"güvenmiyor" - Translation from Turkish to Arabic

• تثق
• يثق
• تثقين
• يثقون
• تثقي
• لايثق
• ثقة
• لاتثق
• تثقون
• تثقُ
• يثقُ
• تَأتمنُني
• تأتمن
• تثِقُ
• لا نثق

50 yılda hiçbir değişiklik yok, kamera arkasında çalışan birkaç kadın yönetmen ve eğlence endüstrisi bize izleyici olarak güvenmiyor.
لم يطرأ أي تغيير منذ 50 عامًا، عدد قليل من المخرجات يعملن خلف الكاميرات وصناعة الترفيه لا تثق بنا كجمهور.

Kız bana doğru düzgün güvenmiyor. Annesi de hakeza öyle.
الابنة لا تثق بي تماماً والأم تثق بي أقل منها

Hiçbir yemine güvenmiyor musunuz, kendi inancınız için edilenlere bile mi?
انت لا تثق بأى عهود,حتى المتعلقة بالآيمان الخاص بك؟

Çok uzun zamandır burada değilim ama anladığım kadarıyla burda kimse kimseye güvenmiyor.
أنا لم أكن هنا مده كافية ولكن يبدو أنه لا يثق أحد بأحد.

Görünen o ki, giyotin numarasını yapacak bu sarsılmaz ellerle güvenmiyor.
يبدو أنه لا يثق بهذه اليدين الثابتتين للعمل على خدعة المقصله

Mükemmel kız olmak için çok uğraşıyorum. -Bana güvenmiyor gibisin.
أحاول جاهدة أن أكون الإبنة المثالية لكنّك لا تثقين بي.

Sormam gerek. Bana güvenmiyor musun?
إنتظر، وصلت إلى هنا كى أَسألك هل أنت لا تثق فى أَو شيء من ذلك؟

- Ted, duymak istemiyorum. - Öz ağabeyine güvenmiyor musun?
تيد, لا أريد أن أسمع عنها ألا تثق بشقيقك؟

Buna inanamıyorum. Bunca zamandan sonra bana güvenmiyor musun?
يا الهي بعد ان قضينا كل هذا الوقت سويا الا تثق بي ؟

Anlamak zorunda olduğun tek şey artık ajans sana güvenmiyor.
الذي يجب عليكِ أن تفهميه هو أن الوكالة لا تثق بكِ بعد الآن

Güvenli evden sonra bize güvenmiyor. Onu suçlamıyorum.
بعد ما حدث للمنزل الآمن لم تثق بنا و انا لا الومها

Herhalde o da kendisine güvenmiyor.
إننى لا أثق إذا ما كانت تثق في نفسها أم لا

Genç bahçıvanımla bir ilişki yaşadığım için karın bana güvenmiyor.
زوجتك لا تثق بي أن أكون معك لأنني أقمت علاقة مع البستاني المراهق

Düke ihanet ettin, karısını çaldın... şatosunu aldın, artık kimse sana güvenmiyor.
أنت خدعت الدوق و سرقت زوجته أخذت قصره, الآن لا أحد يمكن أن يثق بك

Bay Stevens da bir insan ve kendine güvenmiyor olabilir mi?
هل لأن السيد "ستيفينز" من لحم و دم ولا يثق بنفسه؟

Rozetli insanlara güvenmiyor.
انه لا يثق بالاشخاص الذين يحملون الشارات

Babam bana hala güvenmiyor. Bana düşük düzeyli bir çalışan gibi davranıyor.
ابى لا يثق فى هذه الايام يعاملنى كتحد الموظفين الصغار

Bana güvenmiyor musun? Tamam. Umurumda bile değil.
إن كنتِ لا تثقين بي، فلا بأس لا أهتم لأمركِ

Beni disipline sokmak istediğini biliyorum ama bana hastalar konusunda güvenmiyor musun?
لا ، لا أفهم أنّكِ أحتجتِ أن تعاقبيني لكن هل أنتِ لا تثقين بي مع المرضى ؟

Çünkü şu an birçok insan bana güvenmiyor. Bir de ben ısmarlayayım mı?
السبب الان أنه الكثير من الناس لا يثقون بي أشتري لك أخر ؟

Bunun nedeni sana yardım edeceğimi bilemeyecek kadar bana güvenmiyor olman.
لأنك لا تثقي بي كفاية ؟ لتتأكدي من مساعدتي لكِ

Nefret ediyor diyemem, fakat güvenmiyor,beğenmiyor yada asılı bırakmak istiyor.
لن اقول يكرهك لايثق فيكى و لا يرحب بكى

Sana güvenmiyor muydu?
ان اللورد بارادين لم يكن لديه ثقة مطلقا فى كلمة الشرف لديك ؟

Savaşta arkandan gelen adamların bağlılığına güvenmiyor musun?
أنت لاتثق بولاء جنودك الذين يتبعونك إلى المعركة

Dışarı çıkmama ve kapımı kilitlememe izin vermeyecek kadar bana güvenmiyor olabilirsin ama en azından girmeden önce kapıyı çalabilirsin.
لو كنتم لا تثقون بي بما فيه الكفاية لتركي أحصل على قفل على بابي ، اقل ما يمكنكم فعله هو الطرق

Biliyorum, çoğu mahkûm bana güvenmiyor ama müdürün... muhbiri olmadığıma dair inandırmaya çalışıyorum..
أعرفُ أنَ الكَثير منَ المساجين لا تثقُ بي. لكني أُحاول أن أُظهِرَ أني أكثَر مِن دُمية بيَد الآمِر

İnsanlar bize güvenmiyor.
الشعب لا يثقُ بنا

Gelecekteki kazançlarınız için bana güvenmiyor musunuz? - Hadi ama.
الذي، أنت لا تَأتمنُني بمداخيلِنا المستقبليةِ؟

Bu konuda bile bana güvenmiyor.
هي لا تأتمن جانبي, مع ذلك.

Bana güvenmiyor musun?
أنتَ لا تثِقُ بي؟

- Bildiklerimden ötürü size güvenmiyor.
لماذا لا يمكننا الحصول عليه خرج منه؟ أنا على التخمين أنه لا نثق بكم مع ما أعرفه.