"doza" - Translation from Turkish to Arabic

    • جرعة
        
    • الجرعة
        
    • جرعات
        
    • لجرعة
        
    • بجرعة
        
    Ve bana daha yüksek doz vermeye başladılar, ta ki 13 yaşında yasal olarak alabileceğim en yüksek doza ulaşana kadar. TED فاستمر الطبيب في زيادة الجرعات إلى أن أصبحت آخذ أقصى جرعة مسموح بها قانونيًا طوال 13 عامًا.
    Ayrıca yoğun bir doza maruz kalma durumunda kemik iliklerin de iyice nanayı yer her şey birbirine girer... Open Subtitles و،أوَتعلم، إذا كنت متناولاً جرعة مركَّزة الأمر حقاً.. سوف يكون
    Ölümcül doza ulaşmadan üç tane yenecek şekilde ayarladım. Open Subtitles لقد أعددتها ليأكل كل منكما ثلاثة على الأقل كي لا تموتا جرّاء جرعة زائدة
    Size verdiğimiz doza göre, tam olarak 24 saat sonra ölümcül olacak. Open Subtitles الجرعة التي أعطيناكم إياها ستصبح قالته بعد 24 ساعة تماماً
    --Aldığı doza bağlı. Open Subtitles - يتوقف الامر علي مقدار الجرعة التي حصل عليها
    Bu eroinde aşırı doza sebep olan bir katkı maddesi var. Open Subtitles ان هناك ماده مضافه لهذا الهروين يسبب تعاطى جرعات زائده
    İlacın gecikmeli başlangıcı, kurbanların kendilerinde aşırı doza neden olmuş. Open Subtitles الظهور المتأخر للعقار تسبب بتناول الضحايا لجرعة زائدة
    Son geziden kurtuldun peki iki kat doza ne dersin? Open Subtitles لقد نجوت من جرعتي الأخيرة. ما رأيك بجرعة ضخمة مضاعفة؟
    Evet, biz de muhtemelen aşırı doza ya da kalp krizine bakıyorduk. Open Subtitles أجل، إنّا ننظر على الأرجح إلى جرعة زائدة أو سكتة قلبيّة.
    Aşırı doza maruz kalsan acile götürürler adamı, köprüden atlamaz. Open Subtitles لو عانى رفيقك من جرعة زائدة، فستأخذه للطوارئ . و لن تلقيه من على جسر
    Şu anda dünya 3 suşluk bir grip aşısından senede yaklaşık 350 milyon doz üretmeyi başarabiliyor. Ve bunu da yaklaşık 12 milyar doza çıkarabiliriz, özellikle domuz virüsü gibi tek bir çeşit suş için üretecek olursak... TED إذن الآن, العالم كله يمكنه أن ينتج حوالي 350 بليون جرعة لقاح لسلالات الإنفلوانزا الثلاث. و يمكننا رفع ذلك إلى 1.2 بليون جرعة, لو أردنا إستهداف سلالة بعينها مثل إنفلوانزا الخنازير.
    Ölümcül doza bu kadar kalmış. Open Subtitles كانت قاب قوسين أو أدنى من جرعة قاتلة.
    Aşırı doza dair açık bir belirti yok. Open Subtitles الحدقات مجففة لا أدلة واضحة لإفراط جرعة
    Kaç Vicodin aşırı doza girer? Open Subtitles كم كمية "الفيدوكين" التي تعتبر جرعة مفرطة؟
    Zamanı bekledi ve sonra, ölümcül doza yükseltti. Open Subtitles اخذ وقته، عندها زاد الجرعة لتصبح قاتلة
    Bu kronik bir durum, akut değil bu kronik ve doza dayanıyor ne kadar yediğine bağlı oluyor çünkü hepato "karaciğer" toksin denilen güvenli bir eşik var. Open Subtitles إنه مزمن... ليس حاد مزمن يعتمد على الجرعة يعتمد على كمية أكلك،لأن هناك حد آمن
    Tamamen alınan doza bağlı. Open Subtitles جميع تعتمد الجرعة تدار.
    Benim üç doza ihtiyacım var. Bir dozu sen al. Open Subtitles ،أحتاج لثلاثه جرعات على اي حال ارجوكِ اعطيه هذه بسرعه رجاءاً
    Bir bağımlı her zaman daha yüksek doza ihtiyaç duyar. Open Subtitles يحتاج المدمن دائماً جرعات أعلى وأعلى
    - Kendine gelmek için doza ihtiyacın var. - Elbette. Open Subtitles تحتاجين لجرعة حتى تعودين لطبيعتك - من الطبيعي -
    Elimizde tek biz doza yetecek kadar var. Open Subtitles ليس لدينا سوى ما يكفي لجرعة واحدة.
    Ziyaretçi merkezinde aşırı doza maruz kalan küçük kız? Open Subtitles اصابة الفتاة الصغير بجرعة زائدة في مركز الزيارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more