"burada olmamın" - Translation from Turkish to Arabic

    • وجودي هنا
        
    • لوجودي هنا
        
    • تواجدي هنا
        
    • لوجودى هنا
        
    • أنني هنا
        
    • وجودى هنا
        
    • لتواجدي هنا
        
    • لكوني هنا
        
    • أننى هنا
        
    • بوجودي هنا
        
    • لبقائي هنا
        
    • الذي جاء بي إلى هنا
        
    Burada olmamın tek sebebi bu. Başka bir sebep düşünemiyorum. Open Subtitles هذا هو سبب وجودي هنا ولا يوجد سبب أخر لوجودي
    Bugün Burada olmamın nedeni bu. Çünkü şu anda küresel bir öğrenme krizi ile karşı karşıyayız. TED وهو سبب وجودي هنا اليوم، لأننا اليوم نواجه أزمة تعلّم عالمية.
    Burada olmamın pek doğru olmadığının, uh, farkına vardım. Open Subtitles أدركت الآن أن وجودي هنا غير مناسب لا.. أرجوك..
    Burada olmamın tek nedeni,... bu çalışma grubunun dersin bir zorunluluğu olması. Open Subtitles السبب الوحيد لوجودي هنا هو أن مجموعه الدراسه أجباريه للدوره
    Burada olmamın sebebi... Benim verdiğim ifadede hatalar var. Open Subtitles الأن، أن سبب تواجدي هنا .هو أن شّهادتي غير دقيقة
    Hatırla Detektif, Burada olmamın tek nedeni ben istediğim için. Open Subtitles لاحظ, أيها المحقق, أن السبب الوحيد لوجودى هنا 000 هو لأنى أريد هذا
    Burada olmamın sebeplerinden biri, ifadelerin, en azından Brown and Williamson'ın ifadesinin şirkette... Open Subtitles واحد من أسباب وجودي هنا اليوم أنني أحسست أن بيانهم
    Burada olmamın sebeplerinden biri ifadelerinin açıkça şirkette ortak dil olan bir şeyi yanlış bildirmiş olmasıdır: Open Subtitles من أسباب وجودي هنا أنني أحسست أن تقديمهم خالف عمدا خالف بوضوح ما يجري فعليا في الشركة
    Burada olmamın nedeni o değil, o yüzden gidebilirsin. Open Subtitles نعم.حسناً ، ليس هذا سبب وجودي هنا لذا تستطيع الذهاب ؟
    Yani Burada olmamın sebebi alkolse, sana haberlerim var. Open Subtitles لو كان الكحول هو سبب وجودي هنا فلدي أخبار جديدة لك
    Şey, Burada olmamın sebebi, yaptıklarınızla başkan yardımcısına söyledikleriniz arasında bir karışıklık olması. Open Subtitles حسناً، سبب وجودي هنا هو أنه هناك اختلاف بين ما تعرفان و ما أخبرتما به نائبة الرئيس
    Şey, Burada olmamın sebebi, yaptıklarınızla başkan yardımcısına söyledikleriniz arasında bir karışıklık olması. Open Subtitles حسناً، سبب وجودي هنا هو أنه هناك اختلاف بين ما تعرفان و ما أخبرتما به نائبة الرئيس
    Bir konsültasyon ve Burada olmamın seni ne kadar rahatsız edeceğini bilmek. Open Subtitles استشارة, و لكي أعرف مدى سيضايقك وجودي هنا
    Bunu bilmiyor muyum? Ama Burada olmamın tek nedeni dikkatleri ait olduğu yere çekmek. Open Subtitles السبب الوحيد لوجودي هنا الآن هو وضع الآنتباه في مكانة الرئيسي
    En başından beri Burada olmamın sebebi hükümetimin.... ...yıldız geçidi programını yürütmenin maliyetlerine ve risklerine maruz kalmak istememesi. Open Subtitles السبب الأول لوجودي هنا لأن حكومتي غير راغبة في تحمل النفقات والخطر من تشغيل البوابة
    Burada olmamın tek sebebi, neden ve nasıl suikaste uğradığını bulmak. Open Subtitles السبب الوحيد لوجودي هنا هي محاولة أن أعرف لماذا وكيف تم اغتياله
    İstersen avukatını arayabilirim, ama Burada olmamın sebebi o insanları senin öldürdüğünü düşünmemem. Open Subtitles سأتصل به إن شئت، ولكن سبب تواجدي هنا هو أنني لا أعتقد أنّكَ قتلت اولئك الأشخاص
    Unutma Detektif, Burada olmamın tek nedeni ben istediğim için. Open Subtitles لاحظ, أيها المحقق, أن السبب الوحيد لوجودى هنا هو لأنى أريد هذا
    Burada olmamın sebeplerinden biri ifadelerinin açıkça ciğerler tarafından daha hızlı emilmesini sağlar ve böylece beyin ve merkezi sinir sistemini etkiler. Open Subtitles من أسباب أنني هنا أنني أحسست أن تقديمهم تسمح للنيكوتين أن يمتص بسرعة في الرئة
    Onu bilmem ama Burada olmamın... ..ailede tatsız bir durum yaratmış olabilir. Open Subtitles لا أعرف بهذا الأمر لكن أعرف أن وجودى هنا لربما سبب بعض الصعوبة للعائلة
    Burada olmamın tek sebebi gerçekten bir fark yaratmaya çalışmaktı. Open Subtitles السبب الوحيد لتواجدي هنا هو مساعدتك لتحقيق التغيير الحقيقي
    - Seni özledim. Ofisine geldim. Burada olmamın mantıklı tek açıklaması bu. Open Subtitles لقد إشتقت لك، إنّني بمكتبك، هذا هو التّفسير المنطقيّ الوحيد لكوني هنا.
    Burada olmamın tek nedeni bu kadın! O lanet olası bir cadı! Open Subtitles هى السبب فى أننى هنا هى الساحره الملعونه
    Uzun süre babamla görüşmedim ve şimdi ise Burada olmamın sebebi o olmuş oldu. Open Subtitles لم أتحدث مع أبي ...لمدة طويلة، والآن لآن أشعر أنه هو السبب بوجودي هنا
    Artık iyileştiğine göre Burada olmamın anlamı yok. Open Subtitles والآن بعد شفائـُـكِ لم يـُـعد هناك حاجة ضرورية لبقائي هنا
    Burada olmamın tek nedeni sensin. Open Subtitles السبب الوحيد الذي جاء بي إلى هنا هو أنتِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more