Ne bu, saldırgan olmanın kendi içinde komik olduğunu düşünen ve kendini komedyen sanan bir adamın diyaloğu mu? | Open Subtitles | ما هو، مناجاة لبعض الكوميدي المزعوم الذي يعتقد أن يكون هجومي في نفسه بما فيه الكفاية أن يكون مضحك؟ |
Burada bu insanlardan faydalandığını düşünen tek insan ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الشخص الوحيد الذي يعتقد بأنه يستغل أولئك الناس؟ |
Bu okulda ölüm hakkında düşünen tek ben varım. İnanılmaz! | Open Subtitles | أنا الشخص الوحيد في المدرسة الذي يفكر بالموت، هذا رائع |
Demek sen benim gibi drippling yapabileceğini düşünen çocuksun ha? | Open Subtitles | انت الطفل الذي كان يفكر كيف يدحرج الكرة مثلي ؟ |
Belki de senin benim hakkımda güzel düşünen tek kişi olduğundandır. | Open Subtitles | ربما لأنك أول شخص على الاطلاق يظن أن بداخلي شخص لطيف. |
Aslında Amerikan kadınlarının zorlayıcı ve baskıcı olduğunu düşünen birçok erkek var. | Open Subtitles | الكثير من الرجال يظنون حقيقةً . أنّ النساء الأميريكيّات انتهازيّاتٌ و متغطرسات |
Bakın, başarısız olacağımızı düşünen varsa hemen şimdi ayrılsa çok iyi olur aksi takdirde bu olumsuz hava herkesi etkileyecek. | Open Subtitles | انظروا، إذا كان هناك أي شخص هنا يعتقد أننا سنفشل فمن الأفضل أن يغادر الآن أو أنه سوف يصيب الجميع |
Bunlar dar kot giyen ve dünyanın onlara birşeyler borçlu olduğunu düşünen veletler. | Open Subtitles | هم مجرد شباب يرتدون الجينز السكيني من يعتقد بان العالم يحتويهم بعض الأحيان |
Ayrıca bu harika ilişkiler ölene kadar beraber olacağını düşünen kişiler tarafından yaşanmıştır. | Open Subtitles | وكل العلاقات الكاملة والتي يعتقد اصحابها انهم سيبقون معا للأبد تلك العلاقات تنفجر |
Bunun özel olduğunu, benim özel olduğumu düşünen birine kaybetmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أخسرها لشخص يعتقد أنها مميزة شخص يعتقد أنني مميزة |
Carter, hâlâ onun suçlu olduğunu düşünen tek kişi sensin. | Open Subtitles | كارتر , أنت الشخص الوحيد الذي مايزال يعتقد بأنه مذنب |
O, diğer erkekler gibi sadece tek bir şey düşünen erkeklerden değil. | Open Subtitles | انه ليس مثل كل الرجال يفكر فقط في شيء واحد اتجاه الفتاة |
Liberal biri, eğitimli ve zenciler gibi düşünen bir komünisttir. | Open Subtitles | الليبرالي هو شخص شيوعي ذو تعليم عالي يفكر بطريقة الزنوج |
Sikmeyi düşünen falan yok. Ne sikime konuşuyorsun be sen? | Open Subtitles | لا أحد يفكر في مضاجعتك، لم عساكِ تقولين هذا الهراء؟ |
Birine bunu yapmanın, önemsiz olduğunu düşünen herkesi de sikeyim! | Open Subtitles | ولكل شخص يظن أنه من الصائب قتل الناس بهذه الطريقة |
Aramızda, bu kişinin Mary Drake olmadığını düşünen biri var mı? | Open Subtitles | هل يوجد هنا أي أحد لا يظن أنها ماري دريك ؟ |
Elindeki silahla dünyaya hükmedeceğini düşünen bugün gördüğüm 2. kişisin. | Open Subtitles | أنت ثاني شخص اليوم يظن أن أنه ملك على العالم ومسدس بيده. |
Burada olmayı hak etmediğimi düşünen insanlarla daha fazla kalamam. | Open Subtitles | لا أستطيع البقاء هنا مع ناس يظنون أنني لا أستحق |
Bu şekilde düşünen başkası varsa, odadan çıkıp gitse iyi olur. | Open Subtitles | أي شخص آخر يشعر بنفس الشعور , عليه أن يخرج أيضاً. |
Senin gibi anlık düşünen duygusal bir elemana ihtiyacım yok. | Open Subtitles | مثل هذا الشخص العاطفي العنيد الغير مفكر مثلكِ، لا أحتاج. |
CA: İklim değişikliğine sahiden inanmayan biri olduğunu söyledi ve bunu yapmaman gerektiğini düşünen bir sürü insan var. | TED | قال أنّه لا يُؤمن بالتغير المناخي، وهناك الكثير من الناس الذين يعتقدون أنه كان ينبغي عليك ألا تفعل ذلك. |
20-30 yıl kadar önce, bunun mümkün olabileceğini düşünen çok sayıda bilimci vardı. | TED | ظن الكثير من العلماء قبل عدة عقود أن مثل هذا الأمر ممكن الحدوث. |
Ve dünyanın iyiliğini düşünen kimse yapmaz. | Open Subtitles | و لا أحد ممن يهتمون بمصلحة العالم سوف يفعل |
Elinizde zengin bir insan karışımı vardı. Birbirinden farklı düşünen insanlar, her zaman yenilik için gerçekten iyi bir şeydir. | TED | لذا كنت تحصل مزيجا غنيا من الأشخاص، أصحاب تفكير يختلف من شخص لآخر، وهذا الأمر دائماً ما يكون مفيداً للإبداع. |
Daha geniş düşünmemiz gerekiyor ve o ince ayrıntıları düşünen biri olabilir. | Open Subtitles | انظر , علينا ان نكون منفتحين وبامكانه ان يكون المفكر الموثق لك |
Burada dışarıdaki hayatın nasıl olduğunu düşünen, hayalleri olan tek kişi o. | Open Subtitles | إنها الوحيدة في هذا المكان التي تفكّر بشأن الحياة خارج هذا المكان، من لها أحلام. |
Bazen bir ortağın olmasını istediğini biliyorum bilgi ve tecrübesi olan, senin gibi düşünen birini. | Open Subtitles | أنا أشعر بأنّك كنت لتحتاج حليفاً مع ذلك.. أحدٌ ما يفكّر مثلك, مع خلفيّة مشابهة. |
NCIS'te güvenlik riski olduğunu düşünen biri. | Open Subtitles | من الواضح أنّه شخص يظنّ أنّ هناك خطر أمني في الشعبة. |
Aya ayak basmanın yalan olduğunu düşünen çatlakları biliyor musun? | Open Subtitles | اتعلم الأغبياء الذين ظنوا ان الهبوط على القمر كان مزيفا؟ |