"birimleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • الوحدات
        
    • للوحدات
        
    • وحدات
        
    • عناصر
        
    • لأشياء مثل
        
    • الواحدات
        
    Tüm sayı sistemimiz birimleri değiştirebilmemize bağlıdır. TED نظام الأرقام الطبيعية لدينا يعتمد على القدرة على تغيير الوحدات.
    Başta insanlar yeni birimlerin yanında eski birimleri de kullanmaya devam ettiler ve Cumhuriyetçi Takvimi kısa bir süre sonra kullanımdan kalktı. TED استخدم الناس في البداية الوحدات الجديدة بجانب الوحدات القديمة، كما تم الاستغناء عن التقويم الجمهوري في نهاية المطاف.
    Şunu öğrenmiştim: ekonomistler herşeyi elle tutulabilir üretim ve tüketim birimleri şeklinde ölçüyorlardı. Sanki bu elle tutulabilir birimler birbirlerine eşitmiş gibi. TED و تعلمت ان الاقتصادي يقيس كل شيئ بوحدات ملموسة للانتاج و الاستهلاك وكأن تلك الوحدات الملموسة متطابقة تماما
    Denek 2 kaçtı! Güvenlik birimleri alarma! Open Subtitles رقم "2" قد هرب حالة تأهب للوحدات الآمنية!
    Bildiğiniz gibi mavi bayraklar, bu gece devriye gezecek birimleri temsil ediyor. Open Subtitles الرايات الزرقاء تشير إلى الوحدات التى ستكون في الخدمة الليلة
    Karbon birimleri boş zamanlarında buraya gelir. Open Subtitles الوحدات الكربونية إستخدمت هذه المساحة لإعادة الخلق
    Karbon birimleri Yaratıcı'nın niye cevap vermediğini biliyor. Open Subtitles الوحدات الكربونية تعرف لماذا لم يرد الخالق
    Kuzey birimleri oraya gitsin. Güneydeki birimler yerlerinde kalsın. Open Subtitles أريد من جميع الوحدات أن تتوجه إلى الشمال
    Yer birimleri saldırıya uğradı. Open Subtitles لقد شهدنا للتوّ هجوم على الوحدات الأرضية
    İçeride yer çekimi yok ve ısı birimleri kapalı. Open Subtitles لكن لا يوجد جاذبية كما أن ، الوحدات الحرارية مغلقة
    Yer birimleri. Şüpheliler deponun güney kısmından girdi. Open Subtitles الوحدات الأرضية،آخر رؤية للمشتبه به يدخل من الجهة الجنوبية للمخزن
    Hava birimleri pozisyonunuzu alın ve emirlerimi bekleyin. Open Subtitles الوحدات الجوية ، مستثناة من الأمر إنتظروا إشارتي
    Hava birimleri pozisyonunuzu alın ve emirlerimi bekleyin. Open Subtitles الوحدات الجوية ، مستثناة من الأمر إنتظروا إشارتي
    Tüm Yahudileri ortadan kaldırma yöntemin, askeri birimleri kaydırmak ve Doğu Cephesi'nden stok çekmekse bu çok aptalca bir seçim. Open Subtitles إذا كان لديك طريقة التخلص كل اليهود يحول الوحدات العسكرية... ... والمتداول الأسهم من الجبهة الشرقية، ثم هو خيار غبي.
    Evet benim. Hayır, sadece yedek birimleri hazır tutmanı istiyorum. Open Subtitles نعم انه انا ، اريد ان اخبرك ان تبقى جميع الوحدات فى حاله تأهب
    Armalarında mızrak olan birimleri araştırmışlar mı? Open Subtitles هل يتحققون من الوحدات التي لديها رمحاً ثلاثياً على شاراتهم؟
    Evet, tüm birimleri etrafta dolaşan çıplak insanları için mi gönderdiniz? Open Subtitles نعم سيدي إنجبرنا على بعث كل الوحدات لدينا
    Denek 2 kaçtı! Güvenlik birimleri alarma! Open Subtitles رقم "2" قد هرب حالة تأهب للوحدات الآمنية!
    Bu gece Amerikan ve Güney Vietnam birimleri... bütün Komünist ordu merkezlerine saldıracaklar. Open Subtitles الليلة، ستقوم وحدات أمريكية وفييتنامية جنوبية بمهاجمة المقر الحقيقي لكل العمليات العسكرية الشيوعية
    Mevcut Siber birimleri neredeyse her türlü yaşam biçimini kullanabilir. Open Subtitles الوحدات الحالية للسايبر تستعمل تقريبا كل ما تجده من عناصر حية
    Özel Kuvvetler ve siber savaş başlığı birimleri arasında karaborsada kol satışları yaptığından sona erdirildi. Open Subtitles قتل مسيرته الى الجحيم لأشياء مثل تشغيل صفقات الأسلحة في السوق السوداء... ... بينما كان كذاب بين القوات الخاصة ووحدات الحرب الالكترونية.
    İlgili askeri birimleri alarma geçirmek, lojistik operasyonlara başlamak, istihbarat kaynaklarını koorinde edip Amerikan güçlerinin yapacağı istilaya... muhtemel direnişi ölçmek. Open Subtitles وضع الواحدات العسكرية في حالة استنفار وبدأ العمليات وتنسيق مواردنا بخصوص المقاومة عند احتلال القوات الامريكية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more