"araçları" - Translation from Turkish to Arabic

    • السيارات
        
    • الأدوات
        
    • سيارات
        
    • أدوات
        
    • المركبات
        
    • العربات
        
    • عربات
        
    • الوسائل
        
    • شاحنات
        
    • معدات
        
    • مركبات
        
    • طيار
        
    • الادوات
        
    • الشاحنات
        
    • طيّار
        
    Endişelenme ama. Henry'nin tüm araçları hazırlaması biraz zaman alacak. Open Subtitles سوف يستغرق هنري بعض الوقت لكي تصبح كل السيارات جاهزة
    En fazla önem içeren bağlamlarda, insanların parmak uçlarına bu araçları getirebiliriz. TED يمكننا تقديم هذه الأدوات لتكون في متناول الجميع في الحالات الأكثر أهمية.
    Trafik tıkanıklığı dolayısıyla acil durum araçları bile hareket edemiyor. Open Subtitles بسبب ازدحام السير، صار التنقل مستحيلا حتى على سيارات الإسعاف
    Çünkü hepimiz üretim ve dizayn için kalkülüs araçları kullanıyoruz. TED ذلك لأننا جميعا نستخدم أدوات حساب التفاضل والتكامل للتصنيع والتصميم.
    Aile üzerindeki bu etki herkesi kapsıyordu; sadece keşif araçları üzerinde çalışanları değil, aynı zamanda ailelerimiz de etkileniyorlardı. TED لكن التأثير على العوائل كان يشمل الجميع. لم يكن نحن فقط من يعمل على المركبات المتجولة ولكن عوائلنا أيضاً.
    Kontrol, çıkışları tutun. araçları durdurun. Soneji ile Rose'yi arıyorsunuz. Open Subtitles التحكم، أغلق وأوقف كل العربات حاصر سونجى وروز
    Kıl tipler ve haber araçları gelmeden çevre uzunluğunu alayım ben. Open Subtitles سأذهب و أطوق المنطقة قبل أن يأتي المتطفلون و عربات الأخبار.
    Önümüzden geçen yayaları ve araçları görüyorsunuz. Her biri bir yere gidiyor, trafik ışıkları, yaya geçitleri. TED يمكنك أن تشاهد المشاة يعبرون من أمامنا، وكذلك السيارات تعبر من أمامنا تذهب في عدة اتجاهات، اشارات المرور، التقاطعات.
    Şimdi, bütün araçları arka arkaya parkedip, ve dünyanın etrafında sarsanız, yeryüzünün çevresini yaklaşık 125 kez dolaştırmış olacaktınız. TED اذا اوقفت هذا العدد من السيارات طوليا جنبا الى جنب وادرتهم حول الارض فسيدور هذا العدد 125 مرة حول الارض
    Kasabadan çıkan tüm araçları kontrol ediyorlarmış. Open Subtitles إنهم يتفحصون جميع السيارات الخارجة من المدينة
    Aynı araçları bir yapay zekâya verirseniz yapay zekâ binlerce dizayn üretebilir. TED إذا أعطيت نفس الأدوات للذكاء الاصطناعي، يستطيع أن ينتج لك آلاف التصاميم.
    Origaminin en etkili araçları varlıkların belli kısımlarını nasıl yaparız sorusuyla bağlantılı. TED أقوى الأدوات في الأوريغامي تترتبط بكيفية الحصول على أجزاء من هذه المخلوقات
    Buraya size, nanopartiküllerin itfaiye araçları olduğunu anlatmak için geldim. TED و لقد اتيت هنا لكي اخبركم بأن جزيئات النانو هي ما تمثل سيارات الإطفاء
    Çekin şu araçları buradan! Peşinden gidin! Peşinden gidin! Open Subtitles إحصل على تلك سيارات هنا أصبح بعده أصبح بعده
    Sadece biz insanların bu araçları kullanacak kadar zeki olduğumuzu düşünürdüm. Open Subtitles اعتدنا الاعتقاد أن البشر وحدهم ماهرون بما يكفي لاستعمال أدوات كهذه.
    Neden deniz araçları bu kadar önemli ve neden çok, çok önemliler? TED حسناً، لماذا المركبات البحرية مهمة جداً ولماذا هي مهمة جداً جداً؟
    Gidiyoruz. Acele edin. Diğer araçları siper alın. Open Subtitles نحن بالخارج إستمر بالحركة استعمل العربات كغطاء
    Havaalanı araçları, bir ve ikinci konuma geçin. Open Subtitles عربات المطارِ، خذ الموقع واحد وإثنان. الأجهزة المدنية،الموقع الثلاث.
    Karşı görüştekilerin gereğini hatırlamalıyız. Çünkü bize ihtiyacı olan, hala bu araçları bekleyen insanlar var. TED يجب أن نتذكر أننا في حاجة إلى الأشخاص المختلفين معنا، لأنه يوجد أشخاص في حاجة إلينا جميعا مازالوا ينتظرون هذه الوسائل.
    Ve şimdi taşıma araçları da olduğu için, onları tomruk ya da maden kamyonlarıyla sattıkları kasabalara taşıyorlar. TED و الآن حصلوا على وسائل النقل، إنهم ينقلونه على شاحنات قطع الأخشاب أو شاحنات المناجم إلى المدن حيث يبيعونه.
    Denizaltı araçları ve dalış takımları hala adaya çıktığımız yerde olmalı. Open Subtitles عليك إستخدام معدات الغطس حتماً ما زالت حيث تركناها لدى وصولنا
    Bu medeniyet kendini kopyalayan uzay araçları programlayarak galaksideki tüm gezegen sistemini ziyaret edebilir. TED يمكن لتلك الحضارة برمجة مركبات ذاتية التكرار لزيارة كل نظام كواكب في المجرة.
    Demek istediğim, dürüst olalım ki, insansız hava araçları erkekler için oyuncakta son nokta. TED أعني، دعونا نكون صادقين، الطائرات بدون طيار هي اللعبة الافضل للأولاد.
    Ama gerçekten inanıyoruz ki bunlar, bu konuda bir hayli güçlü araçlar olacak. Ve bu araçları başka alanlarda kullanmaya şimdiden başladık. TED ولكننا في الواقع نعتقد بأنه سيمكننا من استخدام مجموعة أدوات قوية. وقد بدأنا فعلا بمسارت متعددة لاستخدام هذه الادوات.
    - Sınır devriyesi mühürlü araçları aramıyor. - KASTA ile ilgili. Open Subtitles حسنٌ، دورية الجمارك لا تفتش الشاحنات إنّه اتفاق الشراكة الحرة الأمريكي
    İniş yapacak bütün hava araçları, kaçak bir dronumuz var. Open Subtitles الى كل الطائرات المتجهة الينا،هناك طائرة بدون طيّار خطرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more