"bruce'" - Translation from Turkish to Arabic

    • بروس
        
    • لبروس
        
    Ben Bruce Nolan ve Niagara Şelalesi üzerindeki Maid of the Mist'teyim. Open Subtitles بروس نولان هنا امام السحب الجاريه فى شلالات نياجرا المذهله فى نيويورك
    Ben Bruce Nolan, Göz Tanığı Haberler. Söz sizde, piç kuruları! Open Subtitles أَنا بروس نولان، من أخبارِ شاهدِ العيان اعود اليكم يا سفله
    Ben Bruce Nolan ve Niagara Şelalesi üzerindeki Maid of the Mist'teyim. Open Subtitles بروس نولان هنا امام السحب الجاريه فى شلالات نياجرا المذهله فى نيويورك
    Ben Bruce Nolan, Göz Tanığı Haberler. Söz sizde, piç kuruları! Open Subtitles أَنا بروس نولان، من أخبارِ شاهدِ العيان اعود اليكم يا سفله
    Yerimde sayıyorum. Şu Bruce karşıtı engeli bir türlü aşamıyorum. Open Subtitles انا اتخبط فى الجدرانوهناك مضاد لبروس يجعلنى لا أسطتيعفعل شىء
    Görünüşe bakılırsa çok fazla Bruce Lee filmi izliyor gibisin. Open Subtitles يبدو لي أنك كنت تشاهد الكثير من أفلام بروس لي.
    Emin olmak zorundasin. Bruce, neden onunla konusamadigimizi açikçasi bir türlü anlayamiyorum. Open Subtitles بروس, أنا لا اعلم لماذا لا نذهب لهم سويآ ونقوم بالتحدث معهم
    Son olarak, erkek takımımız Bruce ve Robert Lee kardeşler. Open Subtitles أخيراً, الفريق المكوّن من صبيين الإخوة بروس و روبرت لي
    - Bruce, inanamıyorum sana. - Yollarda olmayı seviyorum ben. Open Subtitles بروس , هذا غير معقول أنا , أنا أحب السفر
    Her neyse, şuradaki büyük adamın herşeyinin sahibi oluyorum.. Bruce! Open Subtitles على كل ، أعلن إمتلاكي لذلك الولد الكبير هناك بروس
    Iowa Üniversitesi mezunu Bruce Heezen sonarla okyanus tabanının haritasını çıkarmak için çıktığı uzun seferden daha yeni dönmüştü. Open Subtitles بروس هيزن, طالب مُتخرج من آيوا للتو قد عاد من رحلة إستكشافية طويلة لوضع خرائط لقاع المحيط مُستخدماً السونار
    Bakın çocuklar bu bize hiç yardımcı olmuyor, hava kararmadan Bruce'a ulaşmamız lazım. Open Subtitles لا تريدون أن نبدأ بهذا يجب أن نعثر على بروس قبل حلول الظلام
    Bunun için çok genç olabilirsin ama Bruce Lee'yi duydun mu hiç? Open Subtitles ربما انت صغير لتعرف . لكن هل سمعت يوما بــ بروس لي,
    O kadar genç ki hayatının çoğunda Bruce Jenner kadındı. Open Subtitles يافع جداً، فقد كان بروس جينر امرأة في معظم حياته
    Bruce Willis o afili okula tırmanma merdiveniyle girebildiyse ben de girerim. Open Subtitles اذا كان بروس ويليز دخل في تلك المدرسة الفاخرة، لبنائها حديقة هناك
    Çünkü, Bruce Mau'nun da dediği gibi, "Her şey, başka her şeyle bağlantılı olduğu zaman, öyle ya da böyle, her şey önemli olur." TED لأنه كما قال بروس ماو ذات مرة: عندما يتم توصيل كل شيء إلى كل شيء آخر، فإن كل شيء ذو أهمية للأفضل أو للأسوأ".
    Bruce Nizeye ile çalıştık, mükemmel bir mühendis. İnşaat ile ilgili, bana okulda öğretilenden farklı düşünüyor. TED عملنا مع بروس نيزاي مهندس بارع وكان رأيه عن انشاء المباني مختلفاً عما تعلمته في الجامعة.
    Mobilyayı dışarıdan getirtmektense, Bruce bir birlik kurdu ve usta marangozlarlarla diğerlerine mobilya işi öğretmeleri için anlaştı. TED وبدلاً من استيراد الأثاث، شكّل بروس نقابة فأحضر نجارين خبراء لتدريب الآخرين على كيفية صنع الأثاث يدويّاً
    Bruce, iyileştirmek için inşa etme yöntemini kullanıyordu. Sadece hasta olanlar için değil, bir bütün olarak, tüm topluluk için. TED كان بروس يستخدم طريقة البناء من أجل الشفاء، ليس من أجل اولئك المرضى فقط، بل للمجتمع ككل.
    Bu Bruce Dale tarafından fotoğraflanmış San Francisco'da iniş yapan bir jet. TED هذه طائرة تحل في سان فرانسيسكو التقطها بروس دييل
    Yerimde sayıyorum. Şu Bruce karşıtı engeli bir türlü aşamıyorum. Open Subtitles انا اتخبط فى الجدرانوهناك مضاد لبروس يجعلنى لا أسطتيعفعل شىء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more