"bu dünyaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • لهذا العالم
        
    • إلى هذا العالم
        
    • هذه الأرض
        
    • هذا العالَم
        
    • بهذا العالم
        
    • لهذا العالَم
        
    • هذا العالمِ
        
    • ذلك العالم
        
    • لهذه الأرض
        
    • لذلك العالم
        
    • الى هذا العالم
        
    • في هذا العالم
        
    • من هذا العالم
        
    • واحد استمتع بلحظة واحدة في
        
    • و لن أنجب
        
    Onu izlediğimde hayatımda ilk defa içimde taraf edilemez bir his oluştu. bu dünyaya bir faydam dokunabilirdi. TED وبينما كنت أشاهدها تفعل ذلك، لأول مرة في حياتي، كان لدي شعور لا يُقدر بثمن: أنه يمكنني أن أكون ذات فائدة لهذا العالم.
    Bir çocuk yerine bir kıta istemiyorum ya da küçük bir kız yerine bir satır ya da bu dünyaya uymayan bir çocuk yerine bir dipnot. TED لا أريدُ مقطعًا شعريًا لابني ولا بيتًا شعريًا لأجل فتاة صغيرة ولا ملاحظة هامشية لطفل لا يصلحُ لهذا العالم.
    Oğlum, bu dünyaya zaten şanssız gelmişim karşıma çıkan ilk iyi şeydi, ben de aldım yerden. Open Subtitles يا الهي أنا جئت لهذا العالم بدون أي حظ هذا أول شيء جيد أراه في طريقي ثم التقطه
    Carol Anne'i bu dünyaya geri getirdiğin zaman... Müritleri huzursuz olur... Open Subtitles عندما أستطعت إعادة كارولان إلى هذا العالم ثانية أصبح أتباعه قلقين
    Ama ben bu dünyaya farklı bir şey için geldim. Open Subtitles و لكن تم وضعي على هذه الأرض للقيام بشيء مختلف
    Sıvının içerisinde bu dünyaya ait tek bir element bile yok. Open Subtitles السائل الموجود في القارورة لا يحتوي أيّ عنصرٍ مِنْ هذا العالَم.
    Ben ise hiçbir parçasını, seninde dediğin gibi, bu dünyaya ait olduğunu göremedim. Open Subtitles ‫لم أرَ جزءاً من والدي ولم يكن محكوماً ‫بهذا العالم على حد تعبيرك
    Eğer bu dünyaya getirilmeyi senin istemediğini düşünüyorsan kim istedi? Open Subtitles إذا كنتِ تظنين أنك لم تأت لهذا العالم بإختيارك.. فمن الذي أتى بك؟
    Yine de bu dünyaya yeni bir hayat getirmekten sorumlusun. Open Subtitles أنت مسؤول رغم كل هذا عن ابنك الذي جلبته لهذا العالم.
    Birisi bu dünyaya neden bir şey getirir? Open Subtitles لماذا يود أي شخص أن يجلب طفل لهذا العالم ؟
    Benim gibi, Jonas Quinn' de bu dünyaya ait olmayabilir, ama o da kendisini Tauri'nin davasına adamış durumda. Open Subtitles مثلي تماما, جوناس كوين قد يكون أجنبي بالنسبة لهذا العالم لكنه ملتزم بقضية التواري
    bu dünyaya elveda de... ve benim yeni düzenime katıl, Open Subtitles قولوا وداعا لهذا العالم و الحكم الآن لنظامي الجديد ...
    Babam bu dünyaya gelmek için dövüştüğümü söylerdi dünyadan gitmek için de dövüşebilirim. Open Subtitles قال والدي لي أنني حاربت كي آتي لهذا العالم و أننى سأحارب و أنا أغادر
    Gök gürültüsü ve Şimşek, ejderhaları bu dünyaya getirmeye mahkumlar. Open Subtitles الرعد والبرق قررا بأن يحضرا إخوانهم التنانين إلى هذا العالم
    bu dünyaya, korumalı metal kutumuzun içindeki camların ardından bakıyoruz. Open Subtitles ننظر إلى هذا العالم عبر النظارات آمنين داخل صندوقنا المعدني
    Yani, bu dünyaya birbirimize yardım etmeye geldik, değil mi? Open Subtitles أقصد، أننا وضعنا على هذه الأرض لمساعدة أشخاص آخرين، صحيح؟
    bu dünyaya cehennemi yaşatmak için yeterli değildi, ama ziyaret etmem için yeterliydi. Open Subtitles دقة أخرى وكان سينصب الجحيم على هذه الأرض لكنها دقات كافية لأقوم بزيارة.
    Biz bu dünyaya ailelerimizin kayırsız şartsız sevgisi için geliyoruz, ve bunu alamadığımızda da, birisini buluyoruz, her hangi birisini, ve onunla evleniyoruz. Open Subtitles نأتي إلى هذا العالَم مُتطلِّعينَ إلى حُبٍ غيرُ مَشروط من أبوينا و عِندما لا نجدُ ذلك نجِدُ شخصاً آخَر أي شَخص، و نتزوجُه
    O çocuklar, bu dünyaya kendi istekleriyle gelmediler. Onları bu dünyaya siz getirdiniz. Open Subtitles لم يطلب هذان الطفلان أن يأتيا إلى هذا العالَم، أنتَ أتيتَ بهما إلى هذا العالَم.
    Kendimi bu dünyaya çok yakın hissettim. TED فقط الدراجة. كنت مرتبطاً جداً بهذا العالم.
    Ve de bu dünyaya ait olmadığını bilip bu konuda bir şeyler yapmak isteyen kişiler. Open Subtitles الذين يعتقدون أنّه لا ينتمي لهذا العالَم و ينوون القيام بشيء حياله
    Yolunu kendin seç, ya bu dünyaya, ya da diğerine. Open Subtitles إخترْ الممر الذى يناسبك إلى هذا العالمِ أو العالم القادم
    Bilirsiniz ki bu dünyaya sığayamayacak kadar büyüğüz. Open Subtitles كما تعلمون، ونحن أكبر بكثير من ذلك العالم.
    Evet, bu çok açık. Ama bu dünyaya geldiğimden beri öğrendiğim bir şey var. O da West ailesine karşı gelmemek gerektiğidir. Open Subtitles طبعا، لكن تعلمت شيئا منذ جئت لهذه الأرض وهو عدم العبث
    Onların bu dünyaya gelme emirlerini ben verdim. Open Subtitles امرتهم بالتوجه لذلك العالم في اول المكان
    Yılbaşlarında kodesteki babasını ziyaret edeceği bir çocuğu bu dünyaya getirmeyeceğim. Open Subtitles لن أحضر طفل الى هذا العالم ليزور أباه بالحجز فى الكريسماس
    Beni bu dünyaya getirdiğin için, sana teşekkür etmek istiyorum. TED فقط أريد أن أقول لك شكراً لجعلي في هذا العالم
    Ama okyanus ve ay bu dünyaya gelmek için ölümsüzlüklerini terkettiler. Open Subtitles ولكن القمر والمحيط تخلو عن خلودهما ليكونوا جزء من هذا العالم
    Huzura giden bu yolda fani olan bu dünyaya,.. Open Subtitles و الحكمة لنعرف الفرق لنعيش يوماً واحداً في وقت واحد استمتع بلحظة واحدة في الوقتها ، و أقبل المصاعب
    bu dünyaya oğullarından bir tane daha getirmek istemedim! Open Subtitles و لن أنجب أى طفل أخر لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more