"hac" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحج
        
    • هاتش
        
    • للحج
        
    • حاج
        
    • ماسينا
        
    Yalnız bu yıl için gelecek yıl hac yolculuğuna çıkabilirsiniz... Open Subtitles على اى حال ، قد تواصل مناسك الحج العام المقبل
    Tarihçiler hac yolculuğunda yazılan ilk kitabın bu olduğuna inanıyor. Open Subtitles يعتقد المؤرخون أنه أول كتاب مكتوب على الإطلاق عن الحج
    Uttar Pradesh'te, isyancılar hac'dan dönen yolcuları taşıyan bir treni hedef almışlar. Open Subtitles وفي ولاية أوتار براديش، استهدف المتظاهرون القطار يحمل الركاب العائدين من الحج
    hac kasabasının yanında açık arazi, güvenli bölgenin içinde. Open Subtitles انه مكان مفتوح قرب مدينة هاتش داخل المنطقه الامنه
    Bosna-Sırp 4. ordu devriyesi Teğmen Burnett'i hac yakınında buldu. Open Subtitles احدى الدوريات وجدت الملازم بورنيت قرب هاتش
    Saint-Jean'da karşılaştığımız zaman, hac yolculuğu yapacağından bahsetmemiştin. Open Subtitles عندما التقينا في سان جان انت لم تقل شيئا عن الذهاب للحج
    Çoğumuzda babadan kalan bir şeyler var, hac. Open Subtitles " هناك شيء في أبيه فينا جميعاً " حاج
    hac KAMPI Open Subtitles ليس وصمة "موكب الحج - الطريق إلى ماسينا"
    1987'de on binlerce insan Suudi Arabistan'da hac ibadeti için toplandı TED في عام 1987، اجتمع عشرات الآلاف من الناس في السعوديّة من أجل موسم الحج السنويّ.
    Şu insanlara bakın, son yılların en kalabalık hac mevsimi. Open Subtitles إنظرْ إلى كُلّ هؤلاء الناسِ. إنه موسم الحج الأكثر نجاحا في كل السنوات.
    hac amacıyla gelenlere saldırmayacağımızı biliyor. Open Subtitles يعلم بأننا لا نستطيع أن نحارب في موسم الحج.
    30 yıl önce ailem Müslümanların kutsal yolcuğu olan hac'dayken Mekke'ye ilk geldiğimde, 5 yaşında bir çocuktum. Open Subtitles زيارتى الاولى إلى مكة كانت منذ اكثر من 30 سنة كطفل بسن خمس سنوات مع عائلتي لفريضة الحج .. حج المسلمين
    ama bir sağlık krizine yol açan bir şey ortaya çıktı. hac'dan bir iki gün sonra Suudi Arabistan ve bütün dünyada 2.000'den fazla menenjit vakası ortaya çıktı. TED ولكن هذا التجمع الذي بدأ كاحتفال أدّى إلى أزمة صحيّة: فبعد الحج بعدة أيّام قليلة، وقعت أكثر من 2000 حالة من التهاب السحايا وانتشرت في جميع أنحاء السعوديّة وباقي العالم.
    Ortada bir barış antlaşması vardı. hac güvenli bir sığınak olacaktı. Open Subtitles حسب الاتفاقيه, كان من المفترض ان تكون هاتش مكان امين
    hac. Open Subtitles هاتش
    hac? Güzel,Güzel Open Subtitles هاتش, هذا جيد
    Profesör hac için ailesi ile Ramtekdi'ye gitti. Döner dönmez ziyaret edelim. Open Subtitles ذهب الأستاذ للحج مع عائلته إلى رامتكرى
    Buraya hac için gelmemiş. Open Subtitles هو لم يأتي إلى هنا للحج
    Bir yıl önce işbirliğini reddetmesi nedeniyle, Messali hac'a 16 yıl ağır iş cezası verildi. Open Subtitles (مسالي حاج) حصل على 16 سنة أشغال شاقة لرفضه التعاون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more