"bakması" - Translation from Turkish to Arabic

    • ينظر
        
    • تعتني
        
    • يعتني
        
    • ليعتني
        
    • إلقاء نظرة
        
    • لرعاية
        
    • لتهتم
        
    • لينظر
        
    • ليعتنى
        
    • ليبحث
        
    • ترعى
        
    • يلقي نظرة
        
    • يعتنى
        
    • ليفحص
        
    • ليلقي نظرة
        
    Eğer beni özlerse, buna daha sonra da Cuiqiao'ya bakması gerekir. Open Subtitles إذا اشتاق لي، فعليه أن ينظر إلى هذه وعندها سيرى تشيشاو
    Birinin tüm yapması gereken bana yan bakması, anında evi yanar. Open Subtitles كل ماعلى الرجل فعله ان ينظر فقط إلي باحتقار وستشتعل النيران في بيته
    Ama yarın akşam çocuklara bakması için annemi ayarladım bile. Open Subtitles لكني جعلت أمي توافق أن تعتني بالأطفال في ليلة غد
    Babam yardım eder ama geç olmadan ona da birinin bakması lazım. Open Subtitles سيساعد أبي لكنه سيحتاج لمن يعتني به، أيضًا قبل فوات الآوان
    Çocuğa bakması için birini arıyorsun ve kadın geçmiş karşında duruyor. Open Subtitles أنت تبحث عن شخص ما ليعتني بالصبي. وهيّ تقف أمامك تماماً.
    Kendimizin bakması gerektiğini düşünüyorum, karar verebilmemiz için. Open Subtitles أظن أنه يجب علينا إلقاء نظرة لنحسم الأمر مع نفسنا
    Birinin kötü bir şey olmadığını görmesi için sadece dördümüze bakması yeterli. Open Subtitles كل ما على أي شخص أن يفعله، هو أن ينظر إلى أربعتنا أعني، كي نتأكد من أنه لا يوجد شيء خاطئ
    Bizi duyuyor ama dinlemiyor. Tıpkı görmeden bakması gibi. Open Subtitles هو يسمعنا لكنه لا يستمع، تماما مثل أنه ينظر لكن دون أن يبصر
    Kuralı ise, elinizi böyle yapıyorken diğer kişinin elinize bakması gerekiyor. Open Subtitles أساسها أنه إذا جعلت الشخص الآخر ينظر إلى يديك عندما تفعل هذا
    Sivil birinin bakması yönünde oy kullandıklarını duydum. Open Subtitles سمعت أنهم صوّتوا بأن ينظر مجلس المراجعة المدني في القضيّة
    Nasıl bir anne, bakması gereken bir çocuğu varken kafayı çeker ki? Open Subtitles سمعتيني، أي نوعٍ من الأمهات تثمل عندما يكون لديها طفل تعتني به
    Sosyal Yardım Bürosunun çocuklarınıza bakması iyi bir şey değil mi? Open Subtitles أليس جيداً أن تعتني إدارة الشئون الإجتماعية ببناتك؟
    - Hemşiresi... Kıza bakması için tutmuşlardı. Open Subtitles الممرضة , التي كانت يفترض أن تعتني بالطفلة
    Asıl onun sana bakması lazım. Open Subtitles هي من عليها ان يعتني بك لذلك يتوجب عليها العمل
    Birilerinin ona bakması gerek." - Haklı. Open Subtitles لابد من شخصاً ما بإن يعتني به حقاً, هي محقة
    Sanırım bir yabancı bulmam lazım, minik bebek Lynette'e bakması için. Open Subtitles أظن انني سأجد غريبا ما ليعتني بالطفلة الصغيرة لينيت
    Kendimizin bakması gerektiğini düşünüyorum, karar verebilmemiz için. Open Subtitles أظن أنه يجب علينا إلقاء نظرة لنحسم الأمر مع نفسنا
    Çocuklara bakması için bir dadı tutuyorum. Bundan sonra onlarla konuşmayacaksın. Open Subtitles استأجرت أنا مربية لرعاية للأطفال من الان فصاعدا لاتتحدثين اليهم
    Hayır, sen ona bakması ve onu koruması için onu verdiğimiz adamsın. Open Subtitles لا ، أنت الرجل الذي ..أعطيناك اياها ! لتهتم بها، لتبقيها بخير
    Papa en sonunda Kralın ricasını kabul etti ve davaya bakması için Kardinal Campeggio'yu gönderdi. Open Subtitles لقد أجاب البابا نداء الملك وأرسال الكاردينال كامبدجو لينظر فى القضية.
    Ve harika bir işi var ve çocuklarına bakması için güvenilir birine ihtiyacı var. Open Subtitles ولديها وظيفة رائعة وتحتاج أحداً ما تثق به ليعتنى بأطفالها
    Sana bir yer bakması için Jared'i ayarlarım. Sen semti söyle yeter. Open Subtitles سأكلف جاريد ليبحث لكي عن شقه جديده فقط اخبريني باسم الحي الذي تريديه
    Sen dışarıdayken çocuğa bakması güzel bir şey. Open Subtitles بالطبع، من اللطف منها أن ترعى الأطفال وأنت بالخارج
    Duvara bakması için tesisatçıyı getirdim. Bir dakika sürer. Open Subtitles أحضرت السبّاك كي يلقي نظرة على الحائط لن يستغرق سوى دقيقة
    Demek istediğim, annesine olanlardan sonra babasına bu şekilde bakması harika. Open Subtitles أعنى. إنه لشىء رائع ان يعتنى بوالده خصوصا بعد ما حدث لوالدته
    Sen de gelmelisin. Koluna birisinin bakması gerek. Open Subtitles يجدر بك أن تأتي أيضاً ليفحص أحدهم ذراعك
    bakması için ona verirsek, bize karşı daha anlayışlı olur! Open Subtitles لكن إذا أعطينه إياهم ليلقي نظرة سيكون أكثر مراعاة لنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more