gönderdiği bütün hediyeler arasında bu, bugüne kadar aldıklarımızın en büyüğü. | Open Subtitles | أتعلم، من بين كل الهدايا التي أرسلها هذه أعظم هدية استلمتها |
Marquis du Lafayette'in George Washington'a Bastille saldırısını kutlama amaçlı gönderdiği anahtar. | TED | المفتاح الذي أرسله مركوس لافايت لجورج واشنطن احتفالًا بسقوط سجن الباستيل. |
gönderdiği resim, vücuduna verdiği şekil ve sakatlama birini simgeliyor olmalı. | Open Subtitles | الصورة التي أرسل إلى المشرف والطريقة التي وضع بهــا جســمهــا والتشويه |
Nişanlının bana dün gece gönderdiği fotoğrafların kopyasını görmek istemez misin? | Open Subtitles | الا تريد نسخة من صور خطبتك التي أرسلتها لي الليلة الماضية؟ |
O gün öğleden sonraki üçüncü dersimden Maddie'nin o akşam gönderdiği bu videoya bir bakalım. | TED | شاهدوا هذا الفيديو الذي أرسلته لي طالبتي مَادِي من الأسدس الدراسي الثالث في ذلك المساء. |
- Sly'ın gönderdiği planlara göre kuzey kulesinden gitmemiz gerek. | Open Subtitles | وفقا لخطط أرسلت ماكر، أننا نذهب من خلال البرج الشرقي. |
Kont Dooku'nun saldırı için gönderdiği takviye birlikleri yönlendiriyorum. | Open Subtitles | انا اسلم لك التعزيزات التى ارسلها الكونت دوكو للهجوم |
Ziyaretçilerin gönderdiği fotoğraflardan biri. | TED | هذه بعض الصور التي أرسلها إلي بعض الزوار. |
McQueen'e Belgrat'tan gönderdiği telgrafı görmek istediğimi söyleyin. | Open Subtitles | و أبلغ مستر ماكوين أننى أريد أن أرى نص البرقيه التى أرسلها من بلغراد |
Walter'ın senin patronuna gönderdiği o posta Onu ben yazdım. | Open Subtitles | الرسالة الإلكترونية التي أرسلها رئيسك كتبتها أنا |
Bay Dahlberg'in Yeniden Seçtirme Komitesi'ne gönderdiği 25,000 $'lık bir çekin, nasıl oldu da Watergate hırsızlarının hesabına geçtiği konuşunda net bir yanıt alamadım. | Open Subtitles | لم أستطع الحصول على تفسير كيف أن الشيك ذو قيمة 25 ألف دولارا باسم السيد دالبرج كان قد أرسله إلى لجنة إعادة الإنتخاب |
Ve acele posta servisiyle gönderdiği anahtar kapınızı nasıl açıyor? | Open Subtitles | وكيف بالمفتاح الذي أرسله لي بطلبية خاصة بالبريد الجوي يفتح بابك؟ |
Bunu bana kimin gönderdiği hakkında fikrin yoktur, değil mi? | Open Subtitles | أنت ليس لديك أي فكرة عمن أرسل لي هذا، أليس كذلك؟ |
gönderdiği yemek bir kişilik. | Open Subtitles | خلال هذه الليلة الطويلة أرسل طعام لشخص واحد |
gönderdiği fotoğraflardan birinde görmüşümdür ya da başka bir yerde. | Open Subtitles | ربما كانت في صوره قد أرسلتها لي أو شيء ما |
Bana gönderdiği güzel mesajı okumayı önemsemezdim. | TED | وأضطر أن أتجاهل قراءة هذا النص الجميل الذي أرسلته لي. |
Kraliçe, bu ittifakı kurmak için gönderdiği çeyize bir bakın. | Open Subtitles | انظروا إلى تروسو الملكة الأم التي أرسلت لإصلاح هذا التحالف |
Çocuğumun gönderdiği makarna kolyeden daha moral bozucu hatta. | Open Subtitles | هذا هو أكثر إحباطا من قلادة المعكرونة تلك الذي طفلي ارسلها لي. |
Çocuklar ailelerini arayamıyor fakat kamp fotoğraf gönderdiği için bir şifre oluşturduk. | Open Subtitles | لا يسمح للأطفال بالإتصال بوالديهم لكن المخيم يرسل صوراً لذلك لدينا رمز |
LaHood'un gönderdiği yarmaya nasıl meydan okuduğunu gördüler! | Open Subtitles | وشاهدوه وهو يقف في وجه ذلك الحيوان الذي ارسله لاهوود الى هنا |
"...babamın beni gönderdiği Liceu'ya devam ettim." "Tüm ülkedeki en disiplinli okuldu." | Open Subtitles | دخلت مدرسة "باليسيو" التي أرسلني" "إليها أبي, أكثر مدرسة صارمة في المدينة |
ve ilk deneğin internetten kıtalararası gönderdiği mesajın ne olduğunu kelimelerle ifade edebiliyor. | TED | وكان قادرًا كليًّا على تحديد الرسالة التي كان يرسلها المجرب عليه الأول من خلال الإنترنت عبر القارات. |
Evet ama sanırım Charlie Crews'in gönderdiği o bebek bakıcıları seni o dövüşe girmekten alıkoyacaktır değil mi? | Open Subtitles | نعم ولكن اعتقد الحاضنات اللي أرسلهم تشارلي كروز معك سوف يمنعوك من الضرب |
Hayran kulüplerinin gönderdiği zırvalıklara karşı ilgim de yoktur. | Open Subtitles | فأنا لا أهتم بما يرسله إليك معجبيك من هراءات |
Bize gönderdiği cep telefonunu kullanmaya çalışmak zorunda kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد ان افكر فى كيفية تشغيل الجوال التى ارسلته |
Her ikisinde de Tanrı'nın gönderdiği kitaplar vardı, Peygamberlere gönderdiği kutsal mesajdı o. | Open Subtitles | كلاهما كان عنده مخطوطات مقدسة والتى كان قد بعثها الله الى الرسل |