"için elinden" - Translation from Turkish to Arabic

    • جهده لتفادي
        
    • جهدك لتبدّده
        
    • تفعل كل ما
        
    • وسعها
        
    • يحاول جاهداً
        
    • ما بوسعها
        
    • كل ما يمكنه
        
    • كل ما بإستطاعته
        
    • في وسعك
        
    • بذلت كل
        
    • بوسعك لتعيد
        
    • تقدر عليه
        
    • جهدها
        
    • شيء لكي
        
    • شيء يستطيع
        
    Damon'ın o acıyı görmezden gelmek için elinden geleni yapacağını bildiğimize göre bu da demek oluyor ki onu hiç geri getiremeyebiliriz. Open Subtitles وفق معرفتي بـ (دايمُن)، فسيبذل قصارى جهده لتفادي هذا الألم أيّ أنّنا قد لا نتمكّن من إخراجه أبدًا.
    Her şeyin var... Şimdi de hepsini kaybetmek için elinden geleni yapıyorsun. Open Subtitles تملك كلّ شيء، وتبذل قصارى جهدك لتبدّده كلّه
    Kim sevdiğini birini geri getirmek için elinden gelen her şeyi yapmaz ki? Open Subtitles الذين لا تفعل كل ما هو ممكن لتحقيق أن أحب واحدة الى الوراء؟
    Yani Big Tobacco onu durdurmak için elinden geleni yapacaktır. Open Subtitles ونحن نعلم أن شركات التبغ ستقوم بما في وسعها لمنعه
    Eminim ikisinin arasını iyi tutabilmek için elinden gelenin en iyisini yapıyordur. Open Subtitles أنا متأكدة أنه يحاول جاهداً أن يحافظ على السلام بينكما
    Bir ilkokul öğretmeni olarak annem, iyi okuma becerilerine sahip olduğumdan emin olmak için elinden geleni yaptı. TED كمعلمة في المدرسة الابتدائية، فعلت أمي ما بوسعها لتتأكد أن لدي مهارات جيّدة في القراءة.
    Kimliğini gizlemek için elinden geleni yapıyor. Open Subtitles من الواضح انه يفعل كل ما يمكنه ليلغي هويته
    İnsanların kendisine tapmasını engellemek için elinden geleni yapmıştı. Open Subtitles وهذا هو إرثه لقد فعل كل ما بإستطاعته
    Endişelenme. Onlara beni ikna edebilmek için elinden geleni yaptığını söyleyeceğim. Open Subtitles لا تقلقي، سأخبرهم أنك بذلت كل ما في وسعك كي تقنعينني
    Bu insanları eve döndürebilmek karının yanına dönebilmek için elinden geleni yaparsın diye düşünüyordum. Open Subtitles تعلم,عقيد أنا لا افهم الامر لقد اعتقدت انك ستفعل كل ما بوسعك لتعيد هؤلاء الناس للوطن لتعيد نفسك للوطن
    Bu aileyi parçalamak için elinden geleni yapıyor. Open Subtitles إنهم تفعل كل ما تقدر عليه لتمزق هذه العائله إرباً
    Hala bana aşık olduğuna inandırmak için elinden geleni yaptı. Open Subtitles بذلت قصارى جهدها لتقنعي بأنها ما زالت تحبني.
    Bildiğim bir şey var ki, bunu yaparsan beni yok etmek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Open Subtitles اعلم اذا فعلتي هذا, سوف يفعل أي شيء لكي يدمرني.
    Bunun gerçek olmadığını kanıtlamak için elinden geleni yapıyor, ağırlık kaldırma, Botoks, estetik gibi. Open Subtitles هو يفعل كل شيء يستطيع . أن يفعله ليتظاهر أن هذا لا يحدث . كالرفع و البوتكس و الزراعة
    Damon'ın o acıyı görmezden gelmek için elinden geleni yapacağını bildiğimize göre bu da demek oluyor ki onu hiç geri getiremeyebiliriz. Open Subtitles وفق معرفتي بـ (دايمُن)، فسيبذل قصارى جهده لتفادي هذا الألم أيّ أنّنا قد لا نتمكّن من إخراجه أبدًا.
    Damon'ın o acıyı görmezden gelmek için elinden geleni yapacağını bildiğimize göre bu da demek oluyor ki onu hiç geri getiremeyebiliriz. Open Subtitles وفق معرفتي بـ (دايمُن)، فسيبذل قصارى جهده لتفادي هذا الألم أيّ أنّنا قد لا نتمكّن من إخراجه أبدًا.
    Her şeyin var... Şimdi de hepsini kaybetmek için elinden geleni yapıyorsun. Open Subtitles تملك كلّ شيء، وتبذل قصارى جهدك لتبدّده كلّه
    İdamını önlemek için elinden gelen her şeyi yapmanı umuyorum senden. Open Subtitles أنا أتوقع منك أن تفعل كل ما في وسعكم لمنع إعدامه,
    Eğer bu sevdiğin birisi olsaydı onu kurtarmak için elinden ne geliyorsa yapmaz mıydın? Open Subtitles اذا كان هناك من تحبة , الن تفعل كل ما بوسعك لأنقاذه ؟
    Bence şu an, oğlunu kurtarmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Open Subtitles أعتقد أنها الان ستفعل كل ما في وسعها لحماية ابنها
    Ama artık bu bitti ve gerçekten senin için elinden geleni yapıyor. Open Subtitles لكن هذا انتهى تماماً وهو يحاول جاهداً معك
    Beni, hala sevdiğine ikna etmek için elinden geleni yaptı. Open Subtitles لقد فعلت كل ما بوسعها لتقنعنى انها مازالت تقع فى حبى
    Kocama ikinci bir şans vermek için elinden geleni yapacağına söz vermişti. Open Subtitles وعده ان يفعل كل ما يمكنه ليعطى زوجى فرصه ثانيه
    Grubu yok etmek için elinden geleni yaptı. Open Subtitles فعل كل ما بإستطاعته لتدمير المجموعة.
    Onu kaynağımız yapmak için elinden geleni yaptın. Ki zaten bu senin görevindi. Open Subtitles لقد فعلتِ ما في وسعك لأجل تجنيده كانت هذه هي مهمتك في الأصل
    - Uzun lafın kısası bu. - Bebeği almamız için elinden geleni yaptığını biliyorum. Open Subtitles ــ ذلك الطويل وبلاه ... ــ أعرف أنكِ بذلت كل جهدك
    Bu insanları evlerine, kendini evine, karının yanına döndürebilmek için elinden geleni yapacağını düşünürdüm. Open Subtitles لقد اعتقدت انك ستفعل كل ما بوسعك لتعيد هؤلاء الناس الي الوطن لتعيد نفسك للوطن ، لتعود لزوجتك
    Yani yardımcı olmak için elinden geleni yapabilirsen.. Open Subtitles فحاول ان تبذل ما تقدر عليه لمساعدتي
    Hala bana aşık olduğuna inandırmak için elinden geleni yaptı. Open Subtitles بذلت قصارى جهدها لتقنعي بأنها ما زالت تحبني.
    Çünkü ikimizde işler çirkinleşirse onu korumak için elinden gelen her şeyi yapacağını biliyoruz. Open Subtitles بسبب أنه لو صعب الأمر, أنت وأنا نعلم أنك ستفعل أي شيء لكي تحميه.
    Size söz veriyorum, Dr. Cole kisti almak ve kör olmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Open Subtitles وانا اعدك دكتور كول سوف يفعل كل شيء يستطيع فعله لازالة الكيس الطفيلي واستعادة ابنتك للنظر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more