"beklediğiniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • تنتظرونه
        
    • تنتظرونها
        
    • تتوقعه
        
    • انتظارك
        
    • تنتظرها
        
    • انتظاركم
        
    • تنتظره
        
    • انتظرتموها
        
    • بإنتظارها
        
    • تتوقعها
        
    • تتوقعينه
        
    • ننتظرها
        
    • للإنتظار
        
    • لإنتظارك
        
    • تنتظروها
        
    Hazırım, sizi bekliyorum, sizin de beklediğiniz buydu. Open Subtitles أنا مستعد، أنا في انتظاركم. هذا ما كنتم تنتظرونه جميعا
    İşte beklediğiniz klasik. Open Subtitles هذه الأغنيّة الكلاسيكيّة التى كنتم تنتظرونها جميعاً
    beklediğiniz gibi atomlar güven verici bir şekilde katı yuvarlak toplar halinde. Open Subtitles هذه الذرات تبدو كما تتوقعه بشكل مطمئن كرات مصمتة من مادة ما
    beklediğiniz için teşekkürler, içecekleriniz geldi. Open Subtitles شكرا على انتظارك ، تفضل مشروباتكم
    Bu belki de hayatınız boyunca beklediğiniz telefondur. Belki de. Open Subtitles لعل هذه هي المكالمة التي تنتظرها منذ وقت طويل
    Duygusal olarak yaralandığınızda kendinize gerçek bir dostan beklediğiniz şevkatle yaklaşın. TED عندما تكون في ألم عاطفي، عامل نفسك بنفس العطف الذي قد تنتظره من صديق مخلص.
    beklediğiniz an artık geldi. Open Subtitles و الآن اللحظة التي انتظرتموها جميعاً
    Ve şimdi, baylar ve bayanlar, görmek için beklediğiniz tek kişi... Open Subtitles والآن ، سيداتي سادتي .. من كنتم جميعاً تنتظرونه
    -Ve şimdi beklediğiniz dünyayı durduracak maç başlıyor! Open Subtitles والان أنه الوقت الذي كنتم تنتظرونه دعونا نوقف كل شي ونبدأ المباراة
    Ve işte beklediğiniz adam. İşte karşınızda. Open Subtitles و ها هو الرجل الذى تنتظرونه ها قد جاء
    Sabırsızlıkla beklediğiniz maç başlamak üzere. Open Subtitles إنّ المباراة التي تنتظرونها بفارغ الصبر سوف تبدأ قريبا.
    Bayanlar ve baylar, işte beklediğiniz an geldi. Open Subtitles والآن، أيها السيدات والسادة اللحظة التي تنتظرونها جميعاً
    İşte beklediğiniz an. Çok özel bir kağıt parçası. Open Subtitles هذه اللحظة التي كنتم تنتظرونها وثيقة خاصة جدا
    Ama yaptığınızda, karşınıza beklediğiniz çıkmıyor. TED ولكن عندما تفعل ذلك، لا تحصل على ما تتوقعه.
    Bazen bu kapı, hiç de beklediğiniz gibi değildir. Open Subtitles أحيانا ً يكون ذلك الباب ليس الذي كنت تتوقعه
    beklediğiniz için çok teşekkür ederim. Open Subtitles حسناً شكراً على انتظارك
    Bu, belki de hayatınız boyunca beklediğiniz telefondur, bayım. Open Subtitles لعل هذه هي المكالمة التي تنتظرها منذ وقت طويل
    beklediğiniz için teşekkürler. Open Subtitles أيها المشاهدين، شكرًا على انتظاركم.
    Boyu ve ağırlığına bakılırsa beklediğiniz ödeme bu değildi. Open Subtitles بالنظر لحجمها و وزنها فهي ليست الأجر الذي تنتظره
    Ve şimdi Springfield, işte beklediğiniz an geldi. Open Subtitles (والآن يا (سبرنغفيلد .. هذه اللحظة التي انتظرتموها
    Bayanlar ve baylar, işte beklediğiniz an geldi. Open Subtitles سيداتي سادتي , اللحطة التي كلكم كنتم بإنتظارها
    Bunlar muhtemelen beklediğiniz puanlar değil. Open Subtitles وأنها من المحتمل لاتكون الدرجات اللتي تتوقعها
    Sen 25 ve 50 yaşları arasında beyaz erkek bakıyor, genellikle en beklediğiniz birisi. Open Subtitles فأنت تبحثن عن رجل أبيض يتراوح عمره بين الـ 25 للـ 50 عادة يكون آخر شخص تتوقعينه
    Pekala, millet. Şimdi beklediğiniz vakit geldi çattı. Open Subtitles حسناً، هذه اللحظة التي ننتظرها
    Eve gitmelisiniz. beklediğiniz için teşekkürler. Open Subtitles . يجب أن تذهبوا إلى المنزل وشكراً للإنتظار ، حسناً ؟
    beklediğiniz için teşekkürler. Open Subtitles . شكرا لإنتظارك
    Ve şimdi, beklediğiniz an geldi. Open Subtitles والآن اللحظه التى تنتظروها جميعاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more