"görmezden geldi" - Translation from Turkish to Arabic

• لقد تجاهلت
• تجاهلتني
• تجاهلني
• تجاهلها
• تجاهلتنا
• تجاهلوني

Eisenhower tüm işaretleri görmezden geldi ve iş işten geçene kadar bekledi. - Onlara son saldırdığımızda olanları gördünüz.
لقد تجاهلت كل العلامات وانتظرت حتى فوات الأوان لن أكرر نفس الخطأ مرة أخرى

Baba, onun için yaptığım her şeyi görmezden geldi.
ابي, لقد تجاهلت كل ما فعلت

Sandalet almaya çalışıyordum ve satıcı kadın beni tamamen görmezden geldi.
كنت أحاول شراء صندلاً وتلك البائعة تجاهلتني كلياً.

Tatillerden sonra, sanki hiçbir şey olmamış gibi Rikako beni görmezden geldi.
بعد عطلة الربيع ان ريكاكو ..كانت تجاهلني و كأن شيء لم يحدث..

Acaba o evrakları bilerek mi görmezden geldi?
‏لا أسأل إن تلقاها بل أسأل إن تجاهلها عمداً. ‏

Denedik Annie, ama bizi görmezden geldi.
حاولناً القيام بذلك و لكنها تجاهلتنا

Hepsi beni görmezden geldi.
ويقصون القصص" "لقد تجاهلوني جميعاً"

Ona verdiğim her şeyi görmezden geldi kadın.
لقد تجاهلت كل ما منحتها اياه

Kayla beni görmezden geldi, sanki yokmuşum gibi davrandı.
تجاهلتني كايلا,و تصرفت و كأنني غير موجود

Söylediklerimi yanlış anladı veya görmezden geldi.
لقد فهمت كلامي بشكل خاطئ او انها تجاهلتني

Bunu gördün mü? Bile bile beni görmezden geldi.
..هل رأيتي هذا ، لقد تجاهلتني بتعمد

Tüm hayatım boyunca insanlar beni görmezden geldi. Ama sonunda yıllarca görmezden gelindikten sonra...
لطالما تجاهلني الجميع وبعد كل سنوات الإهمال

Kendimi tanıtmaya çalıştım fakat beni görmezden geldi.
حاولت أن أقدم نفسي له,لكنه تجاهلني ببساطة

Üzerimi giyindikten sonra onu gördüm ama beni görmezden geldi.
ثم رأيته لاحقا بينما كنت أغير ملابسي لكنه تجاهلني

Terörle mücadelenin sert tepkisinde, eyalet işkenceye ve zorlanmış kaybolmalara başvurdu ve bütün bu korkunç olaylar olurken, uluslararası topluluk onları görmezden geldi.
وفي رد قاس ٍ ومضاد ، لجأت الدولة للتعذيب و الإختفاء القسري، و بالرغم من السوء الذي وصلت له كل هذه الأحداث، فقد تجاهلها المجتمع الدولي بشكل كبير.

Onu görmezden geldi ve sonra da bir tekneyle açıldı.
أساسا لقد تجاهلها ورحل على القارب

Ben Bay Grove'a endişelerimi bildirdim ama o görmezden geldi.
وأنا قد نقلت مخاوفي للسيد (غروف) وهو قرر تجاهلها.

Soyuldum, polisler beni görmezden geldi.
- ... لقد سُرقت , و الشرطة تجاهلوني