Dikiz aynası 1911 de tam da bu nedenle icat edildi. | Open Subtitles | هذه المرآة الخلفية أخترعت سنة 1911، لأجل هذا السبب فقط. |
Bugün karşınızda bir boy aynası olmayabilir ama kendinizi olumlayan, sözcüklerinizle aynanın karşısında kendinize ne söyleyeceğinizi düşünmeniz için size meydan okumak istiyorum. | TED | قد لا توجد أمامكم اليوم مرآة تعكس كامل الجسم، ولكن أريد أتن أتحداكم للتفكير فيما قد تريدين قوله لنفسك في المرآة بكلماتك المميزة حول تأكيد الذات. |
Lockheed KH12'nin döner periskop aynası var yani yüksek açılı bir eğilirliğe sahip. | Open Subtitles | ال كى اتش 12 لديها مرآه ناظرة وباحثة والتى تعنى انها يمكنها الحصول على زاوية عالية من الانحراف |
Seahawk'ın güvenlik sisteminin Donanma-Deniz Kuvvetleri internet sunucusunda aynası var. | Open Subtitles | انا على اتصال بنظام الحماية لحاملة الطائرات و النظام لديه مرآه على خادم تكنولوجيا إدارة البحرية الأمريكية |
Senden öncekiler gibi Kelid aynası'nın mucizelerini keşfetmiş olduğun anlaşılıyor. | Open Subtitles | أرى أنك مثل كثيرين قبلك قد اكتشفت مباهج مرآة أراسد |
Ben söyleyince gidebilirsin. Bana bir dikiz aynası getir. | Open Subtitles | أنت سترحل عندما أقول لكّ أحضر لي المرآه الخلفية |
Richie'nin müziğimiz hakkında söyledikleri hayatımızın bir aynası oluşu ya da her neyse. | Open Subtitles | ماذا قال ريتشي عن موسيقتنا كيف هي مراة حياتنا او ماذا يعني من هراء |
Bunlar traş aynası değil. Bunlara Pat Kwa denir. | Open Subtitles | هذة ليست مرايا حلاقة الذقن إنها تدعى بات كوا |
Seni kibrimin aynası olarak kullandım. Sana çok şey borçluyum. | Open Subtitles | لقد استخدمتكِ كمرآة لغروري .وأدين لكِ بدينِ كبير |
Kristal avizesi, kadife perdeleri ve bir sürü aynası mı var? | Open Subtitles | كيف كانت تبدو ؟ ألديها ثريات زجاجية وستاتر مخملية والكثير من المرايا ؟ |
Onun aynası bizdik. | TED | لقد كنا نحن المرآة بالنسبة له. |
Aslında genç bir foto muhabir olarak üçlüyle tanıştığımda davranışlarını, benimde taşıdığım dışlanma korkusu ve yakınlık arzusunun aynası olarak gördüm. | TED | في الواقع، وكمصورة صحفية في سن المراهقة عندما قابلت الثلاثي، كانت تصرفاتهم تشبه المرآة التي تعكس مخاوفي من الوحدة والحاجة للحميمية التي حملتها أنا أيضًا. |
aynası kırık. Bulduğumda kırıktı. | Open Subtitles | إن المرآة مكسورة وكذلك كانت لما وجدتها |
51. Bölge'de kilitli tuttuğunuz kuantum aynası var ya? | Open Subtitles | تلك المرآة الكمّية في المنطقة 51؟ |
- Seni onlara dönüştürebilir. - Montressor'in aynası. | Open Subtitles | .فاستطيع ان احولك الي هيئته ."مرآه "مونتريسور |
Okuduğuma göre Amishlerin evlerinde boy aynası bulundurmaları yasakmış. | Open Subtitles | أنني اقرأ الكتاب يقول " الآميش لا يسمح لهم بإمتلاك مرآه كاملة الطول في منازلهم" هل هذا صحيح؟ |
Çabuk ol, su aynası kapanmadan acele et. | Open Subtitles | أسرع , قبل أن تغلق مرآه الماء |
Arıtılmış balmumu, kutsal su ve boy aynası faydalı olabilirdi. | Open Subtitles | سمع عسل نقي، ماء مُقدس مرآة طويلة قد يكونون مفيدين. |
Biri diğerinin aynası. Aynı gökyüzünde iki dolunay. | Open Subtitles | كلاهما مرآة الأخر قمران لامعان في نفس السماء |
Dikiz aynası. | Open Subtitles | بداخل المرآه |
Efsanevi "karnaval aynası" bu mu? | Open Subtitles | انها مراة الكرنفال الأسطورية |
Bunlar tıraş aynası değil. Bunlara Pat Kwa denir. | Open Subtitles | هذة ليست مرايا حلاقة الذقن إنها تدعى بات كوا |
Çok kısa bir süre içinde, makyaj aynası olarak en yakınınızdaki çay kaşığını kullanıyor olacaksınız ya da kravatınızdaki kırışıklığı düzeltmede. | Open Subtitles | قبل ان تعرفوا سوف تستخدمون اقرب ملعقة لكم كمرآة مكياج او لتعديل العقدة في ربطة عنقكم |
Bizimkilerin aynası büyük. | Open Subtitles | المرايا فى سيارتنا أكبر حجما |
Cidden büyük makyaj aynası vardı ve buna kesinlikle sevindim. | Open Subtitles | وفيها مرايات للمكياج وكنت متحمسة لها |