"house'" - Translation from Turkish to Arabic

    • هاوس
        
    • بهاوس
        
    • محل خبز
        
    Ya da Random House sitesine gidip kitaptan bu parçayı bulabilirsiniz. TED أو يمكنك الذهاب إلى موقع راندوم هاوس حيث يوجد هذا المقتطف.
    Woodstock lnternational ve Manor House arasındaki maçta... çok kritik bir noktadayız. Open Subtitles المباراة بين وود أستوك أنترناشيونال و مانار هاوس هذا دورَ مهم جداً.
    Woodstock lnternational ve Manor House arasındaki maçta çok kritik bir noktadayız. Open Subtitles المباراة بين ويندرستوك إنترنلشيونال و مونار هاوس إن المباراة تمر بلحظات حاسمة..
    Dr. Cuddy, ben Amber Volakis, Dr. House'un yeni asistanlarından biriyim. Open Subtitles د. كادي، أنا آمبر فولاكيس واحدة من زملاء د. هاوس الجدد
    House'la beş yıl önce bir konferansta tanışmıştım. Open Subtitles التقيت بهاوس في مؤتمر منذ خمس سنوات تقريباً
    House, bu herif zeki olabilir, ve eminim iyi bir içki arkadaşıdır. Open Subtitles هاوس.. هذا الرجل ذكي وبالتأكيد سيكون من الممتع أن نشرب البيرة معاً
    House'un yanında böyle konuşursan,... ..kaç tane güzel fikrin olduğunun bir önemi kalmaz. Open Subtitles إن تكلّمت بهذه الطريقة أمام هاوس فلا تهمّ الأفكار الجيّدة التي تأتي بها
    Yani House'a kablolu yayın vermezsem hayatımı sefil hale getireceksiniz. Open Subtitles إذاً، إن لم أمنح هاوس اشتراكاً فضائياً فستجعلون حياتي بائسة
    House Wilson'a söylemiş. Bende House'un gününü berbat etmek istedim. Open Subtitles هاوس أخبر ويلسون وأنا أردتُ ان أفسدَ على هاوس يومَه
    House ne derse ya da demezse desin eminim şu anda feci durumdadır. Open Subtitles أياً ما قاله هاوس أو لم يقله أثق أنّ هذا الرجل متأثّر بذلك
    Kim bu hasta yaşayabilsin diye House'a hizmet etmek istiyor? Open Subtitles من منكم يريد أن يذهب ويرجو هاوس كي تعيش المريضة؟
    Yani House haklı olabilir ve kendine yalan söylüyor olabilirsin. Open Subtitles مما يعني أن هاوس وأنت قد تكونان تكذبان على نفسيكما
    Umarım bu, sorunu çözmeye yeter. Kızınız da Dr. House da- Open Subtitles استطيع ان اقول لك ان كل من ابنتك وال د هاوس
    Daha House'la iki haftadır çalışıyorsun ama şimdiden çok bile olmuş. Open Subtitles انت تعملين لدى هاوس منذ اسبوعين لقد فات الآوان منذ الآن
    Turuncu saçların intikamını alıyordu ve onu House'un odasına koymuştu. Open Subtitles كان ينتقم بسبب الشعر البرتقالي و فخخها في مكتب هاوس
    Çılgınca ama House sırf çılgınlık olsun diye çılgınca şeyler yapmaz. Open Subtitles انه جنون لكن هاوس لا يقوم بالامور الجنونية لأجل الجنون فحسب
    House'la birçok kez zıtlaştığımızı biliyorum ama önceden 'ne de olsa, o bir dahi' diyebiliyordum oysa şimdi, sadece çok zeki birisi. Open Subtitles اعرف اننا نتخالف مع هاوس طوال الوقت لكن قبل ان اتمكن من قول حسنا انه عبقري الان ربما انه فقط ذكي حقا
    Ama daha önemlisi, eğer House kral ise ozaman House'u yapanlar da Open Subtitles لكن الأكثر اهمية ان كان هاوس هو الملك فالناس الذين يصنعون هاوس
    House ve Wilson'ın ilişkisine bayılıyorum, çünkü aralarında karşılıklı saygı ve-- dürüstlük var. Open Subtitles أحب علاقة هاوس و ويلسون لأن هناك نوع من الاحترام المتبادل و صراحة
    Bu, Random House Çocuk Kitapları'ndan bir editördendi. TED وكان ذلك من محرر في راندوم هاوس لكتب الأطفال
    House'a gerçekten değer veriyorsan ona acımayı bırak. Open Subtitles إذا كنت تهتمين بهاوس حقا ستتوقفين عن الشعور بالأسف تجاهه
    The Gingerbread House'u devam etmen için sana bırakıyorum. Open Subtitles -نعم انه لك انا أترك لك محل خبز الزنجبيل لذلك سوف تتحملين مسؤوليته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more