (هوريك) والإيرل (راجنر).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more