"bran" - Translation from Turkish to Arabic

    • بران
        
    • البران
        
    • هودور
        
    • جِلواز
        
    Sharon buraya New York'tan geldi ve Bran'in seçmelerine katılarak seçildi. Open Subtitles شارون خرجت من هنا, من نيوريورك وقد أخرجت فقط بران في إختبارها
    Bence bunun için bana ihtiyacın yok Bran, tamam mı? Open Subtitles لا اعتقد انك تحتاجني فعلاً لهذا, بران,حسنا؟
    - Selam, Marty. - Git ve hallet şunları, Bran! - Evet,hareket, hareket! Open Subtitles ـ اهلا مارتي ـ نل منهم بران ـ ماذا حدث ـ كانت حركة ارضية هل رايتها
    Bran, Maç biteli yarım saat oluyor. Soyunma odasındalardır. Open Subtitles بران المبارة انتهت منذ نصف ساعة انهم في غرفة الملابس
    - Bran, ilerliyoruz. - Tamam. Hazırım. Open Subtitles بران, نحنُ نتحرك - صحيح, أنا هنا, سأتحرك -
    Bran binlerce kez tırmandığını gördüm. Open Subtitles بران لقد رأيتك تتسلق آلاف المرات
    Kardeşim Bran'ı görürsen onu özlediğimi söyle. Open Subtitles إذا رأيت أخي بران أخبره أنني أشتاق إليه
    Bran kendini suçlar. Open Subtitles بران كان ليلقي باللائمة على نفسه.
    Warg hâline geçen Bran, Yaz'ın içine giriyor ve yabanilere saldırarak Jon'u kurtarıyor. Open Subtitles (انه (بران) من انتقل الى وضع الـ(وارج (والى (سمر) لمهاجة البربريون وانقاذ (جون
    Eve dönme vaktim geldi. Bran'i ve Rickon'ı aylardır görmedim. Open Subtitles حان وقت عودتي للمنزل فلم أرى (بران) و(ريكون) منذ شهور
    Bu şirkette kutsal iki şey var uni-ball ve Bran Bar. Open Subtitles هنالك شيئين في هذه الشركة أنا مولعٌ بهما بشدة "أقلام " يوني بال سكاكر بران بالتوت
    Bran, Torch'u Broadway'e taşıyacağız. Bunu yapacağız, tamam mı? Open Subtitles بران, نحن سوف نأخذ الـ " شعلة" الى طريق واسعة
    Oyunun böyle başlaması Bran'in fikriydi. Open Subtitles لقد كانت فكرة بران, لبدء العرض.
    Bran Bar'lar birinci yıllara yasak. Open Subtitles بسكويت "بران" ممنوع لمن هم في سنتهم الأولى
    Bran ve Rickon'a dair gerçeği anlatırım. Open Subtitles سوف اخبره الحقيقة بخصوص بران وريكون
    Bran benden önce nasil Kisyari Lordu olamazsa Renly de Stannis'ten önce kral olamaz. Open Subtitles إن كان لا يمكن أن يصبح (بران) زعيم (وينترفيل) قبلي (رينلي) لا يمكن أن يصبح الملك قبل (ستانيس)
    Bran ve Rickon Üstat Luwin ile Kıştepesi'ndeler. Open Subtitles (بران) و(ريكون) مازالوا في (وينتر فيل) مع المُعلم (لوين).
    Benim eve gitme vaktim geldi. Bran ve Rickon'u aylardir görmedim. Open Subtitles حان وقت عودتي للمنزل فلم أرى (بران) و(ريكون) منذ شهور
    Az önce Bran'in söylediği üzere, Kıştepesi Lordu artık benim. Open Subtitles أنا سيّد (وينترفِل)، كما أعلمك (بران) توًّا.
    Cachtice, Bran, Poenari, Hunyad, Orava. Open Subtitles *.الشانتيس و البران و البوينارى و الهيورد* كل هذه مجرد أسماء قلاع لمصاصى دماء ..
    Bran, Rickon, Osha ve Hodor Jon'un yanında olduğu yel değirmenindeler. Open Subtitles (بران) و(ريكون) و(اوشا) و(هودور) في الطاحونة الهوائية التي مر (جون) من امامها
    Oğlum Bran'i yatağında öldürmesi için bir adam tutmak ile suçlanıyorsunuz. Open Subtitles أنت متهم برشوة جِلواز لقتل ابني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more