"gitmeye hazır" - Translation from Turkish to Arabic

    • مستعد للذهاب
        
    • مستعدة للذهاب
        
    • جاهز للذهاب
        
    • جاهزة للذهاب
        
    • استعداد للذهاب
        
    • جاهزة للرحيل
        
    • مستعدة للرحيل
        
    • مستعده للذهاب
        
    • جاهزون للذهاب
        
    • مستعدين للذهاب
        
    • جاهزه للذهاب
        
    • مستعد للرحيل
        
    • مستعدون للذهاب
        
    • مستعدّ للذهاب
        
    • جاهزاً للرحيل
        
    Daha Gitmeye hazır değilim. İşim bitmedi. Open Subtitles لَست مستعد للذهاب الى الآن أنا ما زِلت أحصل على بضعة أشياء أكثر
    Nerede olduğunu her an tespit edebiliriz. Gitmeye hazır mısınız? Open Subtitles سنقوم بتحديد موقعه في أية ثانية هل أنت مستعد للذهاب ؟
    Aman tanrım. Peki şimdi Disney World'e Gitmeye hazır mısın? Open Subtitles يا إلهى هل أنت مستعدة للذهاب الى عالم ديزنى الان؟
    Faisal amcan, Pakistan'a Gitmeye hazır mı? Open Subtitles محمود , هل تعتقد بأن العم فيصل جاهز للذهاب إلى باكستان ؟
    Ama Kanada bölüğünün bugün cepheye Gitmeye hazır bir birliği var. Open Subtitles لكن لدي مسودة واحدة للقوات الكندية جاهزة للذهاب إلى الجبهة اليوم
    Gitmeye hazır medikal bir takımımız yoktu. TED لم يكن لدينا فريق طبي على استعداد للذهاب.
    İkiniz de eve Gitmeye hazır olana kadar yoğun bakımda kalacak. Open Subtitles سوف نبقيه في عناية الأطفال المركزة حتى يكون كل منكم مستعد للذهاب للمنزل
    - Christopher, Guttenschvartzen'a Gitmeye hazır mısın? Open Subtitles كريستوفر ، هل أنت مستعد للذهاب إلى جوتتينسشفارتزن ؟
    Ajan Cooper, Şerif olay mahalline Gitmeye hazır ve burada sizin için başka bir şey var. Open Subtitles العميل "كوبر"، المأمور مستعد للذهاب إلى الموقع وعندي شيء آخر لك
    Dawn Gitmeye hazır. Onu yanımızda götürebilir miyiz? Open Subtitles داون مستعدة للذهاب.هل يمكننا أن نأخذها معنا؟
    Sinemaya Gitmeye hazır mısın? Bu Bonnie! Open Subtitles هل انتى مستعدة للذهاب للسينما أوه تلك بونى
    Yemek saat yedide. Gitmeye hazır ol. Open Subtitles العشاء سيكون في السابعة كوني مستعدة للذهاب
    Basitçe, Gitmeye hazır değilim henüz? Open Subtitles أنا ببساطة لست جاهز للذهاب بعد، هل تسمعني؟
    Sürpriz olmayacak, Gitmeye hazır mısınız? Open Subtitles لن يكون هناك أي شكوك، هل أنت جاهز للذهاب ؟
    Günaydın, çavuş. Poligona Gitmeye hazır mısın? Open Subtitles صباح الخير أيها الضابط جاهز للذهاب إلى الميدان ؟
    Okulda ondan sonraki hafta yani burada olmalı, Gitmeye hazır ve her şeyin yerini öğrenmeli. Open Subtitles والمدرسة الأسبوع بعد القادم ستكون هنا جاهزة للذهاب
    Eve Gitmeye hazır mısın tatlım? Anneciğin ayaklarına kara sular indi. Open Subtitles هل أنتِ جاهزة للذهاب للمنزل بعد, يا حبيبتي؟
    Ona yaptıklarımı telafi etmek için dünyanın sonuna kadar bile Gitmeye hazır olduğumu da. Open Subtitles وأننى على استعداد للذهاب لأخر الكرة الأرضية وفعل أى شيئ ليشعر بمدى خطأى
    Gitmeye hazır mısın? Open Subtitles عزيزتي هل أنت جاهزة للرحيل ؟ لقد حزمت الأغراض بالسيارة
    Şimdi gidiyorum ve Gitmeye hazır olduğumu biliyorsun. Open Subtitles سوف أرحل الأن أمتعتي جاهزة و مستعدة للرحيل
    Pekâlâ İngiliz eve Gitmeye hazır mısın? Open Subtitles أيتها الانكليزيه هل أنتِ مستعده للذهاب للوطن؟
    Boruları hazırlayın. Karargahtan izin geldiğinde Gitmeye hazır olacağız. Open Subtitles سنكون جاهزون للذهاب متى يأتى الامر بالتّصريح من جانب لآخر .
    Olayın olduğu yere önceden gitmiş, hastalığın ne olduğunu görmüş, yayılmasına ne kadar kaldığını bilen, Gitmeye hazır bir grup epidemiyolojistimiz yoktu. TED لم يكن لدينا مجموعة من علماء الأوبئة مستعدين للذهاب لرؤية ما كان هذا المرض، ومعاينة مدى سرعة انتشاره.
    - Sizce buradan Gitmeye hazır mıyım? - Benden başka ne istiyorsun? Open Subtitles هل تعتقد اني جاهزه للذهاب وماذا ايضا تريدين مني؟
    Gitmeye hazır mısın? Yoksa koklamak istediğin başka bir şey daha var mı? Open Subtitles مستعد للرحيل أم تريد البحث بأشياء أخرى؟
    Şimdi Gitmeye hazır olanlar... ve arabalarından almaları gereken şeyler olanlar.. Open Subtitles هؤلاء الذين مستعدون للذهاب الآن و هؤلاء من سيحضرون امتعتهم من سيارتهم
    Biliyorum ki, Scully, ...Gitmeye hazır olmadığına inanıyorsun. Open Subtitles أشعر، سكولي، ذلك... تعتقد أنت لست مستعدّ للذهاب.
    Gitmeye hazır olduğum zaman, giderim. Open Subtitles سوف أرحل عندما أكون جاهزاً للرحيل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more