Bana iş birliği yapacak kadar güvendi ve başına gelene bak. | Open Subtitles | .. لقد وثق بى بما يكفى ليشاركنى ، ثم أنظر لما حدث له |
Bana, iş birliği yapacak kadar güvendi ve başına gelene bak. | Open Subtitles | وثق بي بما يكفي ليتعاون وانظر لما جرى له |
Oradaki birisi sana öyle güvendi ki, görmemen gereken bir şeyi görmene izin verdi. | Open Subtitles | شخص ما وثق بك وسَمحَ لك برؤية الشيء الذي لَمْ تكن من المفترض أن تراه |
Bana sana iş bulmam için güvendi ve ben bu işi bitirdim. | Open Subtitles | وثقت بي كي أجد لكِ عمل وإنتهى بي الأمر أن أفسدت الأمر برمة |
Sonuna kadar sana güvendi. Bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | مباشرهً حتى النهايه لقد وثقت بك هل تعلم ذلك ؟ |
Babam ona güvendi, ve benimde güvenmemem için bir sebep göremiyorum. | Open Subtitles | إنه عمي الذي أنت تتحدث عنه والدي كان يثق به أنا لا أرسى سبباً لكي لا أثق به |
Bu kişi bana geldi çünkü bana güvendi. | Open Subtitles | ذلك الشخص الذي أتى إلي لأنني آمن ذلك الشخص الذي وثق بي |
Kocanız güvendiği için. Hayatınızı teslim edecek kadar güvendi. | Open Subtitles | لأنّ زوجكِ وثق بنا ولقد وثق بنا لإنقاذ حياتكِ |
Müvekkilimin hayatı tehlikede çünkü sizin katılmasını talep ettiğiniz deneysel bir yasal sürece katılmaya güvendi, Sayın Hâkim. | Open Subtitles | حياة موكلي عل المحك هنا لانه وثق بعملية قانونية تجريبية قمتِ بطلب أن يكون طرفا فيها حضرتك |
Neden kocan sana numaralar konusunda güvendi? | Open Subtitles | إذاً لماذا وثق بك زوجك بخصوص الأرقام ؟ |
Neden kocan numaralar konusunda sana güvendi? | Open Subtitles | إذاً لماذا وثق بك زوجك بخصوص الأرقام ؟ |
Kim güvendi sana? | Open Subtitles | من وثق بك عندما لم يثق بك أحد؟ |
Annesi, onunla ilgilenmem için bana güvendi, oysa sen bir avcı gibi.. | Open Subtitles | ،والدته وثقت بي لأعتني به .. وأنتِ تنقضّين عليه |
Buraya gelip size doğruyu söyleme ve bütün bunları düzeltme şansıma güvendi. | Open Subtitles | وثقت بأنني لو جئت هنا وكانت لدي الفرصة لأخبركم بالحقيقة فقد أسوي الأمور |
Kızım ona güvendi ve bize karşı... kullandığı bilgileri verdi. | Open Subtitles | ابنتي وثقت به بمعلومات يستعملها ضدنا الان |
Bana kimsenin vermeyeceği şansı verdi. Bana güvendi. | Open Subtitles | لقد اعطتني فرصة بينما لم يعطني الآخرون ذلك لقد وثقت بي |
Ona yok etmesini söyledim ama bunu yapmak yerine bir kıza güvendi. | Open Subtitles | قلت له لهدمه و بدلا من ذلك ، أنه يثق به إلى خمرة. |
Bana güvendi, fazla üstüne gitme. | Open Subtitles | حسناً؟ تعلمين , هو يثق بي لا تستطيعي أن تقسي عليه |
- Francis bana güvendi çünkü her zaman destek olacağımı biliyor. | Open Subtitles | - فرانسس يثق بي لانه كان يعلم باني سوف أدعمك دائما |
Sadece Britney Spears değil Amerikan halkının çoğu Başkan'a güvendi. | Open Subtitles | معظم الشعب الأمريكي وثقوا بالرئيس ولماذا كان عليهم فعل ذلك؟ |
Sana tüm varlığıyla güvendi vücudunun dışında kalan her şeyini verdi. | Open Subtitles | لقد أوْدَع بك ثقته. بروحه الخالصة، بكل شيء افتقر إليها جسده. |
Teklifi geri çevirdi, SPK ile anlasmasinda Welch'e güvendi. | Open Subtitles | جوردان بيلفورت تخلى عن صفقته مع لجنة الأوراق المالية |
Elimden yedi... ve bana güvendi en sonunda bile. | Open Subtitles | يأكل من يدى... ووثق بى حتى النهاية. |
Karım 50 yıl boyunca beni sevdi ve bana güvendi. | Open Subtitles | لماذا ساعدتها للفرار من البلد زوجتي احبتني ووثقت بي 50 عامًا |