"akciğerlerinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • رئتيه
        
    • الرئتين
        
    • رئتيها
        
    • برئتيه
        
    • رئتي
        
    • رئتاه
        
    • بالرئتين
        
    • في رئتيك
        
    • بالرئة
        
    • رئوية
        
    O kutu okyanusta uzun süre kaldı, Akciğerlerinde su mu var? Open Subtitles الصندوق قضى وقتاً طويلاً في المحيط هل هناك ماء في رئتيه ؟
    Akciğerlerinde ya da burun deliklerinde hiç yosun yoktu. Open Subtitles لا وجود أي أثر للطحالب في رئتيه أو في الممرات الأنفية.
    On gün boyunca ateşi düşmedi ve tekrar geldi -- hala ateşi vardı -- ve hipoksik durumdaydı -- Akciğerlerinde yeteri kadar oksijen yoktu. TED و عادت بعد أن استمرت 10 أيام ، و ما زالت تعاني من الحمى و تعاني من نقص في الاكسيجين في الرئتين.
    Düşük immunoglobulin seviyesi artı kalp yetmezliği, artı Akciğerlerinde sıvı artı iç kanama, eşittir amiloidoz. Open Subtitles مع فشل قلبي وسائل في الرئتين ونزيف داخلي يعني الداء النشواني
    Kanser beyninde, Akciğerlerinde, karaciğerindeydi. TED كان السرطان موجود في دماغها و رئتيها و كبدها
    Akciğerlerinde sıvı toplanması var, dakikada 50 kez nefes alıyor bir an önce entübe edilip, solunum cihazına bağlanmalı. Open Subtitles لديه سائل برئتيه يتنفس بنسبة 50 يحتاج لوضع أنبوب به و توصيله بجهاز تنفس
    Ve Lenny ölümü yeni bir mevsim başlattı Johnny'nin Akciğerlerinde. Open Subtitles و بمقتل ليني ، بدأ فصل جديد في رئتي جوني
    Midesi boşmuş yani o kadar alkolü emecek bir şey yokmuş ve Akciğerlerinde kan toplanması var bütün bunlar aşırı doz olduğunu destekliyor. Open Subtitles معدته فارغة، لذلك لا شيء ،لاستيعاب جميع الكحول وهو لديه احتقان في الأوعية ،الدموية في رئتيه وكلها تدعم نظرية انه .تعاطى جرعة زائدة
    Larry'nin Akciğerlerinde "Bay Leke" var. Open Subtitles ها هو ذا السيد الذي توجد بقعة على رئتيه
    Beyninde ve Akciğerlerinde sarkoidoz olabilir. Open Subtitles قد يكون هناك ورم حُبَيبي بمخه و رئتيه
    Sonuç olarak Akciğerlerinde izleri kalması gerekirdi. Open Subtitles كنتيجة لذلك، رئتيه أصيبتا بندوب كثيرة.
    Akciğerlerinde kanama başlayacak ve boğulacak. Open Subtitles وسوف ينزف الدم الى رئتيه وتغرق
    Bu yağ embolileri böbreklerinde, Akciğerlerinde ve beyninde tıkanıklığa neden oldu. Open Subtitles وتلك الصمامات الدهنية سببت الانسداد في الكلى، الرئتين والدماغ
    Basınç dengesizliği Akciğerlerinde... - ...sıvı toplanmasını yol açmış olabilir. Open Subtitles واختلال توازن الضغط قد يدفع السائل إلى الرئتين
    Akciğerlerinde tümör veya delik yok yara veya travma izi yok, cinsel yolla bulaşan hastalık da yok. Open Subtitles ما من أورامٍ أو ثقوبٍ في الرئتين ما من كدماتٍ أو علامات للرضّ وما من أمراضٍ جنسيّة
    Akciğerlerinde ve omuriliğinde kitleler. Open Subtitles لكنّ هذا جلب صديقه كتلٌ في رئتيها وفقارها
    Akciğerlerinde biraz oksijen eksikliği var. Ayrıca bazı elementlerin izleri mevcut. Open Subtitles كانت هنالك جسيمات في رئتيها وبعض العناصر الأخرى أيضاً
    Akciğerlerinde top güllesi gibi birden fazla tümor var. Open Subtitles كرات مدفع من الأورام على رئتيها
    Bilgisayarlı tomografi, Kalvin'in kalbinde bir tane Akciğerlerinde de bir çok kitle olduğunu gösterdi. Open Subtitles أكد الرسم السطحي (وجود كتلة بقلب (كالفين و أخريات صغيرات برئتيه
    Baban, sana Loeb'un Akciğerlerinde sıvı birikmesi olduğunu söylememi istedi. Open Subtitles أراد مني والد أن أبلغك أن هناك تجمعاً للسائل في رئتي العميل (لويب).
    Belki boğazı sağlamdır, buna karşın Akciğerlerinde sorun vardır. Open Subtitles قد يكون حلقه بخير بينما رئتاه فاسدتان
    Ayrıca röntgen sonucuna göre Akciğerlerinde su toplanmış. Open Subtitles و الأشعة السينية تظهر تسرب بالرئتين
    Akciğerlerinde nodüllerle başladı ki biri haricinde tüm doktorlar kanser sandı. Open Subtitles بدأ بعقيدةٍ في رئتيك وجميعُ أطبائك، خلا واحداً منهم شخّصوها سرطاناً
    Ona sıvı veriyoruz ve Akciğerlerinde hâlâ bir sorun yok. Open Subtitles أتمنى ذلك لكن لا، لقد زودناها بالسوائل وما زال لا إصابة بالرئة
    Bu sebeple Akciğerlerinde ödem oluşmuş ve bu da kalbin durmasına sebep olmuş. Open Subtitles والذي سبب وذمةً رئوية مما قاد إلى نوبتين تنفسية وقلبية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more