"bu olduğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحدث ذلك
        
    • حدوث هذا
        
    • أن هذا هو
        
    Ve bir gün, umarım Bu olduğu zaman, orada olurum, ondan nefret edeceksin. Open Subtitles فى يوم من الايام,وأدعوا الله أن أكون هناك عندما يحدث ذلك اليوم, سوف تكرهينه.
    Ve Bu olduğu zaman polislerin çılgına dönmesi an meselesi olacak. Open Subtitles وعندما يحدث ذلك ستكون مسألة وقت فقط قبل أن يجن رجال الشرطة
    Ve Bu olduğu zaman, şeylere olan bakışın değişir. Open Subtitles وعندما يحدث ذلك تتغير الطريقة التي تنظر بها للأشياء
    Bu olduğu zaman, kulaklıklarınızdan işareti duyacaksınız. İşaret neydi? Open Subtitles بمجرد حدوث هذا , ستسمع الاشارة في سماعتك ما هي الاشارة؟
    Yıllık için aradığın malzemenin Bu olduğu konusunda ısrar etti. Open Subtitles لقد بدا مصرا على أن هذا هو النوع الذي تبحث عنه لكتابك السنوي
    Bu olduğu zaman, onlar da zamanda yolculuğa başlarlar. Open Subtitles عندما يحدث ذلك , فإنها تبدأ بالسفر عبر الزمن
    Bu olduğu zaman ona yakın olmanı istemiyorum. Open Subtitles ما تستحق وانا لا اريد لك الوقوف بجانبها عندما يحدث ذلك
    Sayın Başkan, belirli şeyleri benden saklamanız gerektiğini takdir ediyorum ancak bu hikaye açığa çıkacak ve Bu olduğu zaman bazı yanıtlar almam gerekecek. Open Subtitles أقدّر أنك تحتاج لإخفاء الأمور عنى لكن هذه القصة ستخرج -وعندما يحدث ذلك سأحتاج لمعرفة الأجوبة
    Bu olduğu zaman gidecek bir yeri olmayacak. Open Subtitles وعندما يحدث ذلك... لن يكون لديه مكان ليعود إليه...
    "Öncelikle Bu olduğu zaman ve bu olmalı." Open Subtitles """اولا: عندما يحدث ذلك يجب ان يكون كما يجب ."""
    Bu olduğu zaman tek başına kalacaksın. Open Subtitles ستكونين لوحدكِ عندما يحدث ذلك.
    Bu olduğu zaman kopmuş başın binlerce hayranı hâlâ cezbedecek mi görmek istiyorum! Open Subtitles حينما يحدث ذلك سوف ارى إذا كان رأسكِ المقطوع لا زال يجذب آلاف المعجبين!
    Bu olduğu takdirde... Open Subtitles ويجب أن يحدث ذلك
    Bu olduğu takdirde... Open Subtitles ويجب أن يحدث ذلك
    Ve Bu olduğu zaman kutlama yapacağız. Open Subtitles وعندما يحدث ذلك سوف نحتفل
    - Bu olduğu zaman nefret ediyorum. Open Subtitles -أنا أكرهه عندما يحدث ذلك
    - Bu olduğu anda artık izini bulamayız. Open Subtitles -ولن نجدها حالما يحدث ذلك .
    Bu olduğu için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف على حدوث هذا
    Bu olduğu için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسف على حدوث هذا
    Bu olduğu için çok üzülüyorum Ryan. Open Subtitles رايان)، يحزنني للغاية حدوث هذا)
    Sorunun Bu olduğu konusunda hiçbir fikrim yoktu. Open Subtitles لم يكن لدي فكرة أن هذا هو السبب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more