Hayır, haki rengi giysi giyen, elleri kelepçeli, tek ayakkabılı başka biri. | Open Subtitles | كلا ، إنّه رجل آخر يرتدي الكاكي ويرتدي قفازات يدوية وحذاء واحد |
Uyarlanabilir haki pantolonunu giyiyor, mıknatıs düğmeli gömleğini giyiyor, kendini çok havalı hissediyor. | TED | يقوم بارتداء الكاكي المعدل الخاص به زره المغناطيسي في أعلى القميص. يجعله يشعر أنه أروع طفل في العالم. |
haki, beni Karadeniz'den geçirerek Nazileri atlatacağını düşünüyordu. | Open Subtitles | هاكى ظن انه سيخدع النازيين بأن يقوم بأخراجى من تركيا عبر البحر الأسود |
Türk polisinden Albay haki'ye telsizle ulaşır mısınız lütfen? | Open Subtitles | من فضلك اتصل بالكولونيل هاكى من قوة بوليس اسطنبول |
Üç Hawaii gömleği ve haki pantolon. Düzeltiyorum. | Open Subtitles | ثلاث قمصان "هاواي" متطابقة و سروال كاكي اللون |
Tamircilerin giydiği türden haki renkte bir elbiseydi. | Open Subtitles | كان هذا الزى كاكى اللون و كان مماثلاً للزى الـذى يرتديه الجنـود فـى الجـيـش |
Bay Jobs işe çoğunlukla haki ya da siyah renk dik yakalı giyerek gelir. | Open Subtitles | أحد مؤسسي أجهزة أبل؟ حسنا، السّيد يلبس جابز أقمشة الكاكي بشكل دائم تقريبا وربطة عنق سوداء في للعمل |
haki pantolonu bırakıp gider bir Orange Julius portakal suyu alırım. | Open Subtitles | سألبس بنطال الكاكي. وامسك بيدي عصير البرتقال. |
Daha yeni işe başladım, mailde de haki rengi olmasın diyordu. | Open Subtitles | انا جديد هنا وقالت الرساله لا للون الكاكي |
Texas'tan liseli bir çocuk 2006'da bana şöyle yazdı: "Bulabildiğiniz kadar insanı toplayıp, onlara mavi polo gömlek ve haki pantolon giydirmeli ve bir Best Buy mağazasına girmeli ve dikilmelisiniz. | TED | كاتبني طفل في الثانوية من تكساس في 2006 وقال: "يجب أن تجلب أكبر عدد ممكن من الناس ليرتدوا قمصان بولو زرقاء وسراويل بلون الكاكي ويذهبوا لأحد متاجر "باست باي" ويهيموا هناك." |
Sonunda, polis Best Buy mağaza yönetimine mavi polo gömlek ve haki pantolon giymenin aslında yasadışı olmadığını söylemek zorunda kaldı. | TED | في نهاية المطاف، وجب على الشرطة أن تعلم إدارة باست باي بأنه لم يكن في الحقيقة غير قانوني ارتداء قميص بولو أزرق وسراويل بلون الكاكي. |
Sanki haki. haki bir yüzü vardı. | Open Subtitles | سأقول أن وجه الرجل تحول للون الكاكي |
Albay haki sana göz kulak olması için adamlarından birini gemiye yerleştirdi. | Open Subtitles | ان الكولونيل هاكى اوصى بوضع أحد عملائه على سطح هذا القارب ليقوم بمراقبتك |
Ona söyle, Albay haki'ye desin ki H-A-K-İ, İstanbul'da başım belada. | Open Subtitles | قل لهم ان يخبروا الكولونيل هاكى ه أ ك ى فى اسطنبول اننى فى ورطة |
Lobiye inip Albay haki'yi bir süre orada tutar mısınız? | Open Subtitles | هل يمكنك ان تذهبى الى البهو وتحتفظى بالكولونيل هاكى هناك للحظة ؟ |
Albay haki bay Graham'i görecek. | Open Subtitles | الكولونيل هاكى سيقابل السيد هوارد جراهام الآن . |
Belki ismini duymuşsunuzdur, Albay haki. | Open Subtitles | ربما تكون قد سمعت به كولونيل هاكى |
Albay haki. Burası onun bürosu. | Open Subtitles | هذا الكولونيل هاكى هذا مكتبه |
Sesli mesajlarımı ya da dün gece sana attığım mesajları alıyor musun bilmiyorum ama şunu belirmek isterim ki ben haki pantolon ve spor ceket giyiyorum yani istediğini giyebilirsin. | Open Subtitles | لا أعلم لو أنكِ حصلتِ على أياً من رسائلي الصوتيه أو النصيه ليلة البارحه ولكني لجأت بالطبع إلى بنطلون كاكي اللون وستره رياضيه |
Kızıl keçi sakallı, haki pantolonlu. | Open Subtitles | ) لدية لحية كالعنزة ، يرتدي سروايل بلون كاكي |
Seksi kız arkadaşım ve ben biliyoruz ki hepimiz birlikte yaşayabiliriz ne olursanız olun, beyaz, kahverengi, haki, artık o hangi renkse. | Open Subtitles | صديقتى المثيره و انا نؤمن ان يمكننا التعايش معاً اياً كنت, ابيض , بنى كاكى=(بيج) او اياً كان اللون |
Seksi kız arkadaşım ve ben biliyoruz ki hepimiz birlikte yaşayabiliriz ne olursanız olun, beyaz, kahverengi, haki, artık o hangi renkse. | Open Subtitles | صديقتى المثيره و انا نؤمن ان يمكننا التعايش معاً اياً كنت, ابيض , بنى كاكى=(بيج) او اياً كان اللون |