"hırsızı" - Translation from Turkish to Arabic

• سارق
• اللص
• لصّ
• سارقة
• لصوص
• باللص
• اللصوص
• لصاً
• لصة
• السارق
• اللصّ
• سارقي
• وسارق
• سارقى
• اللصة

Kardeşin dünyanın en iyi oto hırsızı ama bunu başarıp başaramayacağını bilmiyorum.
أخوك أفضل سارق في العالم لكن لاأعلم إن كان سينجح هذه المره

Önce pantolon hırsızı oldum, şimdi de iltifat etmem mi suç oldu?
ماذا؟ بالبداية أنا سارق سراويل و الان لا يمكنني أن أطرح مجاملة؟

Kendisinin bir hırsız olduğunu bildiği zaman,asla bir hırsızı yakalamayacaklarını biliyorum .
أثق بالشرطي الذي لا يقبض على اللص في حالة علمه بأنه لص

Bunu da babana rapor etti, eğer kendisi ölmeseydi bu hırsızı asacaktı.
ويبلغ عنه والدك الذي كان سيشنق هذا اللص إذا لم يقتل نفسه.

Şansıma kasabanın şerifleri namlı bir hırsızı farkemeyecek kadar dünyayı kurtarmakla meşgullerdi
لحسن حظّي فإنّ إنقاذ العالَم يشغل مأموري البلدة عن ملاحظة لصّ عاديّ

Kilise penceresi hırsızı için arayış bittiğinde gelecekmiş.
ستزورك حالما يتوقّفون عن البحث عن سارقة نافذة الكنيسة

Sör Horace, kralınız sizin aşağılık bir at hırsızı olduğunuzu öğrenirse kılıçla iyi bir dokunur.
ايها السير عندما يعلم ملكك، انك سارق خيول سوف يعطيك قطعه من سيفه هنا تقريبا

Ama evlat bir at hırsızı olduğunu hiç düşünmedim.
ولكن يا بني لن أفكر إطلاقا بأنك كنت سارق خيول

Kredi kartı hırsızı iki polis öldürüyor.
رجلّي شرطة ماتوا على يد سارق بطاقة ائتمان ؟

"Pençe gibi kolları, bıçak gibi dişleri var. Masumların felaketi, canların hırsızı."
حملان بمخالب، عيون كالسككاكين، لعنة اللوم، سارق الحياة

Akıllarda kalan en büyük mücevher hırsızı olduğun kesin.
ستكون اكبر سارق جوهرة فى الذاكرة البشرية بكل المعانى

Ve savaşın ortasında bana depodaki bir hırsızı güldürebileceğimi söyledi.
وقالت بأني أستطيع أن أجعل اللص يغرق في الضحك وسط حربنا المستعرة.

Savaşın garip talihi, bir hırsızı Hakan'ın sevgilisiyle yan yana oturtuyor.
غريبة هى حظوظ الحرب التى جعلت اللص بجانب حبيبة الخان

Şimdi işin eğlenceli bölümündeyiz, ev sahibi patlama sesiyle rüyası bölünerek uyanır hırsızı şaşırtır, ardından kavgaya tutuşurlar ev darmadağın olur.
والآن , هذا هو الجزء الممتع حيث صاحب المنزل يفيق من أحلامة على صوت الأنفجار يفاجئ اللص ويتعارك معه

Şey, çok teşekkürler, müfettiş, ve hırsızı size teslim edeceğimi, benden duyabilirsiniz.
حسناً ، شكراً جزيلاً أيها المفتش أنا يمكن أن أضع يدي على اللص إعذرني

Bir araba hırsızı patronu tarafından zehirlenmiş.
أي لصّ سيارةِ أصبحَ مُسَمَّماً مِن قِبل رئيسِه.

Kusurumuza bakmayın şerif. Bir hırsızı arıyordum da.
اعذرني على التدخّل حضرة المأمور لكنّي أبحث عن لصّ

Geçen yıl 86 yaşındaki bir hırsızı tam vücut kısıtlayıcısına bağladın.
السنة الماضية قيدت سارقة عجوز بعمر 86 سنةً تقيدًا كاملاً

Tamam, o zaman dünyanın en iyi hırsızı bize başka bir yol bulmak zorunda, değil mi?
حسنا، إذن ، أعظم لصوص العالم سيأخذنا من طريق آخر

hırsızı ise hastaneye kaldırmışlar ve polislere göre şikayetçi olmadığınızı söylemişsiniz.
وأنتهى المطاف باللص في المستشفى، وتقول الشرطة أنّك لم تكن مُطاوعاً.

Olabilir ama artık bir at hırsızı oldun. At hırsızlarını asarlar.
هذا منصف ولكنك أصبحت لصاً للخيول ويشنقون ذلك النوع من اللصوص

Süper hızıyla, dünyanın en büyük hırsızı olmalı.
, بهذه السرعة الكبيرة فهي أعظم لصة في العالم

Yani birisi hırsızı öldürdü ve sonra da ondan kalbi mi çaldı?
انتظر , إذا شخصاً ما قتل السارق ثم سرق القلب منه ؟

Suh Yong Soo'nun evinde yakaladığını hırsızı.
اللصّ كان في بيتِ سوه يوبغ سو و أنت كُنْتَ هناك ايضا

Sadece uluslar arası suça girdiği için değil, Shawn. Biz sanat hırsızı değiliz.
عدا أن هذه جريمة دولية نحن لسنا سارقي قطع فنية

Gotham Şehri'nin en iyi polisi ve hırsızı hakkında su sebilleri önünde epey laflıyorlar.
إنهم يعلمون بأمر . فتاك في العاصمة كثر الحديث عن أفضل "رجل شرطة وسارق في مدينة "جوثام

Peki, ceset hırsızı var karşımızda. Ne anlama geliyor ki?
أصبحنا سارقى جثث، ماذا يعنى ذلك؟

Bakıyorum da bu hırsızı yakaladınız.
أَرى بأنّكم أَسرتمَ اللصة التىِّ سَرِقت المعبدِ.