"beklemiyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • يتوقع
        
    • تتوقع
        
    • يتوقعك
        
    • تنتظرك
        
    • تنتظرنى
        
    • يتوقعوا
        
    • يتوقعون
        
    • يتوقّع
        
    • تتوقّع
        
    • يترقبوننا
        
    • لا ينتظر
        
    • تتوقّف
        
    Sadece elinden gelenin en iyisini yap. Kimse mucize beklemiyor. Open Subtitles فقط قم بأقصى ما يمكنك لا أحد يتوقع اي معجزات
    Geleneksel model,deneyip yanılmanızı cezalandırıyor, ama ustalığı da beklemiyor. TED في النموذج التقليدي يتم معاقبتك لمحاولة الفشل لكنه لا يتوقع الإتقان
    Kapa çeneni Büyükanne. Hiç kimse gelmeni beklemiyor. Open Subtitles اصمتي أيها الجدة لا أحد يتوقع منك أن تأتى
    Tıpkı mantıklı ve bilgili bir yetişkin her fikrinin gerçekleşmesini beklemeyeceği gibi, dokuz yaşındakiler de beklemiyor. TED ولكن تمامًا كما لا تتوقع امرأة بالغة عاقلة ومطلعة أن تُطبَّق كافة أفكارها، فابنة التسع سنوات لا تتوقع ذلك أيضًا.
    Çünkü bu konuyla yeterince ilgilenmemi beklemiyor. Open Subtitles لأنه لا تتوقع مني لعناء بما فيه الكفاية، أو لرعاية.
    -Tüm dünyayı kontrol etmeyi beklemiyor, Bayan Worthington. Open Subtitles وقالت إنها لا يمكن أن يتوقع أن السيطرة على العالم، السيدة رثينجتون.
    Yeteneklerine alışman 12 yıI aldı, kimse senden 24 saatte alışmanı beklemiyor. Open Subtitles أخذت 12 سنة للتكيف مع قدراتك، لا أحد يتوقع أن تتأقلم خلال 24 ساعة أغلق البوابة
    Bak, kimse bunun kolay olmasını beklemiyor, beraber çalışmamızı yani o kadar... yakın olduktan sonra. Open Subtitles لا أحد يتوقع أنه سيكون سهلاً أن نعمل سوية بعد أن كنا قريبين جداً
    Kimse onların mezun olmasını beklemiyor, kimse onların üniversiteye gitmesini beklemiyor. Open Subtitles لا أحد يتوقع أنهم سيتخرجوا لا أحد يتوقع أَنهم سيذهبوا إلى الكلية
    Kimse onların mezun olmasını beklemiyor, kimse onların üniversiteye gitmesini beklemiyor. Open Subtitles لا أحد يتوقع أنهم سيتخرجوا لا أحد يتوقع أَنهم سيذهبوا إلى الكلية
    Yani hiç kimse Davenport dosyasını bu akşam bitirmeni beklemiyor. Open Subtitles لا احد يتوقع منك انهاء ملف دفنبورت الليلة
    Kimse senden bunu beklemiyor. Open Subtitles لا، لا، لا لا يتوقع منك أحد القيام بالتصرف السليم
    Kimse senden kendi terapinde ayaklarının yerden kesilmesini beklemiyor. Open Subtitles لا أحد يتوقع أن تكون مسالماً و لطيفاً أثناء ادمانك
    Bayan Hagel seni sınıfta beklemiyor mu? Open Subtitles هل تتوقع سيدة هاجيل أنك تستغلين سيد رونى
    Onu affetmeni beklemiyor bununla gurur duymuyor. Open Subtitles تقول أنها لا تتوقع مسامحة منك إنها فخورة بهذا
    Söz konusu böyle şeyler olunca, insan pek iyi yemekler beklemiyor, ama- Open Subtitles لا تتوقع أن يكون جيداً في مثل هذه الأشياء .. ولكن
    Yardım edebilmek isterdim. Kimse senden bir şeyleri düzeltmeni beklemiyor. Open Subtitles لا أحد هنا يتوقعك أن تجعلي كل شيء مناسباً
    Topçu taburu beklemiyor ya burada. Open Subtitles (بادي) ليس هناك فرقة اطفاء تنتظرك
    Selam. Her şey yolunda mı? Birkaç dakika bile beklemiyor. Open Subtitles هل كل شئ على ما يرام الا يمكن ان تنتظرنى حتى لدقيقتين .
    Hadi İnsanlar senin gelmeni beklemiyor. Open Subtitles هيا. الناس لم يتوقعوا أن تذهبي
    Türkler bunu hiç beklemiyor. Open Subtitles بالتأكيد الاتراك لا يتوقعون هذا
    Eşyalarımız arkada bir yerlerde ve kimse onları bir daha görmeyi beklemiyor. Open Subtitles متاعنا في مكان ما في المؤخّرة ولا أحد منا يتوقّع رؤيته ثانية
    Komik çünkü insan onun bir ağaçta olmasını beklemiyor, değil mi? Open Subtitles إنها مضحكه لأنك لا تتوقّع بأنّها ستكون في الشجرة
    Onlar aslında bizi beklemiyor. Bu külüstürü bekliyor. Open Subtitles لكنّهم لا يترقبوننا بحد ذاتنا، وإنّما يترقّبون هذه الشاحنة الصدئة.
    Servis kimseyi beklemiyor. Sanat sınıfını bile. Open Subtitles باص المدرسه لا ينتظر احد ولا حتى فصل الفنون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more