Bak, sen şimdiye kadar tanıdığım en cesur, en ilkeli adamsın. | Open Subtitles | .. انظر أنت أشجع وأكثر رجل ذو مباديء عرفته في حياتي |
Babam hiçbir şeyden korkmaz. Bu âlemin en cesur dublörüdür kendisi. | Open Subtitles | فأبي ليس خائفاً من أي شيء إنه أشجع ممثل بديل موجود |
Örnek alma şerefine eriştiğim en cesur, en tutkulu aktivist. | Open Subtitles | إنها أشجع ناشطة كان لي شرف تقليدها و أكثرهم عاطفة |
- Benim gözümde seni dünyadaki en cesur insan yapar bu. | Open Subtitles | أود أن أقول أن يجعلك اشجع شخص الذين قابلتهم في حياتي. |
Ve Avrupa'nın en cesur askerlerinin yanında savaştığımı söylemekten gurur duyuyorum. | Open Subtitles | ولى الشرف أن أقول أننى قاتلت مع أشجع الجنود فى أوربا |
Sektör 7G'nin en cesur çalışanıydı. | Open Subtitles | سيدي أحد أشجع وأفضل الرجال الذي عملوا في القطاع 7 جي |
Başaracaksın. Benim tanıdığım en cesur insansın. | Open Subtitles | يمكنـكِ فعـل ذلك ، أنتِ أشجع إنسـان عرفتـة على الإطلاق |
Hayatımda tanıdığım en cesur adamın kızının... elini sıkmama izin verin. | Open Subtitles | يطلب تصريح لمصافحه أبنه أشجع رجل قابلته فى حياتى |
Western Woods, bugün bile en cesur insanların bile uğramadığı ıssız bir yerdir. | Open Subtitles | حتى اليوم الغابات الغربية مكان مسكون حتى أشجع الشجعان لايجازف بدخولها |
Ağır siklette, dünyadaki en cesur adamsın. | Open Subtitles | باوند لــباوند ، أنت أشجع شخص في العالم كله |
Sen hayatımda tanıdığım en cesur insansın ve ben pes etmeyeceğim ve... sonunda bir şaka yok mu? | Open Subtitles | انت أشجع شخص قابلته فى حياتى و لن أتخلى عنك و؟ انا فى انتظار المزحة |
Artık tehdit altındaki Roma, sınırlarını korumak için... en cesur ve en iyi askerlerini geri çağırıyordu. | Open Subtitles | والآن روما المهددة تستدعي أشجع وأفضل قواتها للدفاع عن حدودها |
Ya tanıdığım en cesur adam ya da tam bir ahmak. | Open Subtitles | إما هو أشجع الرجال الذين واجهتهم، أو هو أكثرهم غباءً |
Sonra ise tanıştığım en cesur insan olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | ثم إعتقدت أنك ربما تكون أشجع إنسان لقد قابلته من قبل |
Dünyadaki en cesur adam olmayabilirim, fakat yine de bazıları için değerliyim. | Open Subtitles | ربما لا اكون أشجع الرجال .. ولكن في النهاية، فأنا أعني شيء لبعض الأشخاص أنت لا تعنين أي شيء، صحيح؟ |
Ama sen zaten tanıdığım en cesur çocuksun. | Open Subtitles | لكن لنواجه الأمر أنت أشجع طفل رأيته في حياتي |
Tanrım, o senin en cesur ve en iyi hizmetkarlarından biriydi. | Open Subtitles | ابانا الذي في السماء كان اشجع وافضل خدمك |
Var ya, siz beyler uzun zamandır gördüğüm en cesur üç çocuksunuz. | Open Subtitles | على اي حال, انتم يا رفاق اشجع اطفال رأيتهم |
Bu Heihachi Honda, Tokugawa'nın en cesur komutanlarından biri. | Open Subtitles | هي هياشي هوندا أحد جنرالاتِ توكوجاوا الشجعان |
1818 künye numaralı asker içlerinde en cesur ve çetin olanıydı. | Open Subtitles | صاحب البطاقة رقم 1818 كان بالتأكيد الأشجع والأشد قساوة من بينهم |
Olabileceğimiz en sert, en güçlü, en cesur erkekler olmamız gerekiyor. | TED | علينا أن نكون أقسى، وأقوى، وأشجع رجال يمكن أن نكون. |
Buraya gelip Vahşi Batı lokantası açtım, çünkü burası Vahşi Batı sadece en cesur ailelerin bulunduğu kanunsuz topraklar. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنا، وفتحت مطعم غربٍ بري .. لأن هذا هو الغرب البري أرض بلا قوانين لأشجع العائلات |
Bu akşam aramızda en cesur kuşatma yarıcısı bulunuyor Yanki topları arasından sıyrılıp geçerek gelen ve bizlere bu akşam giymekte olduğumuz yün ve dantel kumaşları getiren kişi. | Open Subtitles | معنا الليلة أبسل مقتحمي الحصار الذي تسللت مراكبه عبر أسلحة الشماليين ليجلب لنا الصوف والحريرالذي نرتديه الليلة |
2,300 yıl önce İskenderiye yöneticileri insanlığın en cesur amaçlarından biriyle yola çıktılar; dünyadaki bütün bilgileri bir çatı altında toplamak. | TED | قبل 2300 عام، قرر حكام الإسكندرية تحقيق واحدٍ من أكثر الأهداف الإنسانية جرأة: جمع كل المعارف في العالم تحت سقفٍ واحد. |
Bugünden itibaren bu canavarın başı, onu öldüren yiğit savaşçıyı görüp görebileceğimiz en cesur ve en asil prensi bize hatırlatsın. | Open Subtitles | من اليوم فصاعداً، فليكن رأس ذاك الوحش شاهداً على المحارب الصنديد الذي قتله، أشجعِ و أنبلِ أميرٍ قابلتُه على الإطلاق. |
bu benim attığım en cesur adımlardan biriydi, hapishane yöneticisi olarak benim yaptığım. | TED | كانت هذه واحدة من الخطوات الأكثر شجاعة استلمت دور مدير السجن. |