"edebileceğimi" - Translation from Turkish to Arabic

    • بإمكاني
        
    • بوسعي
        
    • بامكاني
        
    • اقدر ان
        
    • أني أستطيع
        
    Cebimde haplar var. Seni, onlardan birini bana vermen için ikna edebileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles لدي علبة أقراص في جيبي لا أعتقد ان بإمكاني إقناعك ان تعطيني قرصاً
    Sana yardım edebileceğimi düşünüyorsan gerçekten alma verme diye birşey yok. Open Subtitles اذا كنتِ تعتقدين أنه بإمكاني مساعدتك هذا وعد أنتِ لا تأخذين
    Sadece pizza sipariş edebileceğimi mi sanıyorsunuz? Open Subtitles إذاً،أنت تظن فقط بإمكاني الحصول على بيتزا؟
    Ama kalbini bir dinle, seni mutlu edebileceğimi anlayacaksın. Open Subtitles لكن إن بحثتِ في قلبك, ستعلمين بان بوسعي إسعادك
    Bu olayda bana kazık atarsan da hayatını perişan edebileceğimi biliyorsun. Open Subtitles وإن أوقعتَ بي في هذا، فأنتَ تعلم أن بوسعي جعل حياتك بائسة
    Ançuezlerini satın alarak tatlı genç bir adama yardım edebileceğimi düşündüm. Open Subtitles و اعتقد أنه بامكاني مساعدة شاب لطيف عبر شراء سمك الآنشوفي خاصته
    Onu öylece terk edebileceğimi gerçekten düşünüyor musun? Open Subtitles هل تعتقد حقاً أن بإمكاني تركه بهذه البساطة؟
    - Temiz sayfa mı? - Avukatım, topunuzu dava edebileceğimi söylüyor. Open Subtitles يقول محاميّ إنه بإمكاني أن أرفع قضية ضدكم
    Sadece yardım edebileceğimi düşünmüştüm. Rahatladım. Open Subtitles ظننت ان بإمكاني المساعدة أرتحت أنني لست مضطراً لذلك
    Demek istiyorum ki aşağı yukarı her durumla baş edebileceğimi tahmin ediyorum. Open Subtitles اظن انني بإمكاني التعامل مع اي شيء تقريباً
    Belki 50 yıl içinde bu konuşma tedavisi bilime tamamen dahil olabilir. Ona yardım edebileceğimi düşündüm. Open Subtitles لربّما في غضون خمسين سنة يتطوّر العلاج بالكلام إلى علمٍ دقيق لقد ظننتُ أنّ بإمكاني مساعدته
    Öğretmenlerimle de konuştum, derslerimi telafi edebileceğimi söylediler. Open Subtitles ولقد تحدّثتُ لجميع أساتذتي، وقالوا أنّ بإمكاني تعويض واجباتي المدرسيّة
    Onlara yardım edebileceğimi düşündüm. Open Subtitles ظننت أنه بإمكاني المساعدة، أنا مدين لها بأكثر من هذا
    Yardım edebileceğimi anlayabilmeniz için acaba kiminle konuşmam gerekiyor? - Katkıda bulunabilirim. Open Subtitles من عليّ أن أحادثه لأحثّكم على الفهم بأنّه بوسعي تقديم المساعدة؟
    Yardım edebileceğimi anlayabilmeniz için acaba kiminle konuşmam gerekiyor? Open Subtitles لمن يجب أن أتكلم لأجعلكم تفهمون أن بوسعي المساعده
    Patronlarım çıkarlarını layıkıyla temsil edebileceğimi düşünüyor. Open Subtitles رؤسائي يشعرون بأن بوسعي تمثيل رغباتهم بشكل جيّد.
    Bu yüzük meselesini başlatan şey zaten bir vampiri alt edebileceğimi düşünecek kadar kızgın olmamdı. Open Subtitles ما بدأ عمل الخاتم هو غضبي بما فيه الكفاية لأظنُّ أن بوسعي مجابهة مصّاص دماء.
    Ben daha bir kadını elimde tutamıyorum. Bir sürü kızla baş edebileceğimi de nereden çıkartıyorsunuz? Open Subtitles لا يمكنني الحفاظ على علاقة بفتاة واحدة، فأنّى تظن بوسعي التعامل مع زمرة منهن؟
    Yanındayım ama daha ne kadar çift taraflı oynamaya devam edebileceğimi bilmiyorum. Open Subtitles أعنيّ , بأنني معك , لكنني لا أعلم المدة التي بوسعي البقاء كعميلٍ مزدوج.
    Politika ve bürokrasi ile baş edebileceğimi düşünmüştüm. Görünen o ki, o kadar güçlü değilmişim. Open Subtitles عندما قلت انه بامكاني التعامل مع السياسيين لم اعرف اني لست قوية كفاية
    Ben öyle kavgacı biri değilimdir, ama o ucubeyi alt edebileceğimi biliyordum. Open Subtitles انا لست مقاتل جيد ولكني عرفت اني اقدر ان اهزم هذا الرجل الغريب الصغير
    Uçabileceğimi biliyorum, ateş edebileceğimi de biliyorum! Open Subtitles أعلم أني أستطيع الطيران و أستطيع التصويب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more