"duyarsan" - Translation from Turkish to Arabic

    • إذا سمعت
        
    • تسمعين
        
    • لو سمعت
        
    • إن سمعتِ
        
    • اذا سمعت
        
    • إن سمعت
        
    • سمعت أي
        
    • أذا سمعت
        
    • إذا سمعتني
        
    • كنت تسمع
        
    • بأن صُتبيان
        
    • سمعتى أى
        
    • سمعت اي شيء
        
    Geldiğini duyarsan bir yerlere vur, gürültü falan yap. Open Subtitles إذا سمعت صوت مجيئها , اضربي على الإنبوب فهمت
    Eğer gece yarısında her şeyin iyi olacağını söyleyen bir ses duyarsan o ben olacağım Open Subtitles إذا سمعت صوت في منتصف الليل يقول ستكون بخير
    Dr. Daphne mi? Birinden bahsedildiğini duyarsan, onunla karşılaşırsın, biliyor musun? Open Subtitles أتعلمين كيف يكون الأمر حينما تسمعين بشخص ما ومِن ثم تُقابليه؟
    Bir şey duyarsan ben Four Seasons'dayım. Open Subtitles أنا في منتجع الفصول الاربع لو سمعت شيئاَ
    Sendika ile ilgili bir konuşma duyarsan, haberim olsun. Open Subtitles إن سمعتِ أيّ حديث للتّنظيمات النّقابيّة أعلِميني.
    Ses çıkartabilecek üzerindeki herşeyi sağlamlaştır, ve içeriye girdiğimiz zaman eğer bir ses duyarsan... koş! Open Subtitles قم بالتامين على اى شئ قد يحدث صوت ولمرة واحدة ونحن هناك اذا سمعت ضوضاء ,اهرب
    Sana otelin telefonunu veriyorum. Eğer bir şey duyarsan, beni arayacaksın. Open Subtitles سأعطيك رقم تليفونى فى الفندق إتصل بى إن سمعت أى شئ
    Bir şey hatırlarsan ya da duyarsan önce bize söyle, tamam mı? Open Subtitles وإن تذكرت أي شيء أو سمعت أي شيء ستأتين لتخبريننا أولاً، اتفقنا؟
    Bir ses duyarsan, ve babamız olduğunu düşünürsen hiç sesini çıkartma. Open Subtitles أستمع لي أذا سمعت شيئاً وفكرت أنه كان أبي،
    Yardım edebilirim dediğimi duyarsan çok geç demektir. Open Subtitles إذا سمعتني أقول هل يمكنني المساعدة يكون قد فات الأوان
    Bir şey duyarsan, onu çağırma. Open Subtitles إذا سمعت شيئا لا تتعامل معه أطلق النار عليه فورا
    Eğer nal sesi duyarsan, aklına atları getir, zebraları değil! Open Subtitles إذا سمعت صهيل تفكر بالخيل وليس الحمار الوحشي
    Eğer ki belirgin bir madeni tıkırtı duyarsan, zikzak çizerek yuvarlan. Open Subtitles و ألتفت و أرحل كرجل ...إلا إذا سمعت صوت معدني مميز
    Bir çığlık duyarsan sigorta uzmanını ara. Open Subtitles حسنا ، إذا سمعت اي صراخ ، اتصل بمندوب التأمين
    Bu evde garip sesler veya seni çağıran sesler duyarsan duymazdan gel. Open Subtitles عندما تسمعين أحياناً أصوات غريبة في هذا المنزل، أَو أصوات تناديكِ تجاهليها.
    Birşey duyar duymaz beni ara. Ne duyarsan. Open Subtitles أتصلي بي حالما تسمعين أي شيء أي شيء تماماً
    Eğer yürüyüş yapan bir bando duyarsan ruhun yücelir mi? Open Subtitles هراء تام ، لو سمعت مارش عسكري هل تتحرر روحك ؟
    Hayır, sende yürümek istersin. Eğer bir vals duyarsan, dans edersin. Open Subtitles لا ، سوف تمشي بشكل عسكري لو سمعت الفالس ، سوف ترقص
    Ama tribünde deli gibi bağıran birilerini duyarsan, o benim. Open Subtitles ولكن إن سمعتِ أحداً يصرخ كالمجنون في المدرّجات فاعلمي أنه أنا
    Bir şey duyarsan bana haber verir misin? Open Subtitles حسنٌ إذن ، دعيني أعلم إن سمعتِ شيئاً منها ، إتفقنا ؟
    Haven Polisi her saat kontrole gelecek o yüzden araba sesi duyarsan paniğe kapılma. Open Subtitles و لدي سيارة شرطة تمر كل ساعة لذا لا ترتعب اذا سمعت صوت السيارة
    Bir şey duyarsan bana haber ver, çünkü bunu yapanı enseleyeceğim. Open Subtitles إن سمعت بأي شئ أطلعني لأنني سأقبض على من فعل هذا
    Bir şey duyarsan Charlie, benim için dönme. Open Subtitles وإذا سمعت أي شيء، تشارلي، لا تأتي بالنسبة لي.
    Yukarıda ben ve baban hariç bir şey duyarsan kapağı arkamızdan kilitle. Open Subtitles أذا سمعت شيئا بالأعلى, أي شيء ما عدا أنا ووالدك, أريدك أن تغلقي الباب خلفنا.
    Ama bağırdığımı duyarsan, çekinme hemen gel. Open Subtitles لكن أشعري بالحرية للمجيئ إذا سمعتني أصرخ
    Ya kurbanın çığlıklarını duyarsan? Open Subtitles ماذا لو كنت تسمع صرخات الضحية؟
    Herhangi bir şey duyarsan lütfen beni ara. Open Subtitles سوف أقدر لكى حقاً ان سمعتى أى شىء وعاودتى الأتصال بى هنا
    Lütfen bir şey duyarsan bana haber ver. Open Subtitles رجاء اخبريني ان سمعت اي شيء. ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more