"atlet" - Translation from Turkish to Arabic

    • رياضي
        
    • الرياضي
        
    • رياضية
        
    • الرياضيين
        
    • رياضى
        
    • رياضياً
        
    • رياضيّة
        
    • الدبابة
        
    • رياضيا
        
    • رياضيّ
        
    • العداء
        
    • فطر
        
    • لاعبة
        
    • عداء
        
    • روماتيزم
        
    Yaralanmadan önce bir atletti. Şimdi ise yarı bir atlet. TED كان رياضيًّا قبل الإصابة. وهو حاليًّا رياضي مقعد.
    Her atlet size çapraz eğitimin faydalarından bahsedebilir. TED ‫يمكن لأي رياضي أن يخبركم‬ ‫ عن فوائد التدريب باعتماد تمارين مختلفة.
    Bir atlet için bu en büyük onurdur. Open Subtitles هذا هو أعظم شرف يمكن لأي رياضي أن يحصل عليه
    Sondaki öğrenci ise Jarvy. Üst seviye bir atlet. TED الطالب في النهاية هو جارفي. هو الرياضي الأمهر.
    Tekerlekli sandalyeli hiçbir kadın atlet zorlu ve görünür şekilde bitmek bilmeyen imkânsız süreler nedeniyle bu zamana kadar yarışı tamamlayamadı TED لم تكمل أي رياضية قعيدة السباق من قبل بسبب التوقيت الصارم للسباق والذي يبدو من المستحيل مواكبته.
    Yani çoğu atlet, başarısını kas hafızasına atfetse de, kasların aslında hafızaları yoktur. TED لذا، بينما الكثير من الرياضيين والفنانين تعود نجاحاتهم إلى ذاكرة عضلاتهم، فإن العضلات ليست لها ذاكرة في حد ذاتها.
    Zavallı hala kendisini atlet zannediyor. Open Subtitles هذا الصبى المسكين لا يزال يشعر بأنه رياضى
    Bilirsin her büyük atlet için "onların bir yükseliş hızı vardır" derler ama Billy Chapel'da değişen hiçbir şey yok. Open Subtitles يقولون ، أن في كل رياضي عظيم مسحة من الدناءة ، و ٌ بيلي تشابل ٌ ليس مختلفا
    Mobileti sürmemize izin vereceğin bir senaryo olmalı. Ya 15 senedir simulatörde alıştırma yapan antrenmanlı bir atlet olsaydım. Open Subtitles أقصد ماذا لو كنت بطل رياضي وعلي التدرب علي آلة 15 سنة وياكل المارشيملوز بكثرة
    Bir atlet bu noktaya gelmişse, tüm onurunu kaybeder. Open Subtitles ولكن عندما يصل رياضي مشهور إلى هذه النقطة فهو يخسر شعبيته
    Jessica orospusunun atla atlayış yaptığı için kendine atlet demesini komik bulmuşumdur. Open Subtitles أجد أنه مضحك تماما ، أن من يعتقد ان الكلبة انها اي رياضي ، لأنها لا حصان القفز.
    En iyi erkek oyuncu! Raj Malhotra! En iyi atlet! Open Subtitles أفضل ممثل راج مالهوترا أفضل رياضي راج مالهوترا
    Profesyonel bir atlet olmanın bir yarısının gerekeni güçlü ve zinde olmaktır. Open Subtitles لتغدو رياضي محترف، يجب أن تكون قوياً وسليم الجسم
    Kalp hızınız artar, stres yaparsınız ve TV'nin karşısına dikilip o atlet için tezahürat yapmaya başlarsınız. TED تزداد دقات قلبك، ويرتفع مستوى توترك، وتنتصب واقِفاً أمام شاشة التلفاز وتصرخ بحماس مناديًا بفوز ذلك الرياضي.
    Bizi bir inek olarak görüyorsunuz bir atlet, bir akıl hastası bir prenses ve bir suçlu. Open Subtitles أنت ترانا كالشخص شديد الذكاء الرياضي . المشاغب
    Beni bir başkasıyla karıştırdıklarını, atlet olmakla yakından uzaktan alakamın olmadığını söyledim. TED أجبته بأنه من المؤكد أن هناك خطأ في الهوية لأنني شديدة البعد عن كوني رياضية
    Görünüşümüz nedeniyle sıklıkla rapçi veya atlet sanılıyoruz. TED بسبب ظهورنا، غالبا ما نُسيء لمغنيّ الراب أو الرياضيين.
    Zavallı hala kendisini atlet zannediyor. Open Subtitles هذا الصبى المسكين لا يزال يشعر بأنه رياضى
    Bir atlet olmak istiyorsan, onun gibi yemelisin. Open Subtitles تريد أن تصبح رياضياً عليك بتناول واحد من هذه الأشياء خذ هذه
    Nadia Comaneci'den sonra, dünyanın tanıdığı en büyük atlet. Open Subtitles (على إسم (ناديا كومانتشي أعظم رياضيّة عرفها العالم
    İkimizi görebiliyorum. Üstümüzde atlet, altımızda tayt! Open Subtitles أنا يُمْكِنُ أَنْ فقط أُصوّرُ الإثنان منّا، الدبابة تَفِيقُ وspandex.
    Çok iyi bir insan ve iyi bir atlet olan zenciyi dize getirdiğine emindi. Open Subtitles كان واثقا أنه سيفوز على الزنجى " " و الذى كان رجلا دمثا و رياضيا عظيما " مهزوم .. "
    Hiçbir atlet ya da şampiyon, kaybetmekten hoşlanmaz. TED اسمعي، لا يوجد رياضيّ أو بطل يحب أن يخسر.
    Evet, tanıyorum. Sen şu atlet çocuksun. Open Subtitles نعم اعرفك انت ذلك العداء
    Artık atlet ayağı değil atlet bacağı olmaya başladı. Open Subtitles إنهُ لم يعُد فطر القدم، إنما فِطر الساق.
    Tıpkı bir atlet gibi inkârın kalıplarından uzaklaşıp duygusal çeviklik diye adlandırdığım bir konsepte ilerledim. TED ومثل لاعبة الجمباز، بدأت أتجاوز جمود الإنكار للوصول إلى ما أصبحت أسميه الآن المرونة العاطفية.
    İyi kılıç kullanır ve ata biner, hızlı atlet ve güçlü savaşçıdır. Open Subtitles أفضل مبارز أفضل فارس أسرع عداء وأقوى مصارع
    atlet değil, alet. Open Subtitles بصدور ضخمة، وليس روماتيزم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more